yaşlılara saygı duyulması saçmalığı

eskiden yaşlılara çokça saygı duyardım şimdi yaşlıların yüzde 70'inden nefret ediyorum. hele o saçını ve sakalını değirmende ağartmış müslümal hacı hoca tipleri yok mu...
saygı, hak edene gösterilir. ne varmış benden birkaç yıl önce doğduysa? marifet mi bu şimdi? akıl yaşta değil baştadır. yeri geldi mi bir genç, bir yaşlıdan çok daha akıllı olabilir.
gençlerin geleceğini karartıp da saçma sapan salvolar söyleyen bunaklara zerre saygım yok... alayının amk... bizim saçma sapan 'kıssadan hisse' masallarına karnımız tok. üfürme öğütler, tırışkadan hikmetler(!)...

bence de saçma.
belki gençliğinde *rspu çocuğunun tekiydi.
belki hırsızdı,kanun kaçağıydı,belki karsını ,çocuklarını döven, insanlara eziyet eden puş*un biriydi.belki karakter olarak hala da yavşağın önde gideni.
ne biliyoruz geçmişini de iki büklüm oldu diye saygı göstermek zorundayız.
rusya'da tam tersi .yaşlılar gençlere saygı göstermek zorunda. doğru olan bu .

saygı hakedilen birşey. birisi sırf benden önce doğmuş, vücudu benimkinden eski diye neden saygı duyayım. önemli olan yaşadığı hayattan aldığı tecrübe, kazandığı bilgi ve birikim. eğer hiçbir şey öğrenmeden, kendini geliştirmeden boşa geçmiş bir ömür varsa ortalıkta, üstüne bir de karşı taraf sizin görüşlerinize ve fikirlerinize saygı göstermiyorsa siz ona neden saygı gösteresiniz ki?

en basitinden kendini birilerinin bir tarafının kılı olarak görüp kendisine saygı duymayan birine ben niye saygı göstereyim?

alın saygı duyulası bir teyze örneği buradan

valla ben yaş gözetmem saygı konusunda. en çok da saygı "talep edenlere" saygı duymam ki bunlar da genelde yaşlılardan çıkıyor. böyle moruklar aslında kendileri saygısızdır. "gençler dejenere...", "yeni kuşak kayıp..." gibi bomboş laflar ederler. kendileri öncelikle gençlere saygı duymayı öğrensinler. neymiş efendim, yeni kuşak şu değerlerimizi bilmiyormuş/benimsemiyormuş. sen acaba senden önceki kuşakların değerlerini biliyor/benimsiyor musun? hiç sanmam. hepimiz belli bir kuşakta yetiştik. bu tamamen tesadüf ve asla bir tercih değil. kimse siz mutlu olun diye sizin kuşağınızın "değerlerini" bilmek/benimsemek zorunda değil.

neden yaşlı, kadın, çocuk gibi sınırlandırmalar getiriliyor ki oysa saygının jenerasyon farkı ve yaşı yoktur.insan olan herkese saygım vardır.başkaları dalga geçer ama yeri gelir bir deliye bile saygı duyabilirim.mühim olan insanlığınızdır.

insanların yaşına değil, yaşadıklarına saygı duyarım.
hayat tecrübesi dediğimiz şey gerçekten çok önemli bir olgu.
bu demek değildir ki onları eleştirmeyeceğim, tartışmayacağım vs...
ama bir konu hakkında "bildiklerini ve yaşadıklarını" anlatıyorlarsa oturur dinlerim.
çünkü ortada bir "sen giderken biz geliyorduk" durumu mevcut.
dinler, dinlediğim anıdaki hataları ayıklar ve bu sefer hatasız olanını uygularım.
çok da işime yaramıştır.

yaşlı horoz, kümese yeni gelen çalımlı, sırım gibi ve hemen icraata başlayan genç horozun yanına yaklaşmış:
-hoşgeldin.
-hoşbulduk.
-biliyorum, benim günlerim artık sayılı. genç ve kuvvetli biri varken; sahibimiz beni yaşatmaz. senden, ölmeden önce son bir istekte bulunabilir miyim?
yeni icraatı bitirmiş genç horoz, karşışında ezilip büzülen yaşlı horoza acıma ve küçümsemeyle bakmış:
-neymiş o isteğin bakalım koca horoz?
yaşlı horoz kümesin dip taraflarındaki tavuklardan birini göstererek, ağlamaklı bir ses tonuyla demiş ki:
-şu benim en çok sevdiğim tavuk. izin ver de onunla son bir kez olayım.
-hayır, olmaz.
-o zaman bana son defa bir şans ver.
-ne istiyorsun kart horoz?
-kümesin dışına çıkıp, şu karşıdaki ağaca kadar yarışalım. kim kazanırsa tavuk onun olsun. ama ben senden iki adım önde başlıyayım. zira ben yaşlıyım.
genç horoz bu teklifi kabul etmiş ve kümesten önce yaşlı horoz, ardından da genç horoz fırlamış. birden "güüümmm!" diye bir silah sesi duyulmuş. genç horoz kanlar içinde can verirken, silahı ateşleyen mal sahibi yanındaki arkadaşına dert yanmış:
-ulan bu horoz da oğlancı çıktı be!

her şeyden önemlisi; göstereceğiniz muameleyi göreceğinizi unutmamanız. saygı duymak değil de kıymet vermek daha doğru olacaktır. saygı kazanılan bir şeydir evet ama onların da sizden fazla hayat tecrübesi var ve bir zamanlar sizin gibi gençken esip gürleyen insanlardılar. belki onlar da yaşlılara kıymet vermezdi ancak şimdi yürümekte zorluk çekiyolar, neredeyse tüm sevdiklerini kaybetmişler ve artık kendilerini yük gibi hissediyolar. hepimiz bu duruma düşeceğiz. islamiyete inananlardansanız dinde de yeri ayrıdır yaşlıya kıymetin.

büyük saçmalıktır. adam gelmiş 80-90 yaşına hala akp'ye oy verip bir de saygı bekliyor. olacak şey değil.

ne zamandan beri güçsüzlere hoşgörülü davranmak saçmalık oldu? kimseyi sevmek zorunda değilsiniz fakat herkese saygı duymalısınız. küçük bir çocukla konuşurken dizlerinizi büküp onun seviyesine inmekte bir saygıdır mesela.

herkesin herkese saygılı davranması gerekiyor, ben yanlış mı biliyorum?

nedir ki saygı duymakta bu kadar sizi zorlayan şey? saygılı olmak nedir ki? otobüste yer vermek mi, ne derse kabul etmek mi, el etek öpüp karşısında el pençe divan durmak mı? yoo hiç de değil. dikkatli, özenli, ölçülü davranmaktır. bu, bu kadar mı zor ya hu?

siz neden dolayı hak ediyorsunuz ki saygı duyulmayı acaba?

başlığı böyle açtığınız zaman durum, yeni kuşağın klasik boomer etiketini yapıştırdıkları toplumu sessize alma biçimi olarak algılanıyor ki bu daha büyük saçmalık.

insan; yaş ya da statü gibi durumların varlık sebebiyle toplum içinde saygı duyulması gereken bir yere erişebilir elbette. burada demek istenilen şey ise, kişinin o saygıyı kimi zaman tek bir cümlesiyle ya da hareketiyle bile kaybedebilir olduğudur. dolayısıyla bu noktadan itibaren insanlara karşı duyulan saygının devam etme şekli artık hak edip etmeme mevzusundan ziyade bizim sahip olduğumuz nezaket ve anlayış düzeyiyle şekillenir.

ayrıca insan yaşlandıkça çocuklaşıyor. huysuzluğu da inatçılığı da buna paralel artıyor. kalp kırmanın ya da sivrileşmenin bir manası yok gerçekten.

gerçekten mi? yaşlılara saygı duyma, çocuklara saygı duyma, hayvanlara saygı duyma... bunlarin ortak noktaları savunmasız oluşları. senin benim gibi insanların insafına kalmış dünyadaki bazı savunmasız canlıların korkmadan, güvenli bir şekilde yaşaması, dışarıya adım atması. zaten yaşlılar evlerinde yük hissediyor birde toplum nezdindeki şu bakış açısı hayatının son demlerini yaşayan insanlara izdirap vermekten öteye gitmiyor, siz de yaşlanacaksınız, bazıları ölene kadar kendi işini kendi yapıyor. dua edin sizde elden ayaktan düşmeyin.

kendisinin yaşlanmayacağını sanan insanların umursamaz düşüncesi. şahsen bende umursamıyorum bu tipleri .senin saygına ihtiyaç elzem sanki bana .bütün yaşlıları politik olarak iktidar yanlısı olarak düşünmeleri daha da tuhaf ayrıca.