orijinal adı: the heart is a lonely hunter
yazar: carson mccullers
yayım yılı: 1940
yazarın henüz 23 yaşındayken yayımladığı ve ilk romanı olan kitap, üç bölümden oluşup otobiyografik özellikler taşımaktadır. amerika'nın bir kasabasında geçen olayları aktaran eserde hayatın anlamı, varoluşsal sorunlar ve ırkçılık gibi konular işlenmektedir.
yazar: carson mccullers
yayım yılı: 1940
yazarın henüz 23 yaşındayken yayımladığı ve ilk romanı olan kitap, üç bölümden oluşup otobiyografik özellikler taşımaktadır. amerika'nın bir kasabasında geçen olayları aktaran eserde hayatın anlamı, varoluşsal sorunlar ve ırkçılık gibi konular işlenmektedir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "emine pir zola" tarafından 15.01.2024 21:47 tarihinde açılmıştır.
1.
türkiye iş bankası kültür yayınları'nın modern klasik dizisinden çıkan 392 sayfalık kitap. yazarı carson mccullers zor bir hayat geçirmiş ve bu da eserlerine yansıyor.
yazar güney amerika'nın gerçek yüzünü beş karakterin hayatları düşünceleriyle bize anlatır. aynı zamanda karamsarlık bir kitap. bu da yazarsan izler taşıyor. beş karaktere yakından bakalım.
singer bu romanda herkesin anlaştığı ve herkesi birleştiren karakter. sağır ve dilsiz. çok iyi bir dinleyici olduğu için de herkes içini ona döküyor. o kadar insan kendisini sevmesine rağmen büyük bir yalnızlık çekiyor. ulan biriniz de bir gün bu adamı dinleyin be, nasılsın diye sorun. benciller. okuma yazma biliyor, dudak okuma konusunda da iyi olduğu için iletişimi kuvvetli.
küçük kız mick içinde müzik tutkusu olan ama yoksul bir ailede büyüdüğü için bu tutkusundan vazgeçmek zorunda olan, küçük yaşta okulu bırakıp çalışmak zorunda kalan biri.
işçi jake ise insanları grev, işçi hakları ve eşit yaşam için harekete geçirmek isteyen ama başaramayan ve bu isteklerini sürekli singer'e anlatan biri. kasabaya dışarıdan gelmiş ve bir gezgin.
zenci doktor da jake gibi isteklere sahip ama o kendi halkını aydınlatmaya çalışmakla meşgul. o da başarılı olamıyor. çünkü zenciler yaşamak konusunda bile zorluk çekerken hakları için mücadele edemeyecek kadar güçsüzler.
bir de restorancı var. tüm bu insanların ortak buluşma noktası ve aynı zamanda onun diğer 4 kişiyle olan ilişkileri konusunda önemli bir isim.
kitap çok güzel ama beni memnun etmedi. çünkü hayat gibi, öyle zor öyle yorucu ki perişan oldum. biraz umut ya, biraz iyilik güzellik.
yazar güney amerika'nın gerçek yüzünü beş karakterin hayatları düşünceleriyle bize anlatır. aynı zamanda karamsarlık bir kitap. bu da yazarsan izler taşıyor. beş karaktere yakından bakalım.
singer bu romanda herkesin anlaştığı ve herkesi birleştiren karakter. sağır ve dilsiz. çok iyi bir dinleyici olduğu için de herkes içini ona döküyor. o kadar insan kendisini sevmesine rağmen büyük bir yalnızlık çekiyor. ulan biriniz de bir gün bu adamı dinleyin be, nasılsın diye sorun. benciller. okuma yazma biliyor, dudak okuma konusunda da iyi olduğu için iletişimi kuvvetli.
küçük kız mick içinde müzik tutkusu olan ama yoksul bir ailede büyüdüğü için bu tutkusundan vazgeçmek zorunda olan, küçük yaşta okulu bırakıp çalışmak zorunda kalan biri.
işçi jake ise insanları grev, işçi hakları ve eşit yaşam için harekete geçirmek isteyen ama başaramayan ve bu isteklerini sürekli singer'e anlatan biri. kasabaya dışarıdan gelmiş ve bir gezgin.
zenci doktor da jake gibi isteklere sahip ama o kendi halkını aydınlatmaya çalışmakla meşgul. o da başarılı olamıyor. çünkü zenciler yaşamak konusunda bile zorluk çekerken hakları için mücadele edemeyecek kadar güçsüzler.
bir de restorancı var. tüm bu insanların ortak buluşma noktası ve aynı zamanda onun diğer 4 kişiyle olan ilişkileri konusunda önemli bir isim.
kitap çok güzel ama beni memnun etmedi. çünkü hayat gibi, öyle zor öyle yorucu ki perişan oldum. biraz umut ya, biraz iyilik güzellik.
devamını gör...