yatırım

genelde paranın çalıştırılması akla gelse de kişinin kendisini geliştirmek için yaptığı işler de bu kapsama girer. parasal kısma gelecek olursak doğru araçlarla sabırlı ve disiplinli bir plan belirlersek ömrümüz bitmeden(70 yıl) servet sahibi olmak kaçınılmazdır.

evi arabayı satıp coin almak değildir. yatırım akıl işter, bilgi ister, sabır ister. özetle yatırım biraz tavla gibi; şans akıl vardır. bilgiyle harmanlamak gerekir.
bkz: premium invests

yatırım denildiğinde ilk aklıma gelen altın. uzun vadede çok sağlamcıyımdır. birden coinle zengin olup köşeyi dönmeye inanmam.

parayı korumak ya da yükseltmek için yapılan hamle.

zamanında ismini hatırlayamadığım iş eşrafından bir adam şuna benzer bir şey demişti; " klasik arabanın kazandırdığı parayı hiçbir şey kazandırmaz ".

gerçekten de; banttan inmiş kadar temiz tuttuğunuz sürece, klasik arabaların zarar ettirdiğini görmedim.

bir yandan araştırıyoruz ediyoruz, bir yandan ise felsefi olarak düşününce çok garip geliyor.

louis c.k'in dediği gibi, "eğer çok paranız varsa, banka size para verir. çünkü mantıklı olan budur. senin çok paran var, biraz daha paran olmalı. ama fakirseniz, banka sizden fakir olduğunuz için para keser."

türkiye piyasalarında özellikle borsada sermaye sahiplerinin eksi faizli kredi ihtiyacının karşılanmasına hizmet eder.

insan ilişkileri bir çeşit "yatırım"dı eskiden. ekerdiniz ve biçerdiniz.
artık vur-kaç dünyası var.
"kandırdım" demeyi marifet zanneden hunililer dolu etraf.
bir insanı kaç kez kandırabilirsiniz ki ?
nihayetinde o da "biraz da siz eleştirin" diyecektir.