yazarların yaptıracağı ilk dövme

bakın efenim bu orenda'nın sembolü:

sol omzuma yaptıracağım bunu.
(bkz: orenda)

edit: dövme yaptırmayacaklar ağlayarak günlüğüne yazsın arkadaşlar. bu başlığı salın.

dövme yaptirmayacağım.

açıkcası yaptırmayı düşünmüyorum.


çünkü insan hayatı her zaman evriliyor.bugün dinlediğin müzik yarın ilgi çekici olmaktan çıkabiliyor ya da şu an sana anlamlı gelen, hayatınla özleştirdiğin bir sembol ileride anlamını kaybedebiliyor. hepimiz olgunlaştıkça, araya zaman girdikçe bağlı olduğumuz mottoların- sembollerin ya da isimlerin önemini yitiriyoruz.

mesela ben geçmişe döndükçe, kaç tane şarkıyı kendime motto edinmişim, kaç tane sembolü , isimi çekici bulmuşum sayısını bilmiyorum.. hepsini dövme yaptırsaydım, berlin duvarına dönerdim herhalde.

kısacası; insanın hayatının sonuna kadar aynı önemde kalacak bir olgunun ( tanrı& din dışında) , olduğunu sanmıyorum.bir şeyi vucuduna kazıtacaksan , her zaman değerinin aynı olacağı bir şey olması gerekir.şahsen ben kendi adıma bir hevesle tutunduğum şeyin önemini kaybettikten sonra vucudumda bulunmasından sıkılabilirim..

bu kıyafet değil değiştiresin.. basbaya kendini cayır cayır yaktırıyorsun o dövmeyi sildirmek için..

bence dövme mantığı yanlış.. çok istiyorsan git t-shirte bastır.en azından sıkılınca giymeyi bırakırsın. bedenine işletmek nedir..

eğer yaptırırsam bir gün üç kelime yazdırırım. bedenimin sürekli görebileceğim bir yerine
"yalnız kendini sev"

"memento mori, memento vivere" latince anı yaşamak için, ölümü hatırla demektir. izlediğim bir dizide karakterin "memento mori" kısmını yüzüğünde görmüştüm. o zamanlar sadece "ölümü hatırla" anlamında kullanıyordum. fakat seneler geçtikçe sözün devamı olduğunu keşfettim. uzun zamandır hayat mottomdur kendisi.

edit: artık bu dövmeye sahibim, sıra üçüncü dövmemde...

tanım: bizlerin yaptıracağı ilk dövmeyi anlatan yazı-görsel bütünü.

''fortes fortuna adiuvat'',

'' talih cesurdan yanadır''

belime de glock 26 yerleştirirsem john wick abi gibi önüme geleni tokat, kurşun, kalem* manyağı yaparım.

bu dövmeyi de halledersem sikkemi alır, continental nyc'nin içinden geçerim.

hali hazırda yaptırdığımdır. yaşasın tolkien yaşasın lotr.

şöyle bir şey olurdu sanırım.

seviştim dövmesi.

genel ahlaki kurallar içerisinde bu kadar yazabildim. birasçık cozutunca sen yapma bari sen yapma' diyorlar. ayol doya doya sövemiyoruz, imdaaaat ambülaaams.

boşa yaptırdım onca dövmeyi, ilk dövmem milli oldum pompa bizden sorulur adlı sürtükist çalışma olmalıydı aslında.

adem ile havva mitine çok sardım bu aralar, bu hikayeyi seviyorum, tanrısal şeyler bana şevk veriyor ve yaşın kaç olursa olsun masalsı şeyler hoş gelir.

bu hususta ciddi okuyorum ve inanılmaz sayıda ressam adem ile havva üstüne eser bırakmış.

şimdiki aklım olsa gider ilk dövmemi adem ile havva üstüne yaptırırdım, mit güzel şey.

ilki zaten yapılı ama ikincisi bu olacak.

çoook istememe rağmen cesaret edemediğim birşey olmasına rağmen hergün listeme yeni şeyler ekliyorum.yani ilk yapılacak olan dövme galiba o günki piskolojime denk gelen olur.sırtıma yaptımak istediğim se kendi tasarımım ve son dövmem olacağı kesin.

41 yaşıma kadar dövme yaptırmadıysam artık yaptırmam herhalde ama belli olmaz.

yaptırırsam şunu yaptırırım:

melek dövmesinin üzerinde oynadığım bir şekil ben çok beğendim

yaptırmayı düşünmüyorum ama eğer yaptırırsam bunun küçük versiyonunu koluma yada omzuma yaptırabilirim.

umarım yan çıkmaz.

bana göre çok gereksiz bir şey dövme. bilgisayarımdaki duvar kağıdını bile on beş günde değiştiren ben mesela kolumun derisini mi yüzdüreyim sıkılınca? yaptırmayacağım tabi ki.

evlenseydim yüzük parmağıma, yüzük şeklinde dövme yaptırırdım.
çok gaza gelseydim de aile bireylerinin isimlerini göğsüme, kalbimin üstüne yazdırırdım sanırım.

birinde görmüştüm yeni doğan kızının ayak izini yaptırmıştı çok heves ettim sanırım evlenirsem ilk işim o olur