travesti övmek

sadece travesti degil gay falan övmekte var işin içinde.
hep bu şener şen'in kabadayı mi neyfi o filmi yüzünden.

yeraltı edebiyatına düşkünlük göstergesi. bu g.t.yle para kazanan emekçi kardeşlerimizin zorlu yaşam koşulları ve uğradıkları ayrımcılık, kendilerine merhamet etmeye itiyor insanımızı.
"onlar aslında çok delikanlı insanlar, çok yardımseverler, bi kapkaççı saldırsa sana bütün esnaf oturur izler, travesti koşup korur seni" tadında cümleler, özeti "taksim'de karşılaştım bi tanesiyle ve gidip sıradan bir insanmış gibi davrandım ona, çok mutlu oldu, o da hepimiz gibi bi insan aslında" olan sözde "normalleştirme" amaçlı, özde ayrıştırıcı tırt hikayeler. rezillik.

dilinin altında jilet taşıyan psikopat tipler hocam bunlar. zorlu yaşam koşulları onları böyle bir adaptasyona, silahlanmaya itmiş olabilir elbette. çorabında çakı, cebinde biber gazı taşıyorsa bi zahmet koşup imdadımıza yetişsin p.ç. güzel hikayeler de vardır heybesinde, icap ederse, denk getirirsek oturur dinleriz zevkle. bunlar güzel şeyler.
herkes ve her şey üzerinden sahte sahte prim kasışınıza da kafam girsin ama. yetti.

bilmek, kabul etmek değildir. bu yüzden insanın bildiği şeylere, kabul etmediklerinden başlaması gerekliliğini gösteren başlıktır.

birincisi, kabadayı filminde övülen karakter travesti değildir.

ikincisi, filmde kullanılan "ondaki g.t kimsede yok" repliği, mecazi anlamda kullanılıp ne pahasına olursa olsun insanı satmayan, ihanet etmeyen kişi anlamında kullanılır. yani övgü kişinin cinsel kimliğine, çüküne ya da g.tüne değil, karakterinedir.

üçüncüsü, burada eleştirel söylem kılıfı altında çokça nefret söylemi kullanılıyor. bu nefretin kaynağını da genellikle kişinin etnik kökeni, cinsel yönelimi gibi ya seçmediği insani aidiyetleri ya da kendisi dışında kimseyi bağlamayan tercihleri oluşturuyor.

daha dün rastladığım bir haberde, eve giderken yağmurda ıslanmaması için babası tarafından taksiye bindirilen 13 yaşındaki bir kız çocuğuna, yolda taksici tarafından tecavüz ediliyor. sonradan yakalanan taksici ise "kusura bakmasınlar, şeytana uydum. para ya da başka şey, ne istiyorlarsa verebilirim, yeter ki şikayetçi olmasınlar." diyor. insan bir çocuğa yapılan bu çirkinliğe mi, bu kadar densiz, pişkin ve ucuz ifadeye mi daha çok kızacağına karar veremiyor.
işte asıl ibnelik, her türlü aşağılık seviyelere kadar alçalıp sonrasında bir şeytana uydum bahanesiyle ile işin içinden çıkmaya çalışan kurnazlıkta dönüyor. ya da hayatın gerçek anlamda kutsal ve değerli olan şeylerinden bihaber olup hepsini parayla ölçmeye çalışan ucuzluğunda.

alçaklık her zaman alçaklıktır ama bu alçaklığı yapan bir suriyeli, teröriste çok benzeyen bir kürt ya da eşcinsel yönelimli biri olsaydı, ülkede yer yerinden oynamıştı ancak sadece birkaç haber sitesinde yer bulmakla sınırlı kalıyor.
neden? çünkü fail, genel çoğunluktan ve biraz herkese benzeyen biri. mazbut, dini bütün, belki "vatanperver" görünümlü. yani perdenin altında nasıl bir pislik olursa olsun, dışarıya görülmek istenen ortalama görüntüyü veren biri. işte en esaslı ibnelik de burada dönüyor. şikayetçi olmasınlar ki o maske yerle bir olmasın, dışarıya çıkıp kaldığı yerden aynı ikiyüzlülüğüne devam edebilsin.

bu yüzden yeryüzünün lanetlileri kabul edilenlerle ilgili genel kanının dışına çıkan söylemler göze çok batıyor. bunu yapanlar da o lanetlilere ekleniyor.
velev ki bir travesti övülmüş olsun. bu, insanlık tarihi boyunca bir insan için yapılan ilk övgü mü? ilk iltimas, ilk ayrıcalık mı, nedir?
insan, doğa ya da hayat için iyi bir şeyler yapıp yeryüzünde anlamlı bir yer işgal eden haysiyetli her insan tiyneti, meşrebi, gözünün çapağı fark etmeksizin övgüyü hak eder.

yorumda biraz aradım ama sizde kalmamış anladıgım. ne diyeyim nasıl kibarca anlatayım onu da bilemedim. ülkenin doğusunda yaşanılan ağalık sisteminin sisteme sebep olan sosyolojisinden mi başlayayım, bundan başka geçim bulamadığı için böyle rezil hayat yaşaıtılmalarından mı devam edeyim, insan yerine konmamalarına mı üzüleyim bilemiyorum. bir de şimdi çıkıp “travesti öven” yazmış döven zihniyet. iki yüzlüsünüz bana göre.

insanların kendi bedenleri, kendi kararları neden bizleri bu kadar ilgilendiriyor anlamıyorum. napsaydı övülürdü diye düşünmeden edemiyorum. başkasının bedenine izinsizce sahip mi olsalardı övgüyü hak ederlerdi. ister hamallık yaparak bedenini kullansın ister cinsel birliktelik yaşayarak geçimini sağlasın hiç fark etmez. kimse cinsel yönelimleri yüzünden aşağılanmayı haketmez.