1.
bugün başıma gelen hadisedir. okb, majör depresyon, yaygın anksiyete bozukluğu, histerik davranış sergileme gibi yakınmalarla gittiğim terapiste vuruldum dostlar. bu durumu bir dostuma anlattığımda ise, terapistini değiştir cevabını aldım. ilk kez psikoterapi alıyorum, uzun süredir psikatrik tedavi görmeme rağmen. ben bu kadına nasıl bütün özelimi, zayıf yönlerimi anlatabilirim ki? anlatsam da çok üstün körü anlatabilirim, çok yüzeysel kalırım. ama ben onu görmek için, onunla sohbet etmek için yine gitmek istiyorum.
devamını gör...
2.
yekten her şeyi anlat, finalde de tek taşı patlat reis.
---! alıntı !---
psikanalizin kurucusu sigmund freud, bir takipçinin bilinçdışı motivasyonlarının nasıl çalıştığına dair bazı açıklamalar yapan ilk kişiydi. birkaç yıl psikanaliz uyguladıktan sonra freud, bir bakıma takipçileri olan hastalarının ona aşık olmaya devam ettiğini görünce şaşırdı. hastalarının çoğu kadın olmasına rağmen erkek hastalarında da aynı durum söz konusuydu. hastalarının kendisini idealleştirmesinin kendi kişisel niteliklerine dayandırılamayacağını fark etmesi freud'a büyük bir övgüdür. bunun yerine, insanların onunla sanki geçmişlerinden önemli bir kişiymiş gibi, genellikle de bir ebeveynmiş gibi ilişki kurduğu sonucuna vardı. terapiye girerken ya da aşık olurken insanlar geçmiş ilişkilerdeki deneyimlerini ve duygularını şimdiki zamana aktarıyorlardı. freud bu olgunun evrensel olduğunu düşünüyordu. "çocukluk stereotiplerini yeniden üretmeyen aşk yoktur" diye yazdı ve bu ona göre çoğumuzun neden ebeveynlerimiz gibi eş seçtiğimizi açıkladı.
---! alıntı !---
---! alıntı !---
psikanalizin kurucusu sigmund freud, bir takipçinin bilinçdışı motivasyonlarının nasıl çalıştığına dair bazı açıklamalar yapan ilk kişiydi. birkaç yıl psikanaliz uyguladıktan sonra freud, bir bakıma takipçileri olan hastalarının ona aşık olmaya devam ettiğini görünce şaşırdı. hastalarının çoğu kadın olmasına rağmen erkek hastalarında da aynı durum söz konusuydu. hastalarının kendisini idealleştirmesinin kendi kişisel niteliklerine dayandırılamayacağını fark etmesi freud'a büyük bir övgüdür. bunun yerine, insanların onunla sanki geçmişlerinden önemli bir kişiymiş gibi, genellikle de bir ebeveynmiş gibi ilişki kurduğu sonucuna vardı. terapiye girerken ya da aşık olurken insanlar geçmiş ilişkilerdeki deneyimlerini ve duygularını şimdiki zamana aktarıyorlardı. freud bu olgunun evrensel olduğunu düşünüyordu. "çocukluk stereotiplerini yeniden üretmeyen aşk yoktur" diye yazdı ve bu ona göre çoğumuzun neden ebeveynlerimiz gibi eş seçtiğimizi açıkladı.
---! alıntı !---
devamını gör...
3.
kırk yılda bir dinleyen bir de üstüne anlayan bulmuş.aşık olmasın mı
devamını gör...
4.
az film izleyin az. biz bunları konuştuk,
işte bunlar hep seks
işte bunlar hep seks
devamını gör...
5.
haydaaa.
hayal ettim de şimdi.
her gidişimde fakirleştiğim yetmezmiş gibi platonik sarsıntılar geçirirken aynı zamanda çocukluğuma inemem.
yüzüme karşı süremiz doldu diyorsun ama,
sanki gözlerin kal der gibi gibi. *
hayal ettim de şimdi.
her gidişimde fakirleştiğim yetmezmiş gibi platonik sarsıntılar geçirirken aynı zamanda çocukluğuma inemem.
yüzüme karşı süremiz doldu diyorsun ama,
sanki gözlerin kal der gibi gibi. *
devamını gör...