yazarların sabırlarını zorlayan durumlar

kesilen internetin bir türlü gelmemesi evet.

iktidara sahip olanların gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunmaları.

(bkz: haksızlık yapılması) sabrımı zorlamak ile kalmıyor taşırıyorlar da aynı zamanda..

her çeşit yalan.

karşımdakinin beni enayi yerine koyması ve kendini çok zeki zannetmesi.
ama büyüklük bende kalsın hesabı, görmezden, duymazdan geliyorum.

ortamdaki ezmeye çalışan bencil adam.

birilerinin mezar kazarak hırsızlık yapması.
çaldıklarını iyi fiyata okutacaklarını zannediyorlar.
akılları sıra zengin olacaklar.
hiç düşünmüyorlar mı
günün birinde aynı mezara kendilerinin de girebileceğini?

çalın bakalım. elbet bekçinin düdüğü kulağınızda çınlar.

böyle sorunsal ya da saçma başlıklar açıyorsunuz ya geliyorlar bana tutun beni kıvamına geliyorum. nefreti içimde yaşıyorum.

"hadi" kelimesi.

çok olduğu kadar boşta konuşan insanların anlattığı masallarını dinlemek zorunda kalınan anlar ve hatta saatler.

susmak zorunda olmak. gözyaşlarımı saklamak zorunda olmak. bok gibi hissetsem de kimseye bir şeye belli etmeden, kahkahalar atmam. sabır, tahammül hiçbir şey kalmadı. yani bağırarak söylemek istediğim çok şey var ama bazı kişilere karşı susmak zorundayım, bazılarını da sesime muhtaç edeceğime dair yeminim var. hani "söylesem ne değişecek? yine olan bana olacak. gereksiz sinir olacağım ve benim sesimi duymayı bile hak etmiyor." deyip susuyorum. çünkü bazı insanlara ne kadar anlatsanız da anlamazlar.
ha bir de el alem zırvası var. her şey susmakla başlıyor. ben biliyorum ne zaman konuşacağımı. sadece iki sene daha sabredeceğim sonra susturamaz kimse beni. çünkü birkaç kişi hariç ben hesaplarını keseceğim, diğerlerinin allah belasını verir. söylenecek sözlerimiz var yani. kimse yaşattığını yaşamadan ölmez inancına sahip olduğum için çok sabırlıyım.

aynı dili konuşmamıza rağmen anlamamazlıktan gelen insanlar olabiliyor.

tezkere. totalde 3720 saat askerlik yapmama rağmen saniyeler geçmiyordu.

ısrarla kadın erkek eşit değildir, allah kadınları erkeklere emanet etmiştir, cennet annelerin ayakları altındadır, kadınlar çiçektir diyen tiplerin yarattığı ruhsal sinir harbi ve ardından gelen cahille muhabbeti kesmeliyim düşüncesi.

kaldırımda yürürken önümde tüm kaldırımı işgal edip yavaş yavaş yürüyen insanlar.
yavaş wi-fi.

kaldırımın, merdivenin ortasında sohbet eden insanlar. hiç utanmıyor musunuz?

anlaşılmamak.
yolda önümde yavaş yavaş yürüyen insanlar.*
hayvanları sevmeyip, onları itekleyip, onlara kötü davranan insanlar.
kadınlara karşı cinsiyetçi ve ayrımcı olan, şiddete başvuran insanlar.
çocuklara ve doğaya kötü davranan insanlar.
kısacası insanlar.

insanlar ve aptallıkları.

ultra zeki bir insan olduğumu asla düşünmüyorum. fakat ultra salak insana da tahammül edemiyorum.

hacı hoca tayfasının sözlükte yer işgali yapması

rahmetli rafet dedem 30'lu keplerde alırdı yumurtayı, ipi hayatta kesmez, o düğümü, neredeyse kör düğümü ipi kesmeden açmaya çalışırdı ve açardı.

ben başında tam da şu şekilde izlerdim sabırla:



dede derdim kessene. ip lazım olur oğlum derdi.

böyle şeylere çocukluktan beri tahammülüm yoktur.

bu da böyle bir anımdır.