1.
buddha siddhartha gautama tarafından bulunduğu iddia edilen, olanı olduğu gibi görmek, tanık olmak manasına gelen, hindistan'ın en eski meditasyon tekniklerinden biri.
insan doğduktan sonra çevresindeki diğer insanlar tarafından, doğru-yanlış, iyi-kötü, normal-anormal kavramları ile kirletilir. çocukları gözlemlerseniz bu kirlenme onları sarana kadar olabildiğince anı yaşarlar, geçmiş üzüntüleri, gelecek kaygıları yoktur. önyargıları yoktur. normal diye bir kavram yoktur hayatlarında. * vipassana meditasyonu, insanı bu "acı" nedenlerinden, kirlenmeden arındırmayı amaçlar. kişinin özünü bulmasına yardımcı olur.
bu teknik buddha'dan beri bir öğretmen zinciri ile günümüze kadar taşınmıştır.
meditasyon, zincirdeki hayatta olan öğretmenin öğrencileri tarafından dünyanın her yerinde uygulanmaktadır. (yakın zamana kadar türkiye'de, aydın'da kursları açılıyordu fakat ne olduysa artık! bir süredir kursları açmıyorlar.) meditasyon uygulamaları mabetlerde yapılmakta olup, herhangi bir ücret talep edilmez. tamamen bağış kültürü ile devam eder.
uygulamalar sırasında temel kurallar vardır;
. öldürmemek (herhangi bir varlığı)
. yalan söylememek
. çalmamak
. herhangi bir cinsel aktivite yapmamak
. herhangi bir uyuşturucu madde kullanmamak
kurslar 10 gün sürer. gün saat 4.30'da başlar ve 21.30'a kadar sürer. gün içinde aralıklarla 10 saat meditasyon yapılır. 2 öğün yemek yenilir. yemekler vejetaryen ve basit yemeklerdir. akşamüstü saatlerinde çay içilir ve meyve yenilir. kadınlar ve erkekler her daim farklı alanlarda olurlar. basit ve rahat kıyafetler kullanılmalıdır. yürümek, oturmak gibi basit fiziksel hareketler dışında herhangi bir fiziksel aktiviteye (koşu, yoga vb.) izin verilmez. kitap okuyamaz veya not alamazsınız. dış dünya ile herhangi bir iletişime geçemezsiniz. bu katı kuralların nedeni, meditasyonun amacının herhangi bir etken ile bölünmemesidir.
herkesin, hayatında en azından 1 kez deneyimlemesi gereken bir uygulama olduğunu düşünüyorum.
detaylı bilgiye ve kurslara buradan ulaşabilirsiniz.
yakın zamanda kendim deneyimleyeceğim, yaşadıklarımı sözlük ahalisi ile paylaşırım. namaste. *
edit: yazar arkadaşlar bir islam geleneği olan itikaf ile karşılaştırmışlar, doğru da demişler, farklı inanışlarda benzer uygulamalar var fakat şunu kaçırmışlar muhtemelen, islam, buddha'dan, budizm'den çok sonra gelen bir din. illa bir benzerlik diyeceksek, itikaf vipassanaya benziyor diyebiliriz. ayrıca maksat birini övmek ya da başka birini yermek değil. huzuru ne ile buluyorsanız, o sizin için kıymetlidir.
insan doğduktan sonra çevresindeki diğer insanlar tarafından, doğru-yanlış, iyi-kötü, normal-anormal kavramları ile kirletilir. çocukları gözlemlerseniz bu kirlenme onları sarana kadar olabildiğince anı yaşarlar, geçmiş üzüntüleri, gelecek kaygıları yoktur. önyargıları yoktur. normal diye bir kavram yoktur hayatlarında. * vipassana meditasyonu, insanı bu "acı" nedenlerinden, kirlenmeden arındırmayı amaçlar. kişinin özünü bulmasına yardımcı olur.
bu teknik buddha'dan beri bir öğretmen zinciri ile günümüze kadar taşınmıştır.
meditasyon, zincirdeki hayatta olan öğretmenin öğrencileri tarafından dünyanın her yerinde uygulanmaktadır. (yakın zamana kadar türkiye'de, aydın'da kursları açılıyordu fakat ne olduysa artık! bir süredir kursları açmıyorlar.) meditasyon uygulamaları mabetlerde yapılmakta olup, herhangi bir ücret talep edilmez. tamamen bağış kültürü ile devam eder.
uygulamalar sırasında temel kurallar vardır;
. öldürmemek (herhangi bir varlığı)
. yalan söylememek
. çalmamak
. herhangi bir cinsel aktivite yapmamak
. herhangi bir uyuşturucu madde kullanmamak
kurslar 10 gün sürer. gün saat 4.30'da başlar ve 21.30'a kadar sürer. gün içinde aralıklarla 10 saat meditasyon yapılır. 2 öğün yemek yenilir. yemekler vejetaryen ve basit yemeklerdir. akşamüstü saatlerinde çay içilir ve meyve yenilir. kadınlar ve erkekler her daim farklı alanlarda olurlar. basit ve rahat kıyafetler kullanılmalıdır. yürümek, oturmak gibi basit fiziksel hareketler dışında herhangi bir fiziksel aktiviteye (koşu, yoga vb.) izin verilmez. kitap okuyamaz veya not alamazsınız. dış dünya ile herhangi bir iletişime geçemezsiniz. bu katı kuralların nedeni, meditasyonun amacının herhangi bir etken ile bölünmemesidir.
herkesin, hayatında en azından 1 kez deneyimlemesi gereken bir uygulama olduğunu düşünüyorum.
detaylı bilgiye ve kurslara buradan ulaşabilirsiniz.
yakın zamanda kendim deneyimleyeceğim, yaşadıklarımı sözlük ahalisi ile paylaşırım. namaste. *
edit: yazar arkadaşlar bir islam geleneği olan itikaf ile karşılaştırmışlar, doğru da demişler, farklı inanışlarda benzer uygulamalar var fakat şunu kaçırmışlar muhtemelen, islam, buddha'dan, budizm'den çok sonra gelen bir din. illa bir benzerlik diyeceksek, itikaf vipassanaya benziyor diyebiliriz. ayrıca maksat birini övmek ya da başka birini yermek değil. huzuru ne ile buluyorsanız, o sizin için kıymetlidir.
devamını gör...
2.
oglum,10 gun itikafa giriyorum demiyorsunuz da... neyse. meditasyon olunca daha bir yukseliyor insan tabii. ommm.
devamını gör...
3.
ya bu kişisel gelişim ve din gibi zırvaların insan doğasını sınırlayarak terbiye etme iddiasına deli oluyorum gerçekten. insan kendini gerçekleştirerek, doğasının gerekliliklerini yerine getirerek, rahat yaşayarak huzuru bulur. oruçla, nefsi terbiye etme teknikleriyle ya da ne bileyim seksten uzak durarak, kendine acı çektirerek bulmaz, bulamaz. bunda bir hikmet yok. bu düpedüz gerizekalılık.
semavi din diye öğretilen kısıtlayıcı ahlak dogmaları bu yüzyılda zamanını doldurduğu için aynı telkinleri spiritüalizm adı altında yeniden ittiriyor modern toplum. siz de enayi gibi düşüyorsunuz buna. üstteki yazarın dediği gibi itikafın modernize edilmiş hali bu. adı meditasyon olunca daha süslü, daha janjanlı geliyor herhalde size.
ya gidin canınız ne istiyorsa onu yapın huzur bulmak için. canın sevişmek mi istiyor git seviş, canın deli gibi içmek mi istiyor, git iç. çıplak ayakla ormanda mı yürümek istiyorsun, git yürü. ne istiyorsan, ne seni mutlu ediyorsa onu yap. emin ol şu zırvalardan daha büyük ruhsal ferahlık verecek sana. biraz kafanızı kullanın ya. insan doğasını kısıtlayarak, kendi kendini esir ederek nasıl mutlu olabilir?
yalan söylememek vesaire. ya ben üç saat yalan söylemesem tüm hayatım altüst olur. eşim, dostum kalmaz lan hahaha. cinsel oruca falan daha değinmedim farkındaysanız. çıldırırım çıldırırım. kendinize gelin dostlar, saçmalamayın ya.
semavi din diye öğretilen kısıtlayıcı ahlak dogmaları bu yüzyılda zamanını doldurduğu için aynı telkinleri spiritüalizm adı altında yeniden ittiriyor modern toplum. siz de enayi gibi düşüyorsunuz buna. üstteki yazarın dediği gibi itikafın modernize edilmiş hali bu. adı meditasyon olunca daha süslü, daha janjanlı geliyor herhalde size.
ya gidin canınız ne istiyorsa onu yapın huzur bulmak için. canın sevişmek mi istiyor git seviş, canın deli gibi içmek mi istiyor, git iç. çıplak ayakla ormanda mı yürümek istiyorsun, git yürü. ne istiyorsan, ne seni mutlu ediyorsa onu yap. emin ol şu zırvalardan daha büyük ruhsal ferahlık verecek sana. biraz kafanızı kullanın ya. insan doğasını kısıtlayarak, kendi kendini esir ederek nasıl mutlu olabilir?
yalan söylememek vesaire. ya ben üç saat yalan söylemesem tüm hayatım altüst olur. eşim, dostum kalmaz lan hahaha. cinsel oruca falan daha değinmedim farkındaysanız. çıldırırım çıldırırım. kendinize gelin dostlar, saçmalamayın ya.
devamını gör...
4.
sevdiğim bir sözlük yazarı, girdiğim tanım ile ilgili bazı şeyleri yanlış anlamış, başlığa katkı yapan arkadaşlar da muhtemelen tanımı okumadan tanım girmişler, o yüzden ufak bir düzeltme yapmak istedim.
ilk olarak bir meditasyondan bahsediyoruz, bir zihin egzersizi gibi düşünebilirsiniz. bir din ya da kişisel gelişim ile alakası yok. ve tabi ki bu egzersizin bazı kuralları var. bu kurallara insan doğasını sınırlamak demek, basketbol oynarken neden ayağımı kullanamıyorum demek gibi bir şey. bu egzersizi 10 gün boyunca (hayat boyu değil) yapacaksan eğer bu kurallara uyman gerekiyor. kaldı ki bu egzersizin amacı, sizin hayatla yaşadığınız deneyimlerinizi saf bir hale getirmek. yemek yeme deneyiminizi daha önce hiç deneyimlemediğiniz gibi deneyimlemek, seks, spor vb.
ikinci olarak, bu meditasyon uygulaması çok eski, islamdan eski, semavi dinlerden eski, itikaftan eski. doğru konumlandırma, karşılaştırma yapmak gerek.
son olarak kendi deneyimlerimden yola çıkarak söyleyebilirim, yalan iyi değil, samimiyet her zaman kazanır.
ilk olarak bir meditasyondan bahsediyoruz, bir zihin egzersizi gibi düşünebilirsiniz. bir din ya da kişisel gelişim ile alakası yok. ve tabi ki bu egzersizin bazı kuralları var. bu kurallara insan doğasını sınırlamak demek, basketbol oynarken neden ayağımı kullanamıyorum demek gibi bir şey. bu egzersizi 10 gün boyunca (hayat boyu değil) yapacaksan eğer bu kurallara uyman gerekiyor. kaldı ki bu egzersizin amacı, sizin hayatla yaşadığınız deneyimlerinizi saf bir hale getirmek. yemek yeme deneyiminizi daha önce hiç deneyimlemediğiniz gibi deneyimlemek, seks, spor vb.
ikinci olarak, bu meditasyon uygulaması çok eski, islamdan eski, semavi dinlerden eski, itikaftan eski. doğru konumlandırma, karşılaştırma yapmak gerek.
son olarak kendi deneyimlerimden yola çıkarak söyleyebilirim, yalan iyi değil, samimiyet her zaman kazanır.
devamını gör...
5.
hindistan'ın en eski meditasyon tekniklerinden birisidir. olanı olduğu gibi görmek anlamına gelir. zihinsel kirliliği yok etmeyi, en yüksek mutluluğa erişmeyi, tam bir özgürleşmeyi ve sadece şifayı değil, insanın acılarının tam iyileşmesini amaçlayan bir meditasyon türüdür.
devamını gör...