1.
ben bugün tanıştım bu güzellikle.
sizin de dinlemenizi isterim.
dinlemek için:
buradan
sözleri:
we don't have to talk
-konuşmak zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
we don't have to smile
-gülümsemek zorunda değiliz
we don't have to make friends
-arkadaş edinmek zorunda değiliz
ıt's so nice to meet you,
-seninle tanışmak çok güzeldi,
let's never meet again
-ama boşver bir daha görüşmeyelim
we don't have to talk
-konuşmak zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
bottles smash, ı raise my hand
-parçalanmış şişeler, elimi havaya kaldırıyorum
how can you all even stand it
-buna nasıl tahammül edebiliyorsun
why is there joy in this poison, oh
-niçin mutluluk o zehrin içinde, ah
faking smiles and confidence
-sahte gülüşler ve sırlar
driving miles to capture this excitement
-biraz heyecan yaşayabilmek için kilometrelerce sürüyorum
ı can't take anymore, oh
-daha fazla dayanamam, ah
you're never gonna get it
-bunu asla anlamayacaksın
ı'm a hazard to myself
-ben kendim için bir tehlikeyim
ı'll break it to you easy
-senin için onu kolayca kıracağım
this is hell, this is hell
-burası cehennem, burası cehennem
you're looking and whispering
-bakıyor ve fısıldıyorsun
you think ı'm someone else
-başka biri olduğumu düşünüyorsun
this is hell, yes.
-burası cehennem, evet.
ı am in hell.
-ve ben bu cehennemin içindeyim.
we don't have to talk
-konuşmak zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
we don't have to smile
-gülümsemek zorunda değiliz
we don't have to make friends
-arkadaş edinmek zorunda değiliz
ıt's so nice to meet you,
-seninle tanışmak çok güzeldi,
let's never meet again
-ama boşver bir daha görüşmeyelim
we don't have to talk
-konuşmak zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
yeah yeah, yeah yeah
you're never gonna get it
-bunu asla anlamayacaksın
ı'm a hazard to myself
-ben kendim için bir tehlikeyim
ı'll break it to you easy
-senin için onu kolayca kıracağım
this is hell, this is hell
-burası cehennem, burası cehennem
you're looking and whispering
-bakıyor ve fısıldıyorsun
you think ı'm someone else
-başka biri olduğumu düşünüyorsun
this is hell, yes.
-burası cehennem, evet.
literal hell.
-tam anlamıyla cehennem.
sizin de dinlemenizi isterim.
dinlemek için:
buradan
sözleri:
we don't have to talk
-konuşmak zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
we don't have to smile
-gülümsemek zorunda değiliz
we don't have to make friends
-arkadaş edinmek zorunda değiliz
ıt's so nice to meet you,
-seninle tanışmak çok güzeldi,
let's never meet again
-ama boşver bir daha görüşmeyelim
we don't have to talk
-konuşmak zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
bottles smash, ı raise my hand
-parçalanmış şişeler, elimi havaya kaldırıyorum
how can you all even stand it
-buna nasıl tahammül edebiliyorsun
why is there joy in this poison, oh
-niçin mutluluk o zehrin içinde, ah
faking smiles and confidence
-sahte gülüşler ve sırlar
driving miles to capture this excitement
-biraz heyecan yaşayabilmek için kilometrelerce sürüyorum
ı can't take anymore, oh
-daha fazla dayanamam, ah
you're never gonna get it
-bunu asla anlamayacaksın
ı'm a hazard to myself
-ben kendim için bir tehlikeyim
ı'll break it to you easy
-senin için onu kolayca kıracağım
this is hell, this is hell
-burası cehennem, burası cehennem
you're looking and whispering
-bakıyor ve fısıldıyorsun
you think ı'm someone else
-başka biri olduğumu düşünüyorsun
this is hell, yes.
-burası cehennem, evet.
ı am in hell.
-ve ben bu cehennemin içindeyim.
we don't have to talk
-konuşmak zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
we don't have to smile
-gülümsemek zorunda değiliz
we don't have to make friends
-arkadaş edinmek zorunda değiliz
ıt's so nice to meet you,
-seninle tanışmak çok güzeldi,
let's never meet again
-ama boşver bir daha görüşmeyelim
we don't have to talk
-konuşmak zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
we don't have to dance
-dans etmek zorunda değiliz
yeah yeah, yeah yeah
you're never gonna get it
-bunu asla anlamayacaksın
ı'm a hazard to myself
-ben kendim için bir tehlikeyim
ı'll break it to you easy
-senin için onu kolayca kıracağım
this is hell, this is hell
-burası cehennem, burası cehennem
you're looking and whispering
-bakıyor ve fısıldıyorsun
you think ı'm someone else
-başka biri olduğumu düşünüyorsun
this is hell, yes.
-burası cehennem, evet.
literal hell.
-tam anlamıyla cehennem.
devamını gör...
"we don't have to dance" ile benzer başlıklar
have to
4