1.
evet arkadaşlar pastirmalicorekle bakımlan reklamlan köşesinden de merhaba (kuzguncuktaki vişne kanibalizmi değil)*.
bugün her sgk'lı ve artık genç olmayan bir çalışan gibi (buradan da herkese sesleneyim 27 yaşındayım ve bir erkeğim hani yine netleştirelimde) ve bulunduğum bölgenin sağlık ocağıda macro center'ın çok yakınındaydı. yani sen de 10 adım ben deyim beş. öyle elit bir mahalle ya da ilçemizde de oturmuyorum ya ayrı konu (ama güzel macro center elitizmi yaptım kabul edin)* neyse zaten günüm bim ve a101 de sonlanacaktı ama konumuz bu değil (ya da a101 ve şoktan topladığım ölmekte olan bitkilerde değil. değil goddamit)
şimdi macro center'e kırk yılda gidebilen biri olarak antin kuntin ürünleri araştırırken vişne sirkesi adlı bir ürüne denk geldim. hayatımda ilk kez gördüğümden marka ismi de veriyorum havrano arkadaşlar. havrano bul beni bir reklam anlaşması yapalım. neyse şimdi kafamda bir düşünce silsilesi döndü o anda. sirke saça iyi geliyor deniyordu ama dayanamamıştım kokusuna. e yves rocher'ın frambuazlı saç sirkesini de biliyordum ama denememiştim sanırım yorumları vasattı (denediğimde de bir etki görmediydim). o anda hızlıca bir karar vermem gerekiyordu ya vişne sirkesi ya incir sirkesini seçecektim. birinden birini alacaktım çünkü 30 lira bile değildi (29.99 bu da bir pazarlama taktiğidir ucuz göstemek adına. okuyun araştırın bilgilenin. bu tanımın yüzde doksanı gereksizlik olsa da pazarlamadan tutun sirke bilmine kadar pek çok noktaya değindim). ben vişne suyunu sevdiğimden dedim vişnelisini alayım. incirin tadını sevmem ama kokusunu sevmem (bak bu sizin hayatınızda ne büyük bir değişime yol açacak bu bilgi. kelebek etkisi)*
neyse girdim duşa şampuandan sonra saçıma bocaladım. şişesinin kapağıda güzel çünkü çok bocalamıyor. sanki havrano da benim yapacaklarımı hissetmiş ve bunun için tasarlamış gibi. koku bildiğiniz sirke kokusu. ama saçıma tuttum beklettim ve çıkınca saç derim sakinledi e güzelde kokuyor. yani sirkenin kokusu var ama vişnenin hoş rayihası var. tadına da baktım (bu da saçımdan ağzıma damlayan vişne sirkesiyle gerçekleşiyor) tadı da kokusu gibi değil güzel. bence bu yılın ürünü olabilir arkadaşlar. neyse daha ilk denemem saçımda ama ben güzel hisler besledim kendisine. hem sirke sonuçta herkesin övdüğü bir ürün saç bakımında. ondan ilk kullanımımdan sonra tavsiye verebilirim. hem reklamlarda da hiç denemeden öneriyorlar şampuanları size. ben öyle mi *
dediğim gibi denelinesi.
bugün her sgk'lı ve artık genç olmayan bir çalışan gibi (buradan da herkese sesleneyim 27 yaşındayım ve bir erkeğim hani yine netleştirelimde) ve bulunduğum bölgenin sağlık ocağıda macro center'ın çok yakınındaydı. yani sen de 10 adım ben deyim beş. öyle elit bir mahalle ya da ilçemizde de oturmuyorum ya ayrı konu (ama güzel macro center elitizmi yaptım kabul edin)* neyse zaten günüm bim ve a101 de sonlanacaktı ama konumuz bu değil (ya da a101 ve şoktan topladığım ölmekte olan bitkilerde değil. değil goddamit)
şimdi macro center'e kırk yılda gidebilen biri olarak antin kuntin ürünleri araştırırken vişne sirkesi adlı bir ürüne denk geldim. hayatımda ilk kez gördüğümden marka ismi de veriyorum havrano arkadaşlar. havrano bul beni bir reklam anlaşması yapalım. neyse şimdi kafamda bir düşünce silsilesi döndü o anda. sirke saça iyi geliyor deniyordu ama dayanamamıştım kokusuna. e yves rocher'ın frambuazlı saç sirkesini de biliyordum ama denememiştim sanırım yorumları vasattı (denediğimde de bir etki görmediydim). o anda hızlıca bir karar vermem gerekiyordu ya vişne sirkesi ya incir sirkesini seçecektim. birinden birini alacaktım çünkü 30 lira bile değildi (29.99 bu da bir pazarlama taktiğidir ucuz göstemek adına. okuyun araştırın bilgilenin. bu tanımın yüzde doksanı gereksizlik olsa da pazarlamadan tutun sirke bilmine kadar pek çok noktaya değindim). ben vişne suyunu sevdiğimden dedim vişnelisini alayım. incirin tadını sevmem ama kokusunu sevmem (bak bu sizin hayatınızda ne büyük bir değişime yol açacak bu bilgi. kelebek etkisi)*
neyse girdim duşa şampuandan sonra saçıma bocaladım. şişesinin kapağıda güzel çünkü çok bocalamıyor. sanki havrano da benim yapacaklarımı hissetmiş ve bunun için tasarlamış gibi. koku bildiğiniz sirke kokusu. ama saçıma tuttum beklettim ve çıkınca saç derim sakinledi e güzelde kokuyor. yani sirkenin kokusu var ama vişnenin hoş rayihası var. tadına da baktım (bu da saçımdan ağzıma damlayan vişne sirkesiyle gerçekleşiyor) tadı da kokusu gibi değil güzel. bence bu yılın ürünü olabilir arkadaşlar. neyse daha ilk denemem saçımda ama ben güzel hisler besledim kendisine. hem sirke sonuçta herkesin övdüğü bir ürün saç bakımında. ondan ilk kullanımımdan sonra tavsiye verebilirim. hem reklamlarda da hiç denemeden öneriyorlar şampuanları size. ben öyle mi *
dediğim gibi denelinesi.
devamını gör...