1981 yılında izleyici ile buluşan natuk baytan yönetmenliğinde bir filmdir.
rıfkı, babasından kalan malları satabilmek için köyüne gelir. ancak burada yağmurun ne zaman yağacağını bilmesi, sakat insanları iyileştirmesi gibi insanlık dışı özelliği olduğuna inanan köylüler tarafından birden kutsal bir insan haline dönüşür. ancak işin arka yüzü çok geçmeden ortaya çıkacaktır.
rıfkı, babasından kalan malları satabilmek için köyüne gelir. ancak burada yağmurun ne zaman yağacağını bilmesi, sakat insanları iyileştirmesi gibi insanlık dışı özelliği olduğuna inanan köylüler tarafından birden kutsal bir insan haline dönüşür. ancak işin arka yüzü çok geçmeden ortaya çıkacaktır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "örnek vatandaş" tarafından 27.11.2020 14:09 tarihinde açılmıştır.
1.
kemal sunal'ın 1981 yapımı yağmur yağdıran evliya sanılan filmi. buradaki rol ismi rıfkı.
filmde bir de imam rolü var, köyün gerçek imamı. imam, düzgün karakter olarak rol alıyor. yağmur duasına çıkan şarlatanın peşine düşen köylüleri uyarmasına rağmen kendisine kulak vermiyorlar diye eleştirisi vardı. hatta bu konuda rıfkı ile diyalog sahnesi var.
filmde bir de imam rolü var, köyün gerçek imamı. imam, düzgün karakter olarak rol alıyor. yağmur duasına çıkan şarlatanın peşine düşen köylüleri uyarmasına rağmen kendisine kulak vermiyorlar diye eleştirisi vardı. hatta bu konuda rıfkı ile diyalog sahnesi var.
devamını gör...
2.
filmde bariz montaj hataları vardır. aceleye mi geldi acemiler mi yaptı bilinmez.
ayrıca kemal sunal ın 20 senelik bavul hazırlama müsaadesi, gerçek hayatta da tamamlandığı esnada melekler ziyaretine gelmiştir.
ayrıca kemal sunal ın 20 senelik bavul hazırlama müsaadesi, gerçek hayatta da tamamlandığı esnada melekler ziyaretine gelmiştir.
devamını gör...
3.
üçkağıt oyununu oynatan kişiye verilen addır. dolandırıcı insanlara da bu sıfat verilir ayrıca.
aynı isimle bir de kemal sunal'ın başrol oynadığı bir film de vardır.
aynı isimle bir de kemal sunal'ın başrol oynadığı bir film de vardır.
devamını gör...
4.
kemal sunal'ın unutulmayan filmler serisinden birisi. 1981 yılında çekilmiş olan yine o zamanın usta oyuncu kadrosuna sahip film de kemal sunal ile birlikte ülkü özen, turgut özatay, nizam ergüden, ali şen ve reha yurdakul oynamaktaydı.
ölen babasının servetini satmak için köye dönen rıfkı'nın aslında romatizması olması ve dizlerindeki ağrı sebebiyle yağmur yağacağını bilmesi onun üfürükçü ya da evliya olduğunun sanılmasıyla gelişen kahkaha dolu olayların kemal sunal'ın ustalığıyla anlatıldığı unutulmaz film. tabii olaylar bu kadarla kalırmı rıfkı belediye başkanı olması için köylü tarafından ikna edilir seçilir ve evliya olmadığı da burada ortaya çıkınca dolandırıcı olduğu düşünülür böylece rıfkının adı üç kağıtçı'ya çıkar. ancak rıfkı halka bir ermiş olmadığını anlatır , halk onun yaptığı iyilikleri bilir ve çok sever bu yüzden belediye başkanı olarak başlarında kalmasını isterler rıfkı kazanır ve halk tarafından sevilen bir başkan olur. böylece üçkâğıtçı olmadığı da halk tarafından anlaşılıp kabul edilir.
her filmi mi sevilir bir adamın her filminde mi biraz saflık, biraz gerçek, biraz eğlence olur. filmin çekilmesinden bu yana 40 yıl geçmiş olmasına rağmen her izlediğiniz de aynı tadı alabilmek nostaljinin en güzel tanımı sanırım.
not :bu başlık neden film etiketi altına alınmadı merak ettim doğrusu.
ölen babasının servetini satmak için köye dönen rıfkı'nın aslında romatizması olması ve dizlerindeki ağrı sebebiyle yağmur yağacağını bilmesi onun üfürükçü ya da evliya olduğunun sanılmasıyla gelişen kahkaha dolu olayların kemal sunal'ın ustalığıyla anlatıldığı unutulmaz film. tabii olaylar bu kadarla kalırmı rıfkı belediye başkanı olması için köylü tarafından ikna edilir seçilir ve evliya olmadığı da burada ortaya çıkınca dolandırıcı olduğu düşünülür böylece rıfkının adı üç kağıtçı'ya çıkar. ancak rıfkı halka bir ermiş olmadığını anlatır , halk onun yaptığı iyilikleri bilir ve çok sever bu yüzden belediye başkanı olarak başlarında kalmasını isterler rıfkı kazanır ve halk tarafından sevilen bir başkan olur. böylece üçkâğıtçı olmadığı da halk tarafından anlaşılıp kabul edilir.
her filmi mi sevilir bir adamın her filminde mi biraz saflık, biraz gerçek, biraz eğlence olur. filmin çekilmesinden bu yana 40 yıl geçmiş olmasına rağmen her izlediğiniz de aynı tadı alabilmek nostaljinin en güzel tanımı sanırım.
not :bu başlık neden film etiketi altına alınmadı merak ettim doğrusu.
devamını gör...
5.
oyuncu listesinde kemal sunal, ülkü özen, nizam ergüden, ali şen, zeki alpan, turgut özatay, reha yurdakul, hakkı kıvanç, necdet kökeş, celal yonat, yadigar ejder, kudret karadağ, süheyl eğriboz, renan fosforoğlu, baki tamer ve muhteşem durukan gibi bir çok oyuncunun olduğu 1981 yapımı komedi türündeki bu filmin yönetmenliğini ise natuk baytan yapmıştır.
babası öldüğü için babasına kalan mallar için köye gelen rıfkı kendisini arabasına alarak köyü götürmekte olan adam ile bir iddiaya girer ve bu iddiayı kazanması ile film başlar. daha filmin başında filmin neyin üzerinden gideceği belli olur ve köye geldiğinde ise amcasının kendisine kalan tüm mallarının babasının kendisine sattığını söyleyince inanıp geri dönme kararı alır ama geceyi geçirmesine bile izin vermeyen amcası onu kapı dışarı edince kahvecinin yanına giden rıfkı kahvecinin amcası ile ilgili söylediklerinden sonra köyde kalmaya karar verir. o arada köylüler bir tane şeyh ile yağmur duası peşindedirler rıfkı onları görünce yağmur falan yağmayacak boşa gitmeyin deyince köylüler rıfkı'ya takarlar şeyh ile birlikte. bir gün yine kahvede otururken sinirli köylüler rıfkı'nın karşısına dikilip köyden gitmesini yoksa yağmur yağmayacağını söylerler rıfkı ise hemen atılıp bugün yağmur yağacak der. şeyh havaya bakıp bu havada mümkün değil yağmur yağmaz diye inat edince iddiaya girerler söylediği süre içinde herkes yağmur yağmayacak diyerek rıfkı'nın üstüne oynarlar. bu kumarı oynanamaması gerektiğini söyleyen kahveci bile son anda bahis yapar ve aniden gök gürüldemesi ile yağmur başlar. herkes şaşkın şaşkın rıfkı'ya baka kalır herkesin parasını alan rıfkı'nın namı büyür ve adı üfürükçüye çıkar. bu sayede hem köyün tamamını elinde tutanı hem de babasının mallarına çöken amcasını dımdızlak bıraktıktan sonra belediye reisi bile olur ama en sonunda bir şekilde doğruyu bulur.
çok anlamlı ve bir o kadarda komedi unsuru barındıran bu filmi izlemeyen olduğunu sanmıyorum.
babası öldüğü için babasına kalan mallar için köye gelen rıfkı kendisini arabasına alarak köyü götürmekte olan adam ile bir iddiaya girer ve bu iddiayı kazanması ile film başlar. daha filmin başında filmin neyin üzerinden gideceği belli olur ve köye geldiğinde ise amcasının kendisine kalan tüm mallarının babasının kendisine sattığını söyleyince inanıp geri dönme kararı alır ama geceyi geçirmesine bile izin vermeyen amcası onu kapı dışarı edince kahvecinin yanına giden rıfkı kahvecinin amcası ile ilgili söylediklerinden sonra köyde kalmaya karar verir. o arada köylüler bir tane şeyh ile yağmur duası peşindedirler rıfkı onları görünce yağmur falan yağmayacak boşa gitmeyin deyince köylüler rıfkı'ya takarlar şeyh ile birlikte. bir gün yine kahvede otururken sinirli köylüler rıfkı'nın karşısına dikilip köyden gitmesini yoksa yağmur yağmayacağını söylerler rıfkı ise hemen atılıp bugün yağmur yağacak der. şeyh havaya bakıp bu havada mümkün değil yağmur yağmaz diye inat edince iddiaya girerler söylediği süre içinde herkes yağmur yağmayacak diyerek rıfkı'nın üstüne oynarlar. bu kumarı oynanamaması gerektiğini söyleyen kahveci bile son anda bahis yapar ve aniden gök gürüldemesi ile yağmur başlar. herkes şaşkın şaşkın rıfkı'ya baka kalır herkesin parasını alan rıfkı'nın namı büyür ve adı üfürükçüye çıkar. bu sayede hem köyün tamamını elinde tutanı hem de babasının mallarına çöken amcasını dımdızlak bıraktıktan sonra belediye reisi bile olur ama en sonunda bir şekilde doğruyu bulur.
çok anlamlı ve bir o kadarda komedi unsuru barındıran bu filmi izlemeyen olduğunu sanmıyorum.
devamını gör...
6.
natuk baytan tarafından yazılıp yönetilen 1981 yapımlı türk filmi;
başrolde kemal sunal
ali şen
turgut özatay
ülkü özen
reha yurdakul gibi oyuncular yer alıyor.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2024/08/09/dayg1ajiclt9nwwt-t.jpg)
filmimizin analizine ve konusuna geçmeden önce bu filmin bir cehaletin eleştirisi olduğu söylenebilir.
cehaletin tiye alındığı bu filmde asıl üç kağıtçıların rıfkı dışındakiler olduğu açıkça görülmektedir.
dini kullanan ve bilimden uzak yaşayan, bilimden uzak düşünen insanların filmde asıl üç kağıtçılar olduğu gerçeği filmin vermek istediği mesajlardandır denilebilir.
örneğin yağmur yağacak deyip köy halkından para toplayan adam asıl üç kağıtçı konumundadır.
filmin konusuna gelecek olursak; rıfkı adında bir adamın 6 senelik almanya macerasının ardından babasının mallarını satmak için köye dönüşünü ve romatizma hastalığından ötürü yağmurun yağmasını tahmin edişi başta olmak üzere söylediği şeylerin doğru çıkması üstüne köyde ermiş kabul edilmesini, cahillerle mücadelesini, yaşadıklarını anlatır.
bazıları rıfkı'yı kandırmak isterken onun gerçeklerin farkında olması ise filmin en sağlam mesajı olabilir.
rıfkı'nın meteorolojik yetenekleri dışında başka özellikleri daha vardır; okuyup üflediği kızların evlenmesini sağlaması, insanları sağlığına kavuşturmak gibi vs.
bazılarının plasebo etkisi olduğu bile düşünülebilir.
kandırılmaya çok müsait olan halkın en ufak olağanüstü şeyi abartması, hemen ona bel bağlaması, cehaletin kanıtı niteliğindedir.
filmin aynı zamanda kadına biçilen değeri de işlediği söylenebilir.
rıfkı'nın evlenmek istediği kıza babası tarafından fiyat biçilmesi ve kızına ambalaj muamelesi yaptığı sahne bu fikri destekler gibidir.
rıfkı, sabri ve satılmış ağa arasındaki münakaşaların, iddiaların ve haklı çıkma çabasının filmin konusu olduğu söylenebilir.
konu ve ana mesaj birbirinden farklıdır.
konunun vermek istediği mesaj o filmden çıkarılması gereken derstir.
filmin sonunda rıfkı'nın üç kağıtçı olmadığının anlaşılması iyi bir detaydır.
film hakkında kendi fikrimi belirtecek olursam; konusunu zekice buldum.
toplumun gerçeklerine ışık tutan trajikomik yerginin filmde işlenmesi iyiydi.
düzenbazlığı, asıl üç kağıtçılığın kimde olduğunu, insanların kolay kandırılıp bilimden uzak yaşantılarının meydana getirdiği sonuçları ele almasıyla kült haline gelmiş iyi bir filmdi.
kemal sunal'ın hayata bakışını anlamak için bile izlenesi bir film.
yağmur duasına çıkanların yanlarına şemsiye almaması çok ince bir detaydı. yağmayacağını kendilerinin de hissediyor olması, savundukları şeye kendilerinin bile inanmamaları komikti.
başrolde kemal sunal
ali şen
turgut özatay
ülkü özen
reha yurdakul gibi oyuncular yer alıyor.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2024/08/09/dayg1ajiclt9nwwt-t.jpg)
filmimizin analizine ve konusuna geçmeden önce bu filmin bir cehaletin eleştirisi olduğu söylenebilir.
cehaletin tiye alındığı bu filmde asıl üç kağıtçıların rıfkı dışındakiler olduğu açıkça görülmektedir.
dini kullanan ve bilimden uzak yaşayan, bilimden uzak düşünen insanların filmde asıl üç kağıtçılar olduğu gerçeği filmin vermek istediği mesajlardandır denilebilir.
örneğin yağmur yağacak deyip köy halkından para toplayan adam asıl üç kağıtçı konumundadır.
filmin konusuna gelecek olursak; rıfkı adında bir adamın 6 senelik almanya macerasının ardından babasının mallarını satmak için köye dönüşünü ve romatizma hastalığından ötürü yağmurun yağmasını tahmin edişi başta olmak üzere söylediği şeylerin doğru çıkması üstüne köyde ermiş kabul edilmesini, cahillerle mücadelesini, yaşadıklarını anlatır.
bazıları rıfkı'yı kandırmak isterken onun gerçeklerin farkında olması ise filmin en sağlam mesajı olabilir.
rıfkı'nın meteorolojik yetenekleri dışında başka özellikleri daha vardır; okuyup üflediği kızların evlenmesini sağlaması, insanları sağlığına kavuşturmak gibi vs.
bazılarının plasebo etkisi olduğu bile düşünülebilir.
kandırılmaya çok müsait olan halkın en ufak olağanüstü şeyi abartması, hemen ona bel bağlaması, cehaletin kanıtı niteliğindedir.
filmin aynı zamanda kadına biçilen değeri de işlediği söylenebilir.
rıfkı'nın evlenmek istediği kıza babası tarafından fiyat biçilmesi ve kızına ambalaj muamelesi yaptığı sahne bu fikri destekler gibidir.
rıfkı, sabri ve satılmış ağa arasındaki münakaşaların, iddiaların ve haklı çıkma çabasının filmin konusu olduğu söylenebilir.
konu ve ana mesaj birbirinden farklıdır.
konunun vermek istediği mesaj o filmden çıkarılması gereken derstir.
filmin sonunda rıfkı'nın üç kağıtçı olmadığının anlaşılması iyi bir detaydır.
film hakkında kendi fikrimi belirtecek olursam; konusunu zekice buldum.
toplumun gerçeklerine ışık tutan trajikomik yerginin filmde işlenmesi iyiydi.
düzenbazlığı, asıl üç kağıtçılığın kimde olduğunu, insanların kolay kandırılıp bilimden uzak yaşantılarının meydana getirdiği sonuçları ele almasıyla kült haline gelmiş iyi bir filmdi.
kemal sunal'ın hayata bakışını anlamak için bile izlenesi bir film.
yağmur duasına çıkanların yanlarına şemsiye almaması çok ince bir detaydı. yağmayacağını kendilerinin de hissediyor olması, savundukları şeye kendilerinin bile inanmamaları komikti.
devamını gör...
7.
dizlerinde olan ağrı sebebi ile yağmurun yağmasını bilen adam kendisini soymaya kalkan herkesi biraz dizleri birazda şansı sayesinde mahvediyor. bunu normalde anlatsan kimse inanmaz ama kemal sunal yapınca açıp izliyorsun ve izlemelere de doymuyorsun. verdiği mesajı anlamak zor değil ama anlamak istersek tabii. zaten filmin içinde o kadar abartılıyor ki bir yerden sonra belediye başkanı bile oluyor. esnafın hakkını veriyor ama bu seferde onu isteyenler istememeye başlıyor. kasap eşek kesiyor bakkalın terazisi bozuk, kendilerinin yaptıklarına bakmadan adamı beğenmiyorlar bir de.
devamını gör...
8.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2024/08/19/adkb07aro7psrdhg-t.jpg)
1981 yapımı kemal sunal filmi. film hakkında uzun uzun paragraflar yazılabilir fakat benim yazmak istediğim tek şey var. "yağmurcu arif efendi".
bu film benim için şıh ve hoca üçlemesinin sonudur. ( kibar feyzo, şark bülbülü, üçkağıtçı) kemal sunal filmlerinde bu hoca konularına çok güzel göndermeler vardır. özellikle bu filmde yağmurcu arif efendi gibi bir üstad var. saygıyla anıyoruz seni reis. aldığın paralar helal olsun yağmasa da iyi gürledin.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2024/08/19/at8wjqungfr3gteo-t.jpg)
devamını gör...