1.
makine mühendisliği bölümünün en belalı iki dersinden biridir.diğeri için (bkz: akışkanlar mekaniği)
dört tane yasası vardır.sıfırıncı yasa hikayesi nedeniyle ilginçtir.
termodinamiğin sıfırıncı yasası
bilindiği gibi sayma sayıları birden başlamaktadır. buna rağmen, termodinamik yasalarının birden değil de sıfırdan başlamasının sebebi, bu yasanın birinci ve ikinci kanunlarının ortaya konmasından yarım yüzyılı aşkın bir süre sonra anlaşılabilmesidir.
bu kanun ilk olarak 1931 yılında r. h. fowler tarafından ortaya konmuştur.
bilindiği gibi, yüksek ısılı yerden düşük ısılı yere doğru daima bir geçiş söz konusudur. bu olgudan hareketle, termodinamiğin sıfırıncı yasası, “termal denge” kavramına dayanmaktadır ve şu temel yargı ile ifade edilmektedir:
“iki ayrı cisim bir üçüncü cisimle ısıl dengede ise birbirleriyle de ısıl dengededir.”
bu ifade, temas halinde olan cisimlerin ısı alış verişinde bulunduklarını ve belirli bir süre sonunda da termal dengeye gelerek aynı sıcaklıklara sahip olacaklarını söylemektedir.
termodinamiğin birinci yasası
yoktan enerji üretmek ya da var olan enerjiyi yok etmek için yapılan çalışmaların başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından birinci yasa ortaya çıkmıştır. yapılan deneyler sonucunda, kütle gibi enerjinin de korunduğu sonucuna ulaşılmıştır. termodinamiğin birinci yasası, şu temel yargı ile ifade edilmektedir:
“enerji var iken yok, yok iken de var edilemez, ancak bir halden diğer bir hale dönüştürülebilir.”
bu yargı ile enerjinin yaratılamayacağı ve yok edilemeyeceği bilinerek tüm fiziksel ve kimyasal olaylar için enerji denklikleri yazılır. eğer bir sistem ya da obje enerji kazanırsa bu enerji mutlaka dışardan bir yerden gelmek zorundadır.
giren enerjilerin toplamı=çıkan enerjilerin toplamı
enerji dönüşümü / enerji değişimi= giren enerjilerin toplamı – çıkan enerjilerin toplamı
işin ısıya dönüşümü benjamin thomson (1753-1814) ve james prescott joule (1818-1887) tarafından nicel olarak incelenmiştir. diğer enerji türlerinin tümüyle ısıya dönüştüğünü deneysel olarak gösteren joule, 1840 yılında 1 cal’lik ısının 4,184 j değerindeki işe eşit olduğunu bulmuştur.
birinci yasa içinde iç enerji (u) ve entalpi (h) hal fonksiyonları yer alır. bu değerler ile enerjinin niceliği ortaya koyulur. birinci yasa ile elde edilen verim değerleri ise sistemin termal verimi ifade etmektedir.
birinci kanunu matematiksel olarak kanıtlamak olanaksızdır fakat doğadaki hâl değişimlerinin tümünün birinci kanuna uyduğu bilinir. bu da yeterli bir kanıt olarak sayılabilir.
termodinamiğin ikinci yasası
birinci yasa, enerjinin miktarı ve korunumunu ortaya koyarken ikinci yasa, enerjinin işe dönüşebildiği kısmı yani kalitesini ele almaktadır.
termodinamiğin ikinci yasası, hal değişimlerin herhangi bir yönde değil, belirli bir yönde gerçekleşeceğini söyler. termodinamiğin birinci ve ikinci yasası’nı sağlamayan bir hal değişimi gerçekleşemez.
enerji, daima kendini yok etme eğilimindedir. yani, yüksek potansiyellere ulaşan enerji, kendini daha düşük yoğunluğa sahip başka bir enerji formuna dönüştürme eğilimindedir.
termodinamiğin ikinci yasası, gerçekleşen olayların entropiyi artıracak yönde (enerji miktarının azalması yönünde) gerçekleştiğini ifade etmektedir. doğadaki bütün olaylar ikinci yasaya nedeniyle gerçekleşir.
termodinamiğin ikinci yasası şu temel yargıyı ortaya koymaktadır:
“enerjinin tamamı faydalı işe çevrilemez, bir kısmı sistemin içsel bütünlüğünü korumak için kullanılır.”
ikinci yasaya göre, herhangi bir süreçte bir sistem ve çevresindeki entropi değişimi ya “sıfır” yada “pozitiftir”. yani evrenin entropisi sürekli artma eğilimindedir. bu durumda, ikinci yasaya göre evrendeki hem enerji hem de madde zaman ilerledikçe daha az faydalı iş yapabilir hale gelmektedir.
bir sistemin enerjisi ne kadar fazla ise o kadar fazla iş yapılabilir. bununla birlikte, bir sistemin sahip olduğu enerjinin tümü iş yapmada kullanılamaz; bir kısım enerji sistemin içsel bütünlüğünün korunması için saklanır. bu durumda iş yapabilmede kullanılan enerji genellikle serbest enerji olarak adlandırılır. serbest enerji, bazen ekserji (exergy) olarak da adlandırılır.
termodinamiğin üçüncü yasası
termodinamiğin üçüncü kanunu, mutlak sıfır sıcaklığındaki maddelerin entropisi ile ilgilidir ve esas olarak mükemmel bir kristal maddenin mutlak sıfır sıcaklığındaki (-273c°) entropisinin sıfır olduğunu ifade eder. bu kanunla entropi için başlangıç değer şartları belirlenir.
mutlak sıfır, bir cismin keyfi olarak yakınlaşabileceği, ancak asla erişemeyeceği bir sıcaklıktır. laboratuarda 2.0 x 10-8 k kadar düşük sıcaklıklar elde edildi, ancak mutlak sıfıra ulaşılamadı.
termodinamiğin üçüncü yasası şu temel yargıyı ifade etmektedir:
“bir nesnenin sıcaklığını sonlu sayıda aşamada mutlak sıfıra indirmek olanaksızdır.”
kaynak:
www.enerjiportali.com/termo...
dört tane yasası vardır.sıfırıncı yasa hikayesi nedeniyle ilginçtir.
termodinamiğin sıfırıncı yasası
bilindiği gibi sayma sayıları birden başlamaktadır. buna rağmen, termodinamik yasalarının birden değil de sıfırdan başlamasının sebebi, bu yasanın birinci ve ikinci kanunlarının ortaya konmasından yarım yüzyılı aşkın bir süre sonra anlaşılabilmesidir.
bu kanun ilk olarak 1931 yılında r. h. fowler tarafından ortaya konmuştur.
bilindiği gibi, yüksek ısılı yerden düşük ısılı yere doğru daima bir geçiş söz konusudur. bu olgudan hareketle, termodinamiğin sıfırıncı yasası, “termal denge” kavramına dayanmaktadır ve şu temel yargı ile ifade edilmektedir:
“iki ayrı cisim bir üçüncü cisimle ısıl dengede ise birbirleriyle de ısıl dengededir.”
bu ifade, temas halinde olan cisimlerin ısı alış verişinde bulunduklarını ve belirli bir süre sonunda da termal dengeye gelerek aynı sıcaklıklara sahip olacaklarını söylemektedir.
termodinamiğin birinci yasası
yoktan enerji üretmek ya da var olan enerjiyi yok etmek için yapılan çalışmaların başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından birinci yasa ortaya çıkmıştır. yapılan deneyler sonucunda, kütle gibi enerjinin de korunduğu sonucuna ulaşılmıştır. termodinamiğin birinci yasası, şu temel yargı ile ifade edilmektedir:
“enerji var iken yok, yok iken de var edilemez, ancak bir halden diğer bir hale dönüştürülebilir.”
bu yargı ile enerjinin yaratılamayacağı ve yok edilemeyeceği bilinerek tüm fiziksel ve kimyasal olaylar için enerji denklikleri yazılır. eğer bir sistem ya da obje enerji kazanırsa bu enerji mutlaka dışardan bir yerden gelmek zorundadır.
giren enerjilerin toplamı=çıkan enerjilerin toplamı
enerji dönüşümü / enerji değişimi= giren enerjilerin toplamı – çıkan enerjilerin toplamı
işin ısıya dönüşümü benjamin thomson (1753-1814) ve james prescott joule (1818-1887) tarafından nicel olarak incelenmiştir. diğer enerji türlerinin tümüyle ısıya dönüştüğünü deneysel olarak gösteren joule, 1840 yılında 1 cal’lik ısının 4,184 j değerindeki işe eşit olduğunu bulmuştur.
birinci yasa içinde iç enerji (u) ve entalpi (h) hal fonksiyonları yer alır. bu değerler ile enerjinin niceliği ortaya koyulur. birinci yasa ile elde edilen verim değerleri ise sistemin termal verimi ifade etmektedir.
birinci kanunu matematiksel olarak kanıtlamak olanaksızdır fakat doğadaki hâl değişimlerinin tümünün birinci kanuna uyduğu bilinir. bu da yeterli bir kanıt olarak sayılabilir.
termodinamiğin ikinci yasası
birinci yasa, enerjinin miktarı ve korunumunu ortaya koyarken ikinci yasa, enerjinin işe dönüşebildiği kısmı yani kalitesini ele almaktadır.
termodinamiğin ikinci yasası, hal değişimlerin herhangi bir yönde değil, belirli bir yönde gerçekleşeceğini söyler. termodinamiğin birinci ve ikinci yasası’nı sağlamayan bir hal değişimi gerçekleşemez.
enerji, daima kendini yok etme eğilimindedir. yani, yüksek potansiyellere ulaşan enerji, kendini daha düşük yoğunluğa sahip başka bir enerji formuna dönüştürme eğilimindedir.
termodinamiğin ikinci yasası, gerçekleşen olayların entropiyi artıracak yönde (enerji miktarının azalması yönünde) gerçekleştiğini ifade etmektedir. doğadaki bütün olaylar ikinci yasaya nedeniyle gerçekleşir.
termodinamiğin ikinci yasası şu temel yargıyı ortaya koymaktadır:
“enerjinin tamamı faydalı işe çevrilemez, bir kısmı sistemin içsel bütünlüğünü korumak için kullanılır.”
ikinci yasaya göre, herhangi bir süreçte bir sistem ve çevresindeki entropi değişimi ya “sıfır” yada “pozitiftir”. yani evrenin entropisi sürekli artma eğilimindedir. bu durumda, ikinci yasaya göre evrendeki hem enerji hem de madde zaman ilerledikçe daha az faydalı iş yapabilir hale gelmektedir.
bir sistemin enerjisi ne kadar fazla ise o kadar fazla iş yapılabilir. bununla birlikte, bir sistemin sahip olduğu enerjinin tümü iş yapmada kullanılamaz; bir kısım enerji sistemin içsel bütünlüğünün korunması için saklanır. bu durumda iş yapabilmede kullanılan enerji genellikle serbest enerji olarak adlandırılır. serbest enerji, bazen ekserji (exergy) olarak da adlandırılır.
termodinamiğin üçüncü yasası
termodinamiğin üçüncü kanunu, mutlak sıfır sıcaklığındaki maddelerin entropisi ile ilgilidir ve esas olarak mükemmel bir kristal maddenin mutlak sıfır sıcaklığındaki (-273c°) entropisinin sıfır olduğunu ifade eder. bu kanunla entropi için başlangıç değer şartları belirlenir.
mutlak sıfır, bir cismin keyfi olarak yakınlaşabileceği, ancak asla erişemeyeceği bir sıcaklıktır. laboratuarda 2.0 x 10-8 k kadar düşük sıcaklıklar elde edildi, ancak mutlak sıfıra ulaşılamadı.
termodinamiğin üçüncü yasası şu temel yargıyı ifade etmektedir:
“bir nesnenin sıcaklığını sonlu sayıda aşamada mutlak sıfıra indirmek olanaksızdır.”
kaynak:
www.enerjiportali.com/termo...
devamını gör...
2.
bu dersten kalmanın garip bir etkisi var bence. üniversitedeyken, dersin kendi hocasından öğrenemediğim bir çok şeyi araştırma görevlisinden öğrenmiştim. hatta başka bölümlerden gelenler vardı araştırma görevlisinin girdiği derslere, adam o kadar iyiydi. daha sonra öğrendim ki öğrenciyken kalmış termodinamikten.
türkçe bölümlerin çoğunda kitabı okutulan yunus çengel de öğrenciyken termodinamikten kaldığını söylemiştir.
sanırım bu dersi ilk seferde geçemeyen sonradan duayeni oluyor.
türkçe bölümlerin çoğunda kitabı okutulan yunus çengel de öğrenciyken termodinamikten kaldığını söylemiştir.
sanırım bu dersi ilk seferde geçemeyen sonradan duayeni oluyor.
devamını gör...
3.
adını hatırlıyamadığım bir web sitesinde özetle,
0) maçı oynamak zorundasın
1) maçı asla kazanamazsın
2) çok soğuk (0 kelvin) bir günde berabere kalabilirsin
3) hava asla o kadar soğuk soğuk olmaz.
şeklinde açıklanan yasalar.
0) maçı oynamak zorundasın
1) maçı asla kazanamazsın
2) çok soğuk (0 kelvin) bir günde berabere kalabilirsin
3) hava asla o kadar soğuk soğuk olmaz.
şeklinde açıklanan yasalar.
devamını gör...
4.
1.yasa: oyunu kazanamazsiniz.
2.yasa:berabere kalamazsiniz.
3.yasa:oyunu terk edemezsiniz.
devamını gör...
5.
15 gün uzaklaştırma almama sebep olan derstir.
geçmem için gereken 60 puanın 50 sini sorunsuz yazıp son 10 puana girerken üzerime doğru gelen asistanın ver o telefonu demesiyle rüya bitmişti. 1 hafta boyunca çoğu gece, rüyamda, üzerime doğru geldi o asistan.
geçmem için gereken 60 puanın 50 sini sorunsuz yazıp son 10 puana girerken üzerime doğru gelen asistanın ver o telefonu demesiyle rüya bitmişti. 1 hafta boyunca çoğu gece, rüyamda, üzerime doğru geldi o asistan.
devamını gör...
6.
fizik; sevmediğiniz zaman işkence, sevdiğiniz zaman mucize gibidir.
devamını gör...
7.
''enerji yoktan var edilemez, vardan yok edilemez'' temel prensibini esas alır. yani sonsuz döngülü öttürgeç buldum diye sürekli medyaya düşen şarlatanların her seferinde tosladığı temel kanunları içeren bilim dalıdır.
devamını gör...
8.
fiziğin önemli dallarından biridir, ısı, iş, sıcaklık ve enerji arasındaki ilişkileri inceler ve kapsar. ''enerjinin bir yerden başka bir yere aktarımı'' termodinamiğin en önemli ayrıntılarından biridir.
basitleştirilmiş üç-genleşme motorlu animasyon. yüksek basınçlı buhar (kırmızı) kazandan girer ve motordan geçerek kondansatöre düşük basınçlı buhar (mavi) olarak varır.
etimolojik açıdan ise thermos yunanca'da ısı, ve yine yunanca'da enerji anlamına gelen dynamic kelimelerinin birleşmesi ile oluşmuştur.
0,1,2,3 olmak üzere 4 termodinamik yasası bulunmaktadır.
termodinamiğin kurucusu ise fransız fizikçi sadi carnot'tur. birinci yasa ise enerjinin korunumu kanunu olarak bilinir ve genel tanımı şöyledir, enerji yoktan var edilemez ve yok edilemez sadece bir şekilden diğerine dönüşür.
ikinci yasa ise şöyle ifade edilir.
ısı, soğuk bir bölgeden sıcak bir bölgeye kendiliğinden akamaz; başka bir deyişle, belirli bir sıcaklık derecesindeki ısı, tamamen işe dönüşemez.
termodinamik her ne kadar sistemlerin madde ve/veya enerji alış-verişiyle ilgilense de, bu işlemlerin hızıyla ilgilenmez.
üçüncü kanun ;
sıcaklık mutlak sıfıra yaklaştıkça, en durağan hâlindeki bir elementin kusursuz bir kristalinin entropisi de sıfıra yaklaşır.
bundan dolayı aslında termodinamik denilirken, denge termodinamiği kastedilir.
bu yüzden termodinamiğin ana kavramlarından biri "quasi-statik" (yarı-durağan) adı verilen, idealize edilmiş "sonsuz yavaşlıkta" olaylardır. zamana bağlı termodinamik olaylarla, denge halinde olmayan termodinamik ilgilenir.
görsel kaynak
images.app.goo.gl/A4PPqoLw3...
basitleştirilmiş üç-genleşme motorlu animasyon. yüksek basınçlı buhar (kırmızı) kazandan girer ve motordan geçerek kondansatöre düşük basınçlı buhar (mavi) olarak varır.
etimolojik açıdan ise thermos yunanca'da ısı, ve yine yunanca'da enerji anlamına gelen dynamic kelimelerinin birleşmesi ile oluşmuştur.
0,1,2,3 olmak üzere 4 termodinamik yasası bulunmaktadır.
termodinamiğin kurucusu ise fransız fizikçi sadi carnot'tur. birinci yasa ise enerjinin korunumu kanunu olarak bilinir ve genel tanımı şöyledir, enerji yoktan var edilemez ve yok edilemez sadece bir şekilden diğerine dönüşür.
ikinci yasa ise şöyle ifade edilir.
ısı, soğuk bir bölgeden sıcak bir bölgeye kendiliğinden akamaz; başka bir deyişle, belirli bir sıcaklık derecesindeki ısı, tamamen işe dönüşemez.
termodinamik her ne kadar sistemlerin madde ve/veya enerji alış-verişiyle ilgilense de, bu işlemlerin hızıyla ilgilenmez.
üçüncü kanun ;
sıcaklık mutlak sıfıra yaklaştıkça, en durağan hâlindeki bir elementin kusursuz bir kristalinin entropisi de sıfıra yaklaşır.
bundan dolayı aslında termodinamik denilirken, denge termodinamiği kastedilir.
bu yüzden termodinamiğin ana kavramlarından biri "quasi-statik" (yarı-durağan) adı verilen, idealize edilmiş "sonsuz yavaşlıkta" olaylardır. zamana bağlı termodinamik olaylarla, denge halinde olmayan termodinamik ilgilenir.
görsel kaynak
images.app.goo.gl/A4PPqoLw3...
devamını gör...
9.
kurucusu sadi carnot olarak bilinir. fiziğin önemli dallarından biridir, ısı, iş, sıcaklık ve enerji arasındaki ilişkileri inceler ve kapsar. ''enerjinin bir yerden başka bir yere aktarımı'' termodinamiğin en önemli ayrıntılarından biridir.
birinci yasa enerji yoktan var edilemez ve yok edilemez sadece bir şekilden diğerine dönüşür şeklindedir.
birinci yasa enerji yoktan var edilemez ve yok edilemez sadece bir şekilden diğerine dönüşür şeklindedir.
devamını gör...
10.
ısı, iş, sıcaklık ve enerji arasındaki ilişki ile ilgilenen bilim dalıdır.
enerji ile ilgilenir.
sadi carnot ise termodinamiğin kurucusu sayılır.
termodinamiğin yasaları vardır bunlar sıfırıncı, birinci, ikinci ve üçüncü yasalar olarak ifade edilir.
enerji yoktan var edilemez ve yok edilemez sadece bir şekilden diğerine dönüşür.
sadi carnot
enerji ile ilgilenir.
sadi carnot ise termodinamiğin kurucusu sayılır.
termodinamiğin yasaları vardır bunlar sıfırıncı, birinci, ikinci ve üçüncü yasalar olarak ifade edilir.
enerji yoktan var edilemez ve yok edilemez sadece bir şekilden diğerine dönüşür.
sadi carnot
devamını gör...
11.
birinci yasası; enerji asla yok olmaz ve kaybolmaz. devinir , dönüşür ama asla ve kat'a yok olmaz.
madde de einstein'e ve kuantum fiziğine göre enerjinin başka bir biçimde tezahürü. yani madde ve enerji esasında aynı şey. maddenin de en dibinde atomunda, atom altında parçacıklarında ya da adı her ne ise onda enerji var. o zaman madde de asla ve kat'a kaybolmuyor. biz de madde olduğumuza göre asla yok olmuyoruz. rahat olun ateyizler. siz de ölmeyeceksiniz ve yok olmayacaksınız başka bir şeye devinecek ve dönüşeceksiniz ama ne onu ben de bilmiyorum. bu fiziğe göre tabi. bana göre zaten enerji yok ruh var. bilim buna enerji adını vermiş sadece.
madde de einstein'e ve kuantum fiziğine göre enerjinin başka bir biçimde tezahürü. yani madde ve enerji esasında aynı şey. maddenin de en dibinde atomunda, atom altında parçacıklarında ya da adı her ne ise onda enerji var. o zaman madde de asla ve kat'a kaybolmuyor. biz de madde olduğumuza göre asla yok olmuyoruz. rahat olun ateyizler. siz de ölmeyeceksiniz ve yok olmayacaksınız başka bir şeye devinecek ve dönüşeceksiniz ama ne onu ben de bilmiyorum. bu fiziğe göre tabi. bana göre zaten enerji yok ruh var. bilim buna enerji adını vermiş sadece.
devamını gör...