uydurulan din ve kuran'daki din

kuran araştırmaları grubunun güzel bir kitabı. tüm kitapları gibi internette ücretsiz okuyabilirsiniz:

istanbulyayinevi.net/wp-con...

uydurulan din: tarikat pençesindeki türkiye müslümanlığı.
kuran'daki din: ışid müslümanlığı.

bütün dinler bi şekilde uydurma değil mi ?
geldiğini gerçekten biliyor muyuz ya?
ben de yüzyıllar öncesinde hiçbir şeyin ortasında sıkıntıdan delirip bir şey oluşturabilirdim.
ya da herhangi önemli bir ünvan sonrası nizamda tutmak adına kendi yarattığım şeylere inanabilirdim.
arkadaşlar insanlık olarak ok yaydan çıktı zaten. dinlerin bi anlamı kalmadı, işe yaraması gereken noktayı geçtik.
bu yüzden başka bir yaratıcı güç bulmak ya da yeni bir dine falan mı yönlendirmek lazım insanları.
bak elimi bırakırsan robot baba seni çarpar falan gibi.

dinin tek kaynağının kutsal kuran olduğunu anlatan site:

www.kurandakidin.com/

sitenin ingilizce sayfası için:

quranic.org/

kitabın almancası için:

dsbz3nb4ttx8-u626.pressidiu...

konuyu tamamlayıcı olarak grubun "kuran hiç tükenmeyen mucize" kitabını da pdf formatında ücretsiz okuyabilirsiniz:

www.quranmiracles.com/wp-co...

kurandaki din herkesin kendi okuyup anladığı dindir. araya size ne yapacağınızı söyleyen bir takım şeriatçı uçkurcular girince uydurulan din oluyor.
ek: #3786281 o söylediğin istişareler bilimsel alanda olur. yani sen kuranda yazılanların tartışmaya açık olduğunu söylemeye çalışmışsın. kendinle çelişmişsin. haçlı hurafelerini islam diye anlatan ingiliz güdümlü tarikatlar ve ruhban sınıfının manipülasyonuna gelmişsin.
ayrıca kuranı okumuş olsaydın şunu bilirdin.
"sana bu kitabı, her şeyi açıklayan, bir hidayet, rahmet ve müjde olarak indirdik.”
(nahl 16:89)
burada kur’an, “her şeyi açıklayan” olarak tanımlanıyor. yani anlaşılması için aracıya değil, doğrudan akla ve samimiyete ihtiyaç var.
kamer suresi 17
“andolsun, biz kur’an’ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık.
öğüt alan yok mu?”
bu ayet, kur’an’ın anlaşılması zor bir kitap değil, insanın doğrudan kavrayabileceği bir rehber olduğunu vurgular. “kolaylaştırdık” ifadesi, aracısız doğrudan anlama hakkını meşrulaştırır.
örnekler çoğaltılır ama anlamış olduğunu düşünüyorum. zira bunu okusa bilal bile anlardı.
ek2: #3786293 hah uçkurcu emmi de gelmiş yine kuranı a.-g.t-memeye bağlamış. seni kimse kaale almıyor uçkurcu emmi. kimse chatgptye yazdırdığın boş argümanları okumuyor. çoğu kişi seni engellemiş. boşuna mastürbasyon yapıyorsun.

kuran arapça. hem de arapların bile zor anlayacağı, 1500 yıl önce konuşulmuş bir arapça. kimi kelimeler bu 1500 yıl içinde anlam kayması bile yaşamış olabilir. yani kuranı anlayabilmek için akademik düzeyde bir eğitim almak gerekiyor. sırf ham çevirisini yapabilmek için.

bununla bitmiyor. kuranın büyük çoğunluğu o dönemde hz peygamber ve ashabın yaşadığı bir takım hadiseler üzerine inmiş. yaşanan olaylar üzerinden anlatım yapan bir kitap. çünkü insan beyni böyle çalışır. okullarda teorik eğitimin yanında staj vardır mesela. o bilgiyi tecrübe edersin. ashab da tecrübe ettiği şeyin anlamını, izahını doğrudan allah ve peygamberinden öğreniyordu.

kuran tam olarak böyle bir kitap. yani ileri düzey arapça bilmenin yanında o dönemde yaşanmış olayları da detaylı bir şekilde bilmen gerekiyor, tarih bilmen gerekiyor. bu iki kaynağı birleştirebilirsen kurandan bir takım mesajlar alabiliyorsun.

aradan geçen 1500 yıllık süreçte bir takım insanların yaptıkları da tam olarak bu. bunun için üniversiteler kuruldu. insanlar ömürlerini harcadılar. sen gelmiş diyorsun ki bunların hiçbirine gerek yok. eline bir meal alıp dinini öğrenebilirsin diyorsun. bu hasta birine bilmediği bir dilde yazılmış bir tıp kitabı verip al bununla kendi teşhisini koy tedavini de yap demekten farksız.

kur'an'daki din açık ve nettir. kafana göre uçkuruna, faizine, kumarına, lüks hayatına, luayikçiliğine yol bulamazsın.

bunun ıspatı da yapılır.


"zinaya yaklaşmayın, çünkü o hayasızlıktır çok kötü bir yoldur."

isra 32.

zina eden kadını da zina eden veya müşrik olan bir erkekden başkası nikahlamaz. bu (suretle evlenmek) mü'minler üzerine haraam kılınmışdır. zina eden erkek ancak zina eden ya da müşrik bir kadınla evlenir; zina eden kadın da ancak zina eden ya da müşrik bir erkekle evlenir. bu, mü'minlere haram kılınmıştır.

nur 3.

zina yapan kadın ve zina yapan erkeğin her birine yüzer sopa vurun. allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız, onlara karşı duyduğunuz acıma duygusu sizi allah'ın bu yasasını uygulamaktan alıkoymasın. mü'minlerden bir grup da buna tanık olsun.

namuslu kadınları zina ile suçlayıp da sonra (bu suçlamalarını ispat için) dört şahid getirmeyenlere seksen değnek vurun ve artık onların şahidliğini asla kabul etmeyin. onlar yoldan çıkmış kimselerdir.

nur 4..

zinanın yasaklığı, cezaları hatta zina iftirası cezası bile şahitleriyle kur'an'da vardır. şahitlerin ve cezaların muhatabı da devlet olduğuna göre kıvırmacılara poh yemek düşer.



eğer faizcilikten vazgeçmezseniz, artık allah ve rasûlü’ne karşı savaş açtığınızı, onların da size savaş açtığını bilin. eğer tevbe ederseniz anaparanız sizindir. böylece ne haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz.

bakara 279.

faiz yiyenler, sadece şeytanın dürtüp aklını çeldiği kimselerin duruşu gibi bir duruş sergilerler. bu, onların: "alım-satım, tıpkı faizli işlem gibidir" demeleri sebebiyledir. halbuki allah alım-satımı helal, faizli işlemi haram kılmıştır. kime rabbinden bir öğüt gelir de (faizli işlemi) bırakırsa önceden aldıkları kendine aittir. onun işi allah'a kalmıştır. kim de tekrar (faizli işleme) dönerse onlar o ateşin ahalisidir, orada ölümsüz olarak kalacaklardır.

bakarra 275.

ey iman edenler! içki, kumar, dikili taşlar (putlar), fal (şans) okları şeytanın işinden bir pisliktir. ondan (o pis şeylerden) uzak durun ki kurtulasınız.

maide 90.

şeytan, hamr ve kumarla aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi allah'ın öğütlerini dinlemekten ve salattan uzaklaştırmak ister. o halde bunlardan vazgeçmeyecek misiniz?

maide 91.

tekelleşme ve dünyalık lüks hayat için servet yığmak.

sana alkol ve kumar hakkında soruyorlar. de ki: "her ikisinde de büyük bir günah ve insanlar için birtakım faydalar vardır. ancak her ikisinin de günahı faydasından büyüktür." yine sana iyilik yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. "ihtiyaç fazlasını" de. allah, düşünesiniz diye size ayetlerini böyle açıklıyor.

bakara 219.

ey iman edenler! doğrusu, ahbar ve ruhban kimselerin çoğu, insanların mallarını haksız şekilde yerler. insanları allah'ın yolundan çevirirler. altın ve gümüşü biriktirip de onları allah yolunda harcamayanlar var ya işte onları can yakıcı bir azaptan haberdar et.

tevbe 34.


o gün, cehennem ateşinde kızdırılıp; onlarla alınları, yanları ve sırtları dağlanacak, "işte bunlardır, kendiniz için biriktirdiğiniz şeyler, tadın, biriktirdiğiniz şeylerin azabını." denecek

tevbe 35

allah, rızıkta kiminizi kiminize üstün kılmıştır. fazla verilenler, rızıklarını ellerinin altındakilere aktarıp da hepsi onda eşit hale gelmiyor. allah'ın nimetini mi inkar ediyor bunlar?

nahl 71.

allah'ın, o yörelerin halkından kendi elçisine aktardıkları, allah, elçi, garibanlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. aranızdaki varlıklılar arasında dönüp dolaşan bir değer durumuna dönüşmesin diye böyledir. artık, elçi size ne verdiyse onu alın; size vermediği şeyden sakının. ve allah'a yönelik sorumluluk bilinci taşıyın. kuşkusuz, allah'ın cezası çok yamandır.

haşr 7.

şuranın vereceği had cezaları

allah ve elçisi ile savaşan ve yeryüzünde bozgunculuk için uğraşanların cezası: öldürülmeleri veya asılmaları veya el ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi veya yerlerinden sürülmeleridir. bu, dünyada görecekleri bir aşağılanma. ahirette ise büyük bir ceza var.

maide 33.

maide 44- 45 'de bu hükümlefin uygulanması hakkında net emirlerdir.

uydurulan din; mezhepler, tarikatler, luayikçilik vs. varlık ve iktidar sahiplerinin; uçkuruna, otoritesine, kasasına ve itibarına hitab ederken kur'an dini tüm insanlığa ve doğaya hitab eder. varlık ve iktidar sahiplerinin lüksünü elinden alır.


ey âdemoğulları! her secdede ziynetinizi takının! yiyin, için, israf etmeyin! şüphesiz ki o, israf edenleri sevmez.

araf 31