zarf atmak

gazetecilik dilinde, palavra olmasına rağmen içten gelen hayali haberleri yapmaya denir.

olta atmak, sazan.avi

yerine göre hoş hobidir; illa ki aşk meşk için gark edilmesi gerekmez, taşlama ve hatta asist niyeti bile güdebilir.

severiz; zarfı, nüansı.

merak edileni öğrenmek ya da tahmin edileni doğrulamak için, fark ettirmeden karşı tarafı konuşturup ağzından laf alma taktiğidir.

ışıkları kapattı yine, muzigi de acti iciyor. pencereyi de acti. muzik sesi net geliyor. her zamanki nane duygu somurusu. istiyor ki engelini kaldirayim, ona mesaj atayim, o da sanki suclu olan benmisim gibi davransin. ya da habersiz dalayim pencereden. kızı bugun gitti yalniz kaldi ya hani, bir de çoklu bir sekilde takildigi diger erkekler s.kmekten baska bir sey yapmiyor tabii sevgi falan vermiyorlar. tatmin olmuyor.

acilen bu yalnizlik duygusuna birkac saatligine yara bandi olacak, insan gibi davranan kim var? d h b g g. guzel bir kaynak. tam sömürmelik. senin ben bencilligini s...im kahpe. acı ceke ceke geber. ruhsal ve bedensel olarak ne kadar zarar gorduysem bedelini cekmeden ölme.

k: ah, biliyor musun? izlenimcilik akımına hayranım. madrid'te pissarro'nun sergisine gitmiştim ve büyülenmiştim... seni sıkmıyorum değil mi?
m: hayır rabia su sıkmıyorsun, ben de izlemeyi çok severim.
-izlemek? izlenimcilik diyecektin herhalde?
+var mı lan manitan doru söle?

işte diyalog böyle olmalı...

kalbî meseleler için zarf atmayı doğru bulmuyorum. dosdoğru olmalıyızdır. gereksiz sanatsal muhabbetler beni sıkıyor artık.

derhal mevzuya gelelim derhal.

tuzak kurmak gibidir.

ergen işidir. bir arzuhalin varsa dümdüz düpedüz dersin, olmazsa bile karşındaki cesaretine hayran kalsın.

bildiğin ama emin olmak istediğin şeyler için kullanılan kurnazlık.