torun

1. isim bir kimseye göre çocuğunun çocuğu:
"onun torunu koşarak yanına gelir, yüzünü, gözlerini öper." - abdülhak şinasi hisar
2. isim, mecaz aynı soydan gelenlerden her biri:
"mademki hepimiz âdem'le havva'nın torunlarıyız..." - attila ilhan
3. isim, mecaz takip eden, benimseyen, seven kimse:
"aradan 70 yıl geçmesine rağmen akif'in torunları o şiiri hâlâ ezberliyor." - ahmet kabaklı
4. isim, argo acemi er.

kaynak: tdk.

askerde devrecilik için kullanılan tabirlerden.
yanlış bilmiyorsam 2 veya 3 alt devreye torun denirdi.
bir alt devreye "alt devre" denir. sonrasında çömez veya torun.
ben kısa dönem yaptığım için biz bir alt devreye torun diyorduk.
askerlik yaptığım bölük çok küçük bir bölüktü. hepi topu 40-50 asker vardı.
her dönem sadece 2 kısa dönem geliyordu.
bu yüzden benim 2 torunum var. 1 tanesi ile hala konuşuruz.
torun sahibi olmak başka bir duygu, insan kıyamıyor *
(askerlik sistemi şu an değişti tabi, bildiğim kadarıyla herkes 6 ay yapıyor)

ebeveynlerin çocuklarından daha çok sevdikleri veletlere verilen isim.

annem bize çocukken neye yasak dediyse bizim çocuklarımıza serbest diyor. ben bir şey için hayır dediğimde aramızda geçen konuşma ;

-yahu senin bana dediğin gibi hayır diyorum olmaz izin vermiyorum .
- aa niye olmaz mış olur kuzum olur
-eee bize neden olmazdı da şimdi oluyor
- sen sus siz canımsınız onlar canımın canı nasıl hayır diyeyim .
buyur burdan yak hadi ne dicen .

aha bu da çekici

asker jargonunda genelde erlerin kendilerinden çok daha sonra gelen alt devredekilere taktıkları lakap.