viyana kuşatması

osmanlı devletinin avrupaya genişlemek için yaptığı en son kuşatma. buradan sonrası hep yokuşaşağı zaten.

kuşatma öncesinde avrupa müttefiklerinin ne kadar her an çökebileceği ortaya çıkmıştır.

kuşatmada ise oldukça ilginç savunma teknikleri kullanılmış, saldırılar ise patlayıcılar, tüneller yoğunluklu yapılmıştır.
hatta tünel kazarken yanlışlıkla düşmanın kazdığı tünele hatta o an aynı yerde tünel kazan başka bir düşmanla karşılaşanlar çok olmuştur

nihayetinde ise polonya'dan winged hussars gelip avusturya'yı kurtarmıştır.

"eğer ... olsaydı" diye senaryolar kurulması çok eğelenceli bir kuşatmadır aslında.

neden bittiği konusunda "atılacak kuş kalmamıştır ehehehe" şeklinde espiriler yapılan, osmanlı devletinin yutamadığı lokma olarak tarihe geçen kuşatmadır.

basarili olsaydi bile oralari uzun sure elde tutmak zor olacakti.

viyana osmanlılar tarafından iki kez kuşatılmıştır. ilki 1529 yılında kanuni sultan süleyman, ikincisi 4.mehmet döneminde merzifonlu kara mustafa paşa komutasında gerçekleşmiştir.

viyana'yı kuşatan osmanlı ordusudur da, viyana'nın alınmasını en çok istemeyen osmanlı hanedanıdır. 4. mehmet, viyana ele geçirilirse, köprülüzâdelerin elde ettikleri güç ve itibarla istanbul'a kafa tutabileceklerinden, hatta saltanatlarını bitirebileceklerinden korkuyordu. binevî kendi saltanatları için devletin ilerleyişini sağlayan mekanizmayı (gaza ve cihad) köreltmiş oldular.

edit: düzeltme.

atılan kuşların zayıf ve sağlıksız olmasından dolayı başarısız olmuştur.

sanki başarısız olunan tek kuşatmaymış gibi lanse edilir. bilmeyenler açsın baksın ıı. mehmed döneminde de başarısız kuşatmaları olduğunu göreceklerdir.

(bkz: o iş öyle değil yeğenim)

ikinci olanı, gerileme ve dağılma döneminde pek koruyup kolladığımız leh hussarlar sayesinde başarısızlığa uğrayan kuşatma.

bir istanbul bağcılar'a bakıyorum... bir de viyana'ya... öhöm neyse;

yükselme dönemi okuyan arkadaşların çok iyi irdelemesi gereken bir tarihi vakıa. gücünün en zirvesinde olduğu dönemde osmanlılar viyana'yı alamıyorlar, malta adası alınamıyor, ek olarak coğrafi keşifler ıskalanıyor çünkü büyük okyanuslarda uzun süre mesafe kat edecek gemi teknolojisinden bi habersin... hint okyanusu'nda portekizliler en güçlü olduğun dönemde seni alt ediyor habire falan... üstüne bir de ''akdeniz bende nasıl olsa'' (ki onda da inebahtı gibi that's a fact olan bir yenilgi var) tembelleğinin verdiği rahatlıkla yan gelip yatmışsın. en önemlisi inovasyon adına kafası çalışan herkesi engellemişsin...navigatör kartograf piri reis'in kafa dızdız oluyor, takiyüddin rasathanesinde meleklere upskirt yapılıyor diye rasathane topa tutuluyor falan, gargoyle kanadı gibi kanat yapıp uçan hezarfen allahtan ölmüyor ama ölmekten beter sürgüne gidiyor falan, sonra osmanlı neden geri kaldı ? acaba neden dskfjghdfgklj

halı altına süpürüp görmek istemediğiniz yanlışları görmeye başlayınca ileri bir medeniyet olma fırsatı yakalarsınız arkadaşlar. avrupalılar başardılar, darısı bize...

başarısız olması nedeniyle merzifonlu kara mustafa paşa'nın idamına yol açmış kuşatmadır. asıl nedeni başarısız olması mıdır yoksa viyana kuşatması'nı başlatması mıdır tartışılır. hatta bunlara; kuşatma sırasında viyana'daki hazineleri yağmadan koruma çabası da eklenebilir.

avusturya seferi'ne çıkıldığında kurulan savaş divanında yanıkkale* üzerinden mi viyana üzerinden mi gidileceği tartışılmış, diğer divan üyeleri yanıkkale üzerinden gidilmesi gerektiğini savunmuştur.

birincisi çok tutunca ikincisi.. yok yanlış oldu.

viyana'nın osmanlılar tarafından iki kez kuşatılmış olması sebebiyle birinci ve ikinci viyana kuşatması olarak açılması gereken başlık. zira iki kuşatma arasında neredeyse yüz elli yıl var.

(bkz: birinci viyana kuşatması)
(bkz: ikinci viyana kuşatması)

not: ukdeleri bırakıldı.

ilki sadece göz dağı vermek adına düzenlenmiştir. o zamanlar osmanlı imparatorluğuna az çok denk düşen tek krallık ya da imparatorluk ispanyolların idi. bu sebeple olabileceğini düşünüyorum. zaten daha sonra ki politikalara bakarsak göz dağı vermek adına olduğunu görürüz. ancak ikincisinde alamadık, yani zaten alsaydıkta muhtemelen günümüz de bize ait olamazdı. ancak avrupa'ya verilen korku hep bizim olacak. bundan 100 yıl önce atatürk ve silah arkadaşlarının yedi cihana vermiş olduğu korku hala akıllarında, bundan takribi 500 yıl önce fatih sultan mehmed'in başta italyanlar olmak üzere sadece avrupaya değil tüm dünyaya vermiş olduğu korku hala akıllarında. kısacası bizim vermiş olduğumuz korku hala akıllarında o da bunlardan biridir. belki alamadık ama avrupa bizim ne kadar deli olduğumuzu görmüş oldu. savaşta herşey unutulur belki, ama şu iki şey yüzyıllar geçse de unutulmaz; kazandığınız gönüller ve korku saldığınız kalpler.

viyana'nın 27 eylül 1529 - 16 ekim 1529 tarihlerinde osmanlı ordusu tarafından kuşatılmasıdır.
hava şartları sebebiyle osmanlı'nın bölgeden çekilmesi ile sonuçlanmıştır.

kuşatılamaması tarihsel doku ve kültürel miras açısından iyi olmuş hadise.
orayı da bozardık, o yetenek bizde var.

içimizde ukde kalmıştır. orasıda alınsa nereye kadar giderdi osmanlı kim bilir. zaten oradan sonra geriye gitme olayları başlaıyor. tabii kanuni yemeye başlayınca bir de sorunlu padişahlar gelince koskoca osmanlı yok oldu. ama yok olması bile çok çok uzun bir zaman almıştır bu büyüklüğün göstergesidir bana göre.