üst kat komşu

canım üst komşum taşındı 2 hafta önce asla canım olmayacak sözlü şiddetin hat safa da olduğu ve 6 çocukları olması gerçeği beni delirtiyor. yks ye hazırlanmam ile berbaer salonların tepemde olması beni baya geriyor hayatımda duymadığım hakaret ,küfür ve bir çok şey, inanılmaz yaratıcılar bu yönden takdir etmek gerekir ama susun ya sabahın 5 inde kalktım kokumu mu aldınız be insafsızlar susun yeter hepsi okula da gitmiyor 4 tanesi bacak kadar evde başımın belaları bari sevimli olsalar ikide bir içlerinden biri -biliyo musun ben uçabiliyorum- diyip duruyor bir gün tersime gelecek o zaman uçacak ama ne demişler sabreden derviş muradına erememiş ben yakında çıkar kavga eder gibiyim

piyano öğrenen minnak oğulları sayesinde çoğu günler evimin içini mozart' ın türk marşı ile dolduran aile. severim kendilerini. insan severken zorlanmayan bir insanım o da ayrı. benim de avizelerim sık sık sallanıyor ama avizedir sallanır.

daha hiç iyisine denk gelmediğim kişilerdir.
bir öncekiler apartman yaşamına gerçekten uygun kişiler değillerdi, balkondan aşağı bir şeyler çırpmalar, koşturmalar, topuklu giyip sert sert yürümeye falan benim gibi sessizliğe önem veren biri için kafayı yemeye sebep olacak bir sürü şey yapıyorlardı.
şimdiki sadece tüm gün topuklu giyiyor, yani sabahın altısında veya gecenin ikisi fark etmiyor ama buna da şükür*
hayat işte beterin beteri var diye nelere şükreder hale geldik

cidden kaderindir! komşun sorunluysa yandın! ömür törpüsüdürler.

ailecek 4 nala koşabilme yeteneğine sahip oluşum.

sanki aynı handeymişçesine hissettiğim sesleri çıkartan komşu

cinnet sebebidir.

hep bize mi denk geliyorlar bilmiyorum ama gerçekten bıktım.dedikodu yapmak istemiyorum o yüzden yaptıkları saçmalıkları ve gürültüleri yazmak istemiyorum.bence okullarda genel kültür, görgü, saygı vb gibi dersler verilmeli.apartmanda nasıl yaşanır, neler yapılır, ne yapılmaz, komşuya saygı nasıl olur bunlar da öğretilmeli.bu millet başka türlü iflah olmaz. az önce bağırdım,sesleri biraz kesildi.hala çok sinirliyim ama.ayıp ama gerçekten.apartmanda yaşamak bir kültürdür.beceremiyorsan git müstakil ev tut ne halt yiyorsan ye.

gün içinde sürekli bir sandalye çekilme, koltuk çekilme sesi geliyor. kafe falan olsa ancak bu kadar koltuk çekilebilirdi. rahatsız olmaktan ziyade cidden merak ediyorum ne olduğunu.

covid oldu şu sıralar. kaç kere aşı vurulun denilse de dinlemediler ille yerli aşıdan olacağız dediler. bilimle inatlaşmak neyinize allah aşkına ya? şimdi ağrıdan sızıdan kıvransın dursunlar. bilimle ters gitmenin cezasını çeksinler bakalım.

şu anda saat olmuş 01.35 uyumaya çalışıyoruz. üsttekiler bağıra bağıra şarkılar söyleyip bağıra bağıra sohbet ediyorlar. eğlenmeyi başkalarını rahatsız etmek sanıyorlar sanırım. biz de eğleniyoruz, kimi zaman müzik açıp dans ediyoruz evde, ya da şarkılar söylüyoruz fakat hiçbir zaman herhangi birinin rahatsız olacağı şekilde yaptığımızı en önemlisi de gece belli bir vakitten sonra bu şekilde davrandığımızı hatırlamıyorum. elbette eğlenilir, bazen ses komşulara gidebilir fakat makul bir saatte göz ardı edilebilecek bir durumdur bu. yan komşunun 3 tane küçük çocuğu var ve çocukların sesleri beni bazen rahatsız edebiliyor. bazen bebeği uyanıp ağlıyor gece, ağlamasına ben de uyanıyorum fakat bir gün bile gidip bebeğiniz ağlıyor rahatsız oluyorum ya da kızlarınızın oyunları çok gürültülü bir daha dikkat etsinler demedim bunlar çocuk, farkında olsalar bilseler zaten yapmazlar. apartmanda yaşıyorsan bazı görgü kuralları vardır, uymayacaksan git o zaman müstakil bir eve yerleş.

amk komşusu çivi mi çalıyordu ne az once. sese uyandım. yatıyordum mis gibi.

çocuklarından nefret ettiğini düşünüyorum. sürekli bir bağırış var. daha bu sabah "ölünüz gelsin inşallah" diye bağırdı.

gel ablam çöktürün tavanı böyle devam ederse saten çökecek beraber yaşayalım

şuan üst komşu hanımdan vileda sesleri gelmektedir. arada çektiği eşyaların sesi.
geceyi gündüz gibi yaşayan bir kadıncağız.

evde sürekli ayaklarını yere vura vura koşan bir çocuğu varsa insanı cinnet geçirtecek derecede rahat olur bu tipler. genellikle çocuğuyla ilgilenmek yerine evi başımıza yıkmasını beklerler. bir çocuk günün her saati koşabilir mi ya? insan hiç mi ağzını açıp bir otur demez çocuğa. çocuğunuz varsa lütfen alt kattaki insanları da biraz düşünün biz sizin bakamadığınız çocuklarınızın gürültüsünü çekmek zorunda değiliz. ilgilenmeyecekseniz doğurmayın kardeşim. ay bak gene sinirlendim.

çok gürültülü oldukları için her seferinde bu replikler dökülür ağzımdan. *

salak olanı çekilmez.

bir ara keçi besliyorlar ve geceleri koşuştursun diye salıyorlardı.
*

dün mutfak camlarını, mermeri bir güzel temizledim, pırıl pırıl yaptım. bu sabah camı bir açtım sigara izmariti ve külü! şaka gibi cidden şaka gibi! kolay kolay kimse ile tartışmaya girmem yüksek sesli ama cidden bugün içime cennet mahallesi'ndeki pembe girdi. zor tuttum kendimi.
resim ve yazdığım yazıyı apartmanın kapısına yapıştırdım, utansın diye. hoş utanacak olsa bunu mu yapar!
ben sinirle ittirsem külleri ve izmaritleri görevlinin camının önüne düşecek. o yüzden temizleyip çöpe attım. elalemin sigarasının çöpünü ben temizledim.
bir de o yetmiyormuş gibi sürekli parça parça ekmekler atılıyor aşağı. yerler, camlarım hep ekmek doluyor. arkadaş koca parça ekmekleri hangi kuş yiyecek? ve hayvan beslemenin usulü bu mudur?
sitedeki köpeğimizin kulubesinin önüne de kap falan koymadan yağlı yemek artıklarını döküyorlar. ayıptır ya! kim temizleyecek o pisliği? kaç kere görevliye haksızlık olmasın diye ben kulube ve önünü temizledim.
cidden bazılarına akıl erdiremiyorum!

nasıl yürünmesi gerektiğini bilmeyen insan topluluğu!