1.
saçma sapan düşünceler saça yapışan sakız gibi zihninize bulaşır ve siz kurtulmaya çalıştıkça daha da yayılır. geçmiş ve gelecek algınıza saldırırarak anılarınızı ve hayallerinizi deforme etmeye çalışır. sanki hafızanızı kaybetmiş gibisinizdir ve sersemlersiniz. bu noktadan sonra dört bir yandan umutsuzluk bombaları atılır. ortalığı kaplayan sis bulutu sizi iyice panikletir. birden bire içinizde bu haleti ruhiyenin hiçbir zaman geçmeyeceğine dair güçlü bir sanı uyanır. bu aşama işlerin tehlikeli bir boyuta ulaştığının habercisidir. çoğu insan bu güçlü umutsuzluk saldırısına dayanamaz ve gerçekten bir daha asla düzelemeyeceğine inanır. bu durum kişiyi şiddeti gittikçe artan bir kısır döngüye sokar. artık sabahları gözlerinizi açar açmaz bu karanlık duygular tarafından karşılanırsınız ve gece yatağa girene kadar tüm gününüzü tekrarlayan takıntılı düşüncelerle boğuşarak geçirirsiniz.
düşünceyi ve denizi birbirine benzetiyorum. sakince düşünemeyen kaygıda boğuluyor, sakince yüzemeyen suda boğuluyor. tekrarlayan takıntılı düşüncenin ve boğulmamak için suda çırpınmanın ironik biçimde hiçbir faydası yok.
çözüm mü?
inan ki bilmiyorum...
düşünceyi ve denizi birbirine benzetiyorum. sakince düşünemeyen kaygıda boğuluyor, sakince yüzemeyen suda boğuluyor. tekrarlayan takıntılı düşüncenin ve boğulmamak için suda çırpınmanın ironik biçimde hiçbir faydası yok.
çözüm mü?
inan ki bilmiyorum...
devamını gör...
2.
her şey çok farklı olabilirdi...
devamını gör...
3.
ama hiç birşey çok farklı olmadı...
devamını gör...
4.
sevişsek mi, sevişek ya senle, tüh keşke sevişseydik gibi.
devamını gör...
5.
kara büyü gibidir. musallat olur, bir beladır, şerdir. ama hiçbir şer, insana boşu boşuna musallat olmuyor. o bakış açısı genişleyecek. bataklığa saplanıp kalmış olan o ruh, kurtulmak için çabaladıkça eli ve ayağıyla, daha da derine batıracak kendini. sonra, çok sonra, ve yavaş yavaş ve bazen birden, gökyüzüne bakmayı öğrenecek. yıldızlar var orada. derin, mavi gökyüzü ve yıldızlar parıldıyor. sonra aslında herkesin kendi gibi bataklıkta olduğunu fark edecek. ama mutlu olanlarımızın, gökyüzüne bakanlar olduklarını idrak edecek.
devamını gör...
6.
tekrarlayan kontrol etme dürtüsü
devamını gör...
7.
anda kalmayı başarıp o takıntılı duygu ve düşünceleri kabule geçmedikçe, hep tekrarlanacaklar ve her seferinde daha da güçlenerek geri geleceklerdir. anda kalmak, öyle kolay mı diyorsanız, evet, kolay değil ama gerçekten emek verirseniz, zamanla geliştirilmesi mümkün olan bir beceridir. tam da bu konuya yönelik çözüm önerileri sunan şu video, içindeki uygulamaları yapmanız halinde tekrarlayan takıntılı duygu ve düşüncelerden kurtulmanızı sağlayacaktır.
devamını gör...
8.
yıllarca en çok bundan acı çektim. her şey bir tekrar ve aynıydı. elimi yıkamak ayakkabımı giymek dışarı çıkmak bir şeyler almak hepsi korkunçtu. düşüncelerimi kontrol etmek için resmen kendime yalvarıyordum ya da ne kadar saçma sapan olursa olsun yanımdaki kişiye diyordum ki beni sakinleştirsin. evet sakinlesiyordum ama bu sefer hep onay bekleyen hep karşı tarafın dediğine güvenen ama kendine güvenmeyen kendinden nefret eden birine dönmüştüm. hey gidi zaman...
şimdi öyle sosyal hayatımı etkileyen bir takıntım yok ama bu uzun sürecin psikolojik etkisi halâ devam ediyor.
şimdi öyle sosyal hayatımı etkileyen bir takıntım yok ama bu uzun sürecin psikolojik etkisi halâ devam ediyor.
devamını gör...
9.
öyle berbat bı şeydir ki içten içe insanı sömürür deliye döndürur huzur falan bırakmaz yakana yapisir
devamını gör...
10.
dipsiz kuyu,kazdıkça kazılan sonu gelmeyen çukur.
devamını gör...