bir garip okur yazar yazar profili

bir garip okur yazar kapak fotoğrafı
bir garip okur yazar profil fotoğrafı
rozet
karma: 2986 tanım: 293 başlık: 11 takipçi: 111
All souls are little broken by somebody.

son tanımları


sevilen şarkının en vurucu sözleri

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yakın arkadaştan bir anda soğutan şeyler

bunu nasıl anlatırım bilmiyorum ama garip... yakın bir arkadaşımdan kendi hayatımla ilgili bir olayı sanırım bir ay sakladım ve bu aslında genel bir şeydi ve kimseyle paylaşmamıştım. kendi içimde halletmem gereken bir konu vardı ve ondan sonra kendisiyle paylaşacaktım... neyse, bu olayı geç öğrendiğine triplenmesine rağmen geri kalan her şey normaldi. kaldı ki ben öyle zamnediyormuşum... sonradan başka bir yerde kendisinden bu olayı kendisine geç söylememden kaynaklı aslında benden çoktan soğumuş olduğunu öğreniyorum... önemli olan soğumuş olması da değil. bunu benimle paylaşmayıp aylarca normalmiş gibi benimle takılmaya devam etmesi. insan soğuduğu bir insanla nasıl kendi kendine buluşmak ister ki? bu olay beni kendisine karşı spğutmak yerine üzdü...
devamını gör...

yazarlar tarafından uydurulan kelimeler

(bkz: gülence)

gülmek ve eğlenmek kelimelerinin altında yatan, iki fiilin toplamı olan ve yaşanan duygu durumu da diyebiliriz.

"biz de arkadaşlarla gülüp eğleniyoruz." demiyoruz da, "arkadaşlarla gülenceliyoruz." denebilir.

ek: işte bir otobüs yolculuğu sırasında fırtınalı zihnimden çıkan fırtınalı bir sözcük.
devamını gör...

kendine bir soru sor

gerçekten iyi biri misin yoksa tüm çaban iyi biri olmak istediğine mi yönelik... yani iyi olmadığını bilip iyi olmak için mi çabalıyorsun yoksa gerçekten iyi biri misin?
devamını gör...

her şeyin ağır geldiği zamanlar

buraya yazıyorum. belki bazen de not defterime... kendine yük olur mu insan? yük oluyorum kendime, elimde olsa birkaç gün görüşmeyeceğim kendimle ama işte... mecburuz birbirimize.

mesela hiçbir şeyden keyif almadığım, kendi kabuğuma çekilmek istediğim, kimsenin yüzüne bakmak istemediğim hatta kendime bile bakmak istemediğim anlar oluyor. kendimden kaçmak istiyorum ya. insan neden kendinden kaçmak istesin ki? görmezden gelip bırakmak istiyorum kendimi...

ağlamak istiyorum.
devamını gör...

birinin yokluğuna alışmak

zaman alır. belki bir saat, belki 1 gün, belki bir ay belki de hiç yokluğana alışamayacakmışsın gibi geçen yıllar...

birinin varlığına, onunla geçirilen vakte ve edinilen sohbete alışınca insan otomatikman sanki o kişi hiç gitmeyecek, her zaman ve daima var olacakmış gibi gelir.

var olacakmış gibi gelir ama gider. belki de siz gidersiniz. siz gitseniz dahi yine de zor gelir o yokluğa alışma süreci... insan her yeri terk edebiliyor da bir kendini terke demiyor, bir kendinden vazgeçemiyor. kendini götürdüğü yere geliyor o yokluk... belki de insan zamanla kendinden bir parçasını yok sayıyordur. unutmak, yokluğa alışmak belki de bir nevi kendini feda etmektir.
devamını gör...

sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

hayat herkes için eşit değil. biriyle sohbet ederken, gülerken, ağlarken ya da en olmadık davranışına şahit olup bir şeyler yaparken ki hareketlerini izlerken bunu düşünmek lazım. hayat herkes için eşit değildi ve herkes her şey için belirli başlı kurallar ve insani tepkiler dışında farklı tepkiler verecektir.

meselabir olay sonucu; moraliniz bozulduğunda biriniz gülümseyerek neşelendirmeye çalışırken diğeriniz sadece o kişinin ruh hali kötü diye kendi ruh hali de kötü olmaya devam edebilir. bu noktada iki kişide kişiye bağlı olarak belki de kendince doğru olanı yapıyordur. önemli olan o noktada hayat kişiyi nasıl o noktaya getirmiş onu düşünmek lazım...

seçimlerimizden ve seçimlerimizin hayatlarımıza yansımasından ibaretiz.
devamını gör...

gönül almayı bilmeyene ömür emanet edilmez

ömür değil su şişesi bile emanet edilir mi şüpheliyim... gönül almak sadece gönül almak değil de sevdiğini, önemsediğini, dargın kalmak istemediğini, eskisi gibi şen şakrak olmak istediğini gösterir. keza kişinin kendisi için de öyle. gönül almanız sadece gönül almak değildir. belki de bir nebze de kendi incinmişliğini de tamir etmektir .
devamını gör...

şarkıların sorduğu acımasız sorular

yerimi başka biri alıyor
bana biçare hazan mı kalan?
devamını gör...

sigara ve kahveyle kafayı toplamaya çalışmak

sigarayla nasıl kafa toplanıyor anlamıyorum. sigara içilen ortamda benim bile olan kafamı da kesip atasım geliyor.
devamını gör...

normal sözlük yazarlarının şiirleri

ne idi beni bu kadar benden alan
nefes alışverişerimi yavaşlatan

bu nefesi alan ben miyim
yoksa nefes alıp verdiği için mi ben olan

neredeydi bu ruhu dize getiren
kalbime sözünü geçiren

neydi beni ben yapan,
beni bir başıma bırakan
devamını gör...

güne bir fotoğraf bırak

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

safranbolu, 09.04.24.
devamını gör...

sözlük yazarlarının hayattaki amacı

kendi kendime senelerdir edindiğim bir şiar var ki o da sanırım insanlara umut, enerji, iyi niyet aşılamak.

hayatımda her zaman pasif, sessiz sakin, oturduğu yerden bile kalkmayan biri oldum. önceden çenemi açmaz konuşmazdım ya da ne bileyim, "o öyle değil" diyemezdim. şimdi ise aksi yönde nerede bir hata, nerede bir olmaması gereken durum varsa kişinin kendisine açıklıyor, anlayışla yaklaşmaya çalışıyor, genel olarak nasıl olması gerekir ya da mantıklı olan neyse onu açıklamaya çalışıyorum. hayata bir kere geliyoruz ve ben de nedense kimse boşa harcasın istemiyorum. herkes mutlu olsun, umut dolu olsun ve kendi içindeki iyiliği görsün istiyorum.
devamını gör...

kitap alıntıları

yüce tanrım! ya ona azıcık merhamet ver ya bana çokça dayanma gücü. ya bendeki sevginin birazını ona ver; ya ondaki vurdumduymazlığın birazını bana. tanrım! ya onu bana ver, ya beni ona...


efsane / iskender pala
devamını gör...

bu hayatta mutlu olmak istiyorsan

mutlu edeceksin.

hayat müşterek, kimse kimseyi mutlu etmeden mutlu olamaz. insan mutlu olmak isterken bile kendini mutlu etmeye çabalıyor. kendin mutlu olmak için kendinle uğraşıyorsun resmen...

mutlu edin ki mutlu olun, mutluluk bulaşıcıdır.
devamını gör...

sözlük yazarlarının hayatındaki değişimler

iki gündür bir düşüncem üzerine düşünüp duruyorum ve hayatın karşıma çıkardığı ve bizzat şahit olduğum olaylar karşısında da bu düşüncemin değişmeye başladığını anlıyorum.

evet, konu evlilik. ben hayatı boyunca -ki takribi 24-25 yıldır- flört etmeyi, biriyle sevgili olmayı da evlilik hayalleri kurmayı hep erteledim. bu eylemleri ertelemeyi geçtim atıyorum sevgili olacağım kişi nasıl biri olmalı onu bile düşünmedim. içimden her zaman ahlaklı, merhametli, kendini bilen, cömert ve yardım sever olmasını istedim. yoksa kara kaşı olsun, mavi gözü olsun, kumral saçı olsun tipi düşüncelerim olmamıştı. hatta bazı arkadaşlarım buna hiçbir zaman da inanmamıştır, "vardır bir tipleme ya" diye yaftaşamıştır. açıklıyorum, yoktu.

iki gündür bir yerde misafir olarak kalıyorum. evin beyi şeker hastası ve günde 4-5 kere şekeri düşüyor ve günün büyük çoğunluğunu uyuyarak geçiriyor desem abartmış olmam. evin hanımı ise bir kere olsun söylenmiyor; aksine kendisini, şekerini, yediklerini, ilaçlarını takip ediyor. dün akşam konuştuğumuzda ise, "ben onunla evlendiğime çok mutluyum. zor günler geçiriyoruz ama bir kere daha evlensem yine onunla evlenirim. ben ondan razıyım." diyor ve beni şok ediyor. hastalıkta sağlıkta derken gerçekten hastalıkta sağlıkta birlikte olmanın hakkını veriyor gibi duruyor.

işte ben evliliğe çok uzak bir insanken dün akşam bu konuşmadan, bugün kadının eşine bakışlarından... duygulandım. gerçekten hayat arkadaşı seçiminin önemini, biriyle bir yola girince yarı yolda bırakmamanın, birini gerçekten sevince aslında onun her şeyine sevgiyle yaklaşabilineceğini öğrendim.

sevginin güçlü bir duygu olduğunu, sevdiğin kişinin ise en büyük gücün olduğunu anladım.
devamını gör...

yazarlar olarak tuttu tutmadı oynuyoruz

tutmadı. her zaman bir kedi sahiplenmeyi füşünmüşümdür ama insan ailesini seçemiyor :').

alttaki yazar roman yazmayı seviyor.
devamını gör...

18 yaşında olup çok fazla ilişkisi olmamış olan insan

24 yaşına kadar ilişkisi olmayan beni hüzünlendiren durumdur.
devamını gör...

bir işi sevmek ile o işten para kazanmanın arasındaki fark

bir işi severseniz para+tecrübe+itibar kazanırsınız. bir işi sadece para kazanmak için yapıyorsanız gerçekten sadece para kazanırsınız. aradaki ince detay ise işini seven için para bir şekilde kendi kendini getiriyor zaten... işini sevmek, işini iyi yapmak demektir.
devamını gör...

birine söylenecek en kötü söz

zannımca hakkında sizinle özel olarak paylaştığı durumun yüze vurulması... bir insana sevmediğinizi, nefret ettiğinizi, belki de hiç sevmemiş olduğunuzu da söyleyebilirsiniz ama kendisinin sizinle paylaştığı bir sırrını, düşüncesini, özelini alenen söylemek, yüzüne vurmak kadar kötü bir şey yoktur diye düşünüyorum. hatta acı.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim