yabancı uyruklu bebek bakıcısı

maalesef günümüzün şartlarında mantıklı bulduğum bir olgudur. bütçeniz eğer varsa( bütçe olmaması durumunda zaten mümkün değil) çocuk için en temiz büyütülme yoludur. sürekli kendi alanında, kendi oyuncakları ile büyüyen bebek, psikolojik açıdan sağlıklı ve duygusal açıdan tutarlı olur.


son zamanlarda türkiye'de var olan dadı trajedileri üstüne kendi halkıma güvenmiyorum. birinin size güvenmiş olması, onun evini karıştırmanıza, soyabilmenize hatta bebeğine iş çıkartmasın diye uyku ilacı verebilmenize hak tanımıyor. böyle olduğu için, yabancı dadıları daha tercih ediyorum. tabii, her milletin kötü insanı vardır fakat maalesef bu mesleği tercih etmiş yabancı tabaya mensup insanların; süreçte sergiledikleri tutum daha güvenilir oluyor. yengem ilk kuzenime hamile kaldığında, azerbaycandan gelen bir dadı buldular. 14 yıl oldu, kadın hala amcamlarla çalışıyor hatta yaşıyor. yengem 2. cocugunu doğurdu, kadın ona bile baktı hatta hala bakıyor. 1 yıl sonra artık kendi ülkesine geri dönecekmiş çünkü artık baya yaşlandı. burada biriktirmesi gereken parayı biriktirdi ve artık maddi anlamda kendisini güçlü hissediyor. 2 kuzenimde kız olmasına rağmen, tek bir gün suistimal edici davranışını görmedik. üstelik tüm bu süreç boyunca hem yengem hem amcam çalışıyordu. yani gündüz evde de değillerdi. yine kendi cocukları gibi baktı kuzenlerime. alnının akıyla 14 yıldır 2 cocugada canla başla yardım ediyor. zaten her şeyden önce, suç işlemeleri durumunda; ülkede göçmen oldukları için yasal olarak başlatılabilme ihtimali olan süreçten çok korkuyorlar. tabi ki hepsi olmasa da, çoğunda gerçekten vicdan ve bilinç var.

kendi halkımız yine full zarar ve ziyan iken, yabancı bireylerden gördüğümüz destek inanılmaz. cocugumuzu kendi toplumumuza emanet edemeyecek duruma geldik. benim büyüdüğüm dönemde, ailem evde yoksa "komsuya git" mantığı vardı ya da mahallede bilinen bir esnaf varsa( bakkal- market) orada gider ailemizin gelmesini beklerdik. şimdi manyağın biri gözüne kestirir diye çocuklarımızı parka bile götüremiyoruz, .. hey gidi günler hey..

biraz espri olacak ama, işe yarasa osmanlı batmazdı.. (sadece bakıcıları değil anaları bile yabancıydı malum.)

arkadaşlarım bakıcı ararken şahit oldum.
yerliler piyasası 35bin.
sabah 8, akşam 6.
hafta sonu tatil.
yemeğe falan karışmıyor, çocuğun yemeğini yine 1 gün önceden sen yapıyorsun.
bir de bunlar sabah pat diye bugün gelmeyeceğim diyormuş vs...
evde kamera istememciler varmış. (oldu tatlım, üzerine krema da ister misin?)
tam klasik türk insanı yani.
keyfim kaçmasın ama param yatsıncılardan...


onlar da aradılar taradılar, bir taylandlı kadın buldular.
evleri geniş, kalmalı anlaştılar.
ayda 30 veriyorlar (tl)
haftada 1 gün izin istemiş.
yemek ne, temizlik bulaşık her şeye koşuyormuş.
çocuğa ingilizce de öğretiyor.
ben çok mantıklı buldum.

çocukta travma sebebidir.

hem çocuk hem yaşlı ve hasta bakımı için en uygun çözümdür.
annem düşüp kalçasını kırdığında yanına yerli bir kadın koyduk. haftada bir gün izin. yatıya kalmaz. 1000 dolar. annem şikayet etti eve erkek alıyor galiba diye. gittim. iş üstünde yakaladım yan odada.
sonra gürcü bulduk bir tane. 600 dolar. kadın yemek yapar, iğne yapar, temizlik yapar, annem titizdi. bu ondan titiz. eve girdiğimizde her şey şarta bağlı.
aradan çok uzun zaman geçti. gürcistan artık bizden zengin olduğu için gelmiyorlar pek. ama biz halâ görüşüyoruz.

moldova'dan geldiyse çoğu gagavuz kökenlidir. komrat denen bölgeden gelirler. zengin aileler filipinli, taylandlı, vietnamlı tercih ederken, bir seviye aşağısı gelirde olanlar ukraynalı, moldovalı ya da belaruslu tercih ederler.