apolloxa yazar profili

pdf okuyarak katıldığım etkinlik. online eğitim bitirdin bizi be.

günümüz beyaz yakalı hayalidir. özellikle büyük şehirlerden ege kıyılarına göç ediyorlar. ara sıra da olsa köyle işi olan bana bu arkadaşlar gülünç geliyor. çoğu neyle karşı karşıya olacaklarını bilmiyor. şehirde doğmuş büyümüş bir kimse köy ortamında rahat edemez, imkanı yok. ha orda aileden kalma eviniz vardır, ara sıra gider kalır kafa dinlersiniz. yoksa bir ömür geçmez köyde.

vatan millet sakarya

erkeklerde de bu ihtiyaç olsa da gördüğüm kadarıyla kadınlarda daha fazla. şibumi'den konuyla ilgili güzel bir alıntı yapayım;

"yalnızsın ve zihnin karmakarışık. birinin sana sarılıp seni avutmasını istiyorsun. batı kültüründen geldiğin için bunu nasıl isteyeceğini bilmiyorsun. bu yüzden pazarlığa girişiyor, sarılmaya karşılık seks vermeyi kabul ediyorsun. batıllı kadınlar hep yapar bunu. çünkü karşısında yalnızca batılı erkekleri bulabilir. onlarında sosyal ilişki kavramları kısırdır. ille de seks isterler, nakit gibi. çünkü ilişkinin yalnız o kısmında rahat ederler.”

-sosyal medyayı çok sık kullanmak.
-çok sık mastürbasyon yapmak.(haftada en fazla bir kere yapmak iyidir)
-porno izlemek.
-spor yapmamak.
-kitap okumamak
diye gider bu liste.

kafasında sürekli seks yapma fikri olup da yapamayanlar için doğru olduğunu düşündüğüm önerme. seks oldukça keyiflidir fakat yapmazsanız da ölmezsiniz arkadaşlar. içinizdeki o enerjiyi farklı şeylerde kullanabilirsiniz.

bütün kitapları iyi diyemem ama buna en çok yaklaşan sanırım ithaki yayınları olur.

tek kusuru sütçü beygiri roach olan oyun. bizleri bu katırdan bozma atla uğraştıran cdpr'e çok kırgınım.

aralarındaki arkadaşlık ilişkisi sağlam temellere oturmuşsa ve birbirlerinden herhangi bir fiziksel çekim almıyorlarsa en güzel arkadaşlık türlerinden biridir.

mükemmel olmayan ama mükemmelliyetçi olan kişilerin en büyük hatası.

dün kafa sözlüğün varlığını öğrenmemle hemen üye oldum. bir umuttur yaşamak. sözlüğün eski halinin tadını verir umarım. gördüğüm kadarıyla hiç de fena yer değil.

şibumi-trevanian

ergen düşüncesidir. ayrıca sekse olan bakış açımızın ne kadar yanlış olduğunu gösteririr.

ihsan oktay anar.

türk edebiyatının gelmiş geçmiş en özgün yazarı olduğunu düşünüyorum. kitaplarını okurken wes anderson filmi izler gibi buluyorum kendimi.

ekşi sözlükten bonservisimi alıp gelme sebeplerinden biridir. küfür etmeden derdinizi anlatabilirsiniz arkadaşlar.

david bowie ile birlikte bu adamları dinlemekten asla usanmayacağım. tam hayalimdeki müziği yapıyorlar. coldplay'in son yıllarda farklı şeyler denemesi çok hoşuma gidiyor. ne var yani değiştilerse ben de değişirim onlarla birlikte.

davul çalmak. zillere her vurduğumda sanki tüm dertlerim boşalıyor.

beyblade

chris martin'le sohbet etmeyi çok isterdim. bir erkek olmama rağmen hayata bakış açısını çok seviyorum.

uyarı---bu entry'de film serileri değil kitap serileri karşılaştırılacaktır. çünkü harry potter kitapları sinemaya birkaçı haricinde bariz kötü uyarlanmıştır. lotr ise kitaplarının yanına yaklaşamasa da sinemaya nispeten daha iyi uyarlanmıştır. ---uyarı bitmiştir

-burada harry potter serisi için yok çocuk kitabı yok harry potter ne a* diyerek önyargıyla yaklaşanların büyük bir kısmı seriyi dahi okumamıştır. çünkü okuyan bir kimse harry potter için böyle düşünmez. sevmemiş olabilir fakat asla küçümsemez.

-harry potter okurları genelde lotr'u da okur ve severler. tolkien'in yarattığı dünyaya sonsuz saygı duyarlar. fakat lotr okurları büyük bir kibir içinde harry potter'ı ve rowling'i saçma sapan kötülerler.

-harry potter efsane olma yolundadır. zamanında lotr da star wars hayranları tarafından buna benzer tepkiler alıyordu.

-harry potter sürprizlerle doludur. olayları tahmin etmek zordur. hangi karakterin altından ne çıkacağı belli değildir. lotr da ise klasik iyi-kötü teması işlenir ve olaylar daha tahmin edilebilirdir.

-lotr edebiyatta bir dönüm noktasıdır. yarattığı edebi türün teknik olarak en iyisidir. fantastik edebiyatın adeta kutsal kitabıdır. harry potter ise bu türün en başarılı örneklerinden biridir.

-harry potter evreni yaşadığımız evrene benzerdir. büyücüler bizim(muggle'ların) dünyamızda izole bir şekilde yaşamaktadır. bu sebeple yarattığı evren oldukça özgündür. lotr evreni bu dünyadan farklı bambaşka bir evrendir.

yukarıda genel hatlarıyla iki seriyi karşılaştırmaya çalıştım. peki ben hangisini daha çok seviyorum?

özür dilerim sayın sözlük yazarları, size danışmadım ama ben harry potter'ı daha çok seviyorum ve daha güzel buluyorum. harry potter benim çocukluğum, onunla büyüdüm ben. her zaman içinde bulunmak istediğim bir evrene sahip. yani orta dünyada asla olmak istemezdim. mekanlarıyla, atmosferiyle bana hep karanlık ve sıkıcı gelmiştir. orta dünyada bulunacağıma harry potter evreninde sıkıcı bir muggle olmayı tercih ederim.