teneffüs vakti ilkokul bahçesinde yürümek
başlık "insan olun biraz" tarafından 23.05.2025 11:59 tarihinde açılmıştır.
1.
zor iştir.
aslında zor diyerek durumu bira hafife almış göründüm. çok zor iştir. bu bile yeterli gelmedi bana yazdıktan sonra. inanılmaz zor bir iştir. imkansız bir görev gibidir.
bugün havalar çok güzel olduğu için çayımı alıp bahçenin dışına çıkmaya karar verdim. ama elimde çay bardağı ile bahçenin içinden boylu boyunca geçip bahçe kapısına ulaşmanın ne kadar zor olacağını anladım dışarı çıkar çıkmaz.
bahçede yüze yakın öğrenci vardı. bir okulda çalıştığım için bu elbette ki gayet doğal bir durum ama yaşları 7 ila 10 arasında değişen bu insan topluluğunun yaptığı hiçbir şey normal değil. özellikle teneffüs zamanlarında.
yine de çok cesur bir insan olduğum için çay bardağımı sıkı sıkı tutarak merdivenlerden inmek için ilk adımımı attım. ve tam o esnada yanımdan küçük bir kız çocuğu koşarak geçti. bu yola çıkmamam için bir uyarıydı sanırım. ama dinlemedim.
merdivenin son basamağında ulaştığım zaman daha yola çıkmış bile sayılmazdım. son basamağı da indiğim anda top oynadıklarını düşünen ama asla geleceğin yıldızı olmayacakları belli olan, toptan çok birbirlerini tekmeleyen bir grup erkek çocuk bir topak gibi yuvarlanarak önümden geçti.
bu tehlikeyi de atlatmış olmak bana biraz güven verdi açıkçası. dolayısıyla birkaç adım daha atma cüreti gösterdim. o anda kutu kutu pense isimli anlamsız oyunu oynayan kız çocukları bu oyunun özüne tamamen aykırı bir şekilde lunaparktaki balerin gibi dönerken bu kız çocuklarından bir tanesini bana fırlattılar.
elimdeki çayın bir dudak payı kadarı ayakkabıma döküldü. az hasarla anlatmıştım. kız çocuğu ise hiçbir şey olmamış gibi dönmeye devam eden arkadaşlarının arasına döndü frizbi gibi.
biraz daha yürüdüm. bu sefer de ne yaptıklarından pek emin olamadığım üç birinci sınıf öğrencisi güreş benzeri bir sporla yuvarlanmakta idi önümde. etraflarından dolanmaya çalışsam da çok atik oldukları için pek başarılı olamadım. ve bardağımda kalan çayın yarısı yere döküldü. yoluma devam ettim.
artık bahçe kapısına çok az bir yol kalmıştı. bence başarbilirdim ama tam bunu düşündüğüm anda dördüncü sınıfta öğrencim olan ege ve ömer'den birini çektiği şut tam doksandan elimdeki bardağa geldi. bardağı kurtardım, çay döküldü, ömer ve ege anında sırra kadem bastı, biraz da elim yandı.
sonunda bahçe kapısından çıktığımda bir zafer duygusu yoktu içimde. sigarama eşlik edecek çayım kalmamıştı. sigara içmekten vazgeçtim. yere çömelip teneffüs boyunca geri dönüş stratejimi çizmeye başladım.
aslında zor diyerek durumu bira hafife almış göründüm. çok zor iştir. bu bile yeterli gelmedi bana yazdıktan sonra. inanılmaz zor bir iştir. imkansız bir görev gibidir.
bugün havalar çok güzel olduğu için çayımı alıp bahçenin dışına çıkmaya karar verdim. ama elimde çay bardağı ile bahçenin içinden boylu boyunca geçip bahçe kapısına ulaşmanın ne kadar zor olacağını anladım dışarı çıkar çıkmaz.
bahçede yüze yakın öğrenci vardı. bir okulda çalıştığım için bu elbette ki gayet doğal bir durum ama yaşları 7 ila 10 arasında değişen bu insan topluluğunun yaptığı hiçbir şey normal değil. özellikle teneffüs zamanlarında.
yine de çok cesur bir insan olduğum için çay bardağımı sıkı sıkı tutarak merdivenlerden inmek için ilk adımımı attım. ve tam o esnada yanımdan küçük bir kız çocuğu koşarak geçti. bu yola çıkmamam için bir uyarıydı sanırım. ama dinlemedim.
merdivenin son basamağında ulaştığım zaman daha yola çıkmış bile sayılmazdım. son basamağı da indiğim anda top oynadıklarını düşünen ama asla geleceğin yıldızı olmayacakları belli olan, toptan çok birbirlerini tekmeleyen bir grup erkek çocuk bir topak gibi yuvarlanarak önümden geçti.
bu tehlikeyi de atlatmış olmak bana biraz güven verdi açıkçası. dolayısıyla birkaç adım daha atma cüreti gösterdim. o anda kutu kutu pense isimli anlamsız oyunu oynayan kız çocukları bu oyunun özüne tamamen aykırı bir şekilde lunaparktaki balerin gibi dönerken bu kız çocuklarından bir tanesini bana fırlattılar.
elimdeki çayın bir dudak payı kadarı ayakkabıma döküldü. az hasarla anlatmıştım. kız çocuğu ise hiçbir şey olmamış gibi dönmeye devam eden arkadaşlarının arasına döndü frizbi gibi.
biraz daha yürüdüm. bu sefer de ne yaptıklarından pek emin olamadığım üç birinci sınıf öğrencisi güreş benzeri bir sporla yuvarlanmakta idi önümde. etraflarından dolanmaya çalışsam da çok atik oldukları için pek başarılı olamadım. ve bardağımda kalan çayın yarısı yere döküldü. yoluma devam ettim.
artık bahçe kapısına çok az bir yol kalmıştı. bence başarbilirdim ama tam bunu düşündüğüm anda dördüncü sınıfta öğrencim olan ege ve ömer'den birini çektiği şut tam doksandan elimdeki bardağa geldi. bardağı kurtardım, çay döküldü, ömer ve ege anında sırra kadem bastı, biraz da elim yandı.
sonunda bahçe kapısından çıktığımda bir zafer duygusu yoktu içimde. sigarama eşlik edecek çayım kalmamıştı. sigara içmekten vazgeçtim. yere çömelip teneffüs boyunca geri dönüş stratejimi çizmeye başladım.
devamını gör...
2.
kalabalıkta, bahçede vakit geçiren, top oynayan öğrencilerin arasında zor olan eylem. özellikle güzel havalarda bahçeye çıkan öğrenci sayısı arttığı için daha bir zordur.
devamını gör...
"teneffüs vakti ilkokul bahçesinde yürümek" ile benzer başlıklar
teneffüs
6