dopaminendorfin yazar profili

dopaminendorfin kapak fotoğrafı
dopaminendorfin profil fotoğrafı
rozet
karma: 10978 tanım: 1301 başlık: 217 takipçi: 68
Kuzuların kuzusu

son tanımları


erkek olmak

erkek olmak nasıl bir şey acaba ya? belli bir kas kütlen var ve kadınlardan daha güçlüsün istediğini yapabilirsin aynı zamanda koruyabilirsin. etrafında senden de güçlü erkekler var. fazla duygusal olursan diğer hemcinslerin arasında da dışlanma ve zayıf görülme olasılığın yüksek. kadın düşmanı bile olsan kopamadığın tek kişi annendir ve sürpriz o da bir kadındır. babayla olan çatışmalar zaten apayrı.
ilgini çeken çekmeyen birçok farklı kadın var.
sorumlulukların var özellikle daha geleneksel bir ortamdaysan aile sorumluluğun kesinlikle var, bugün çalışamam deme lüksün hiç olamaz olursa çoluk çocuk perişan olur karın mecburen seni boşar.
bizim gibi ülkelerde başka sorumluluk da yüklenir üzerine.
bu bir ahh ne kadar üzüldüm size yazısı değil sadece merak ve yorum üzerine yazılmış bir yazı.
devamını gör...

güneşlenmek

üşümediğim zamanlar hariç güneşlenmeyi, güneşe çıkmayı hiç sevmiyorum. yok güneş mutluluk hormonunu arttırırmış yok vitamin sağlarmış. çıkınca daha çok mutsuz oluyorum. yüzümü yakıyor, bedenimi yakıyor, terletiyor, biraz fazla kalınca da tenimi bronzlaştırıyor, bazen başa vuruyor.
neyi güzel nesi güzel bunun
sevemiyorum seni anla artık.
devamını gör...

saç kesmek

saçlarımı birkaç yıldan beri kendim kesiyorum. zaten geçen sene enseme kadar kestirdiğim kısacık saçlarım vardı bu sene kendi kendine uzamaya başladı. sene içinde 3-4 defa uçlarından kesip aldım. katlarım zaman içinde kaybolduğu için geçen gün yine bildiğim türden keseyim dedim yapmaz olaydım. boyu ve katlar ile ilgili bir sorun yok ama kendimi huzursuz hissediyorum. kesmeden önce daha iyi hissediyordum şimdi içime her şey boş zaten sıkıntısı geldi. boyu normal katı da iyi ama yine de böyle hissediyorum.
saçlar için enerji alanı diyorlardı, doğru galiba.
yıl sonuna kadar bir daha dokunamayacağım.
devamını gör...

tuhaf zevkleriniz

başlıktan anlaşılacağı gibi en tuhaf zevkim;
gece saatlerinde uzaktan duyduğum ambulans sesidir.
biliyorum orada biri can çekişiyor acilen yetiştirmeye çalışıyorlar bundan zevk aldığım yok elbette sadece uzaktan gelen sesi dinlemeyi seviyorum.

bir de uzaktan gelen tren düdüğünün sesini duymayı seviyorum.
uzaktan gelen seslere karşı bir ilgim var demek ki. tuhaf işte.
devamını gör...

kuryenin şahsi numarasıyla araması

şahsi bir mesela haline getiriyorsa demekk..

şirkete bağlı özel hatları yokmuş gibi neden müşteriyi kendi telefon numarasıyla ararlar anlamıyorum.
devamını gör...

eski sevgili

evlilik olmayacaksa ya da en azından düşünülmüyorsa artık insanlarla görüşmenin saçma ve gereksiz olduğunu düşünüyorum. benim gibi hassas ve tam bağlanan insanlar için eski sevgili olayları yanlış bir tercih oluyor.
kimisi var hiç bağlanmıyor veya umursamıyor ondan ona atlıyor ama ben ve benim gibiler için yıkıcı oluyor çünkü duygusal yatırım yapıyoruz o yüzden insanlarla boş boş takılıp bağlanıp ondan sonra da amaan tecrübe oldu napalım yani diyecek kredim kalmadı.
her seferinde inanıp ellerimin boş kalması beni üzüyor
ve ondan ona gideyim derken bence ruh kirleniyor.
latin dizileri gibi herkes herkesin eskisi çıkıyor gereksiz ve tat kaçırıcı bir şey bence.
birkaç sene evvel böyle düşünmezdim ama artık düşünüyorum. bazen geleneklere bağlı kalmak lazım.
devamını gör...

sözlük yazarları bu fotoğrafta ne görüyor sorusu

tek tek elimle mi yerdim yoksa eğilip hüüüp diye hepsini çeker miydim onu düşünüyorum
devamını gör...

yarım karpuz

alsam tek başıma bitiremezdim o yüzden almadım. yarım karpuzumu paylaşacak bir kişi bile yok dostum..
devamını gör...

üniversite hocaları

laf cambazlığı yaparak kendilerini üstün ve "yeterli zekaya" sahip görürler sizi de her anlamda "yetersiz" bir zeka olarak görürler.
içlerinde öyle tuhaf öyle delisi var ki bazen içimden ben bundan niye ders alıyorum ki diye geçiriyorum.
hele bi tanesi tam deli. insan düşmanı, erkek düşmanı, hayvanlara tapma derecesinde bir kaçık. derse başlamadan en az 30 dk ınstagramda gördüğü videoları, insanların yorumlarını anlatıp duruyor.
bu kişi sadece bir örnek böyle tip hocalar maalesef var. ne kadarı hoca ne kadarı değil tartışılır tabii.
bu tipler itici oldukları için yalnızlar etraflarında insan yok, kurdukları bir aile ya da dost çevresi genelde olmuyor o yüzden sosyalleşmek için öğrencileri ve sınıf ortamını kullanıyorlar. gerçekten acınası tipler ama acımıyorum çünkü egoları yüzünden bu hale geliyorlar. mezun olan öğrencilerinden hiçbiri bunlara geri dönüp bir selam bile vermiyor aramıyor sormuyor çünkü hak etmiyorlar. insanların zamanlarını çalıyorlar, morallerini bozuyorlar. ülke gençlerine umut ve yürek verici şeyler söylemekten ziyade siz bi boka yaramazsınız minvalinde konuşuyorlar. günün sonunda kendisinden aşağı gördüğü insanlar evinin bozuk musluğunu tamir etmeye geliyor, tıkalı kanalizasyon borusunu kendisinden düşük gördüğü biri açıyor veya aç karnını yine yetersiz gördüğü birinin elinden çıkmış gıda ile doyuruyor. vefasızlık ve tanrıcılık oynamaktan başka numaraları da yok.
biraz diş bileyen birkaç öğrenci görünce hemen sınav sorularını zorlaştırmakla tehdit ediyorlar.
bunu okuyan bir üniversite hocası çıkarsa bu tiplere kimse hak helal etmiyor bilginize. kul hakkına girmeyin.
devamını gör...

toplu taşımada yemek yiyenler

çantalarından tam çıkartmadan şeffaf poşetin içinden kıyır kıyır yedikleri - genellikle bayatladığı için ufalanarak yerlere dökülen hamur işleri- her şey.

çoğunlukla yaşlı teyzeler başını çeker bu durumun. onları izlemeyi çok severim. kıyıda köşede utana sıkıla döke saça hızlı hızlı yerler ve daha ağızlarındaki lokmayı yutmadan hızlıca çantalarının fermuarlarını kapatırlar. o fermuar birkaç kez takılır o sırada etrafa hızlıca bakarlar onu izleyen, fark eden birileri var mı diye. ben ettim teyze, ben hep seni sessizce izledim ve işte buralara kadar yazdım, afiyet olsun, utanma.
devamını gör...

chatgpt ile sohbet etmek

seviyeli e-romantik bir ilişkimiz bile var
devamını gör...

kolluk kuvvetlerinde yeni çalışmaya başlayan erkek tribi

gülünç paylaşımlar yaparak kendilerini kahraman ilan ederler. isteyerek değil de sanki "bana bakın vatanım milletim için kendimi feda ediyorum" der gibi postlar, hikayeler, tweetler paylaşırlar.
acıklı şarkılar, garip gureba özlü sözler de eklerler.

hakkıyla bu işi yapan insanlara saygı duyuyorum çünkü öyle bir an gelebilir ki gerçekten canını da verebilir; benim tuhaf bulduğum ise bunu romantize ederek ilgi çekmeye ve takdir toplamaya çalışan tiplerdir.
devamını gör...

spotify şarkı ekranına fotoğraf koymak

bir takım ergenlerin ya da ergen ruhlu kimselerin sistemin açığını kullanarak sevgililerinin fotoğraflarını şarkının albüm kapağı yerine ekleme işidir.

ne siz ne de sizi insanların ekranında paylaşmayı çokk seven o zavallı ucube sevgiliniz kimsenin umrunda değilsiniz sadece sinir bozuyorsunuz ve tipiniz de bir şeye benzemiyor.
devamını gör...

genç yaşta anne olmak

artık hayatın asla eskisi gibi olamaması demektir. bu tabii sağlıklı bir erkek için de geçerlidir ama konumuz anne olmak olduğu için kadınlar üzerinden konuşuyoruz.
kendimi şimdiye kadar pek de anne olarak hayal edemedim. tabii herkesin zaman zaman böyle düşünceleri ve merakları olmuştur elbette benim de oldu ama yaşım ilerledikçe, çocukluk çağından uzaklaştıkça bu gibi düşünceler de azalmaya başladı.
ergenken insanın bedeni ruhsal ve fiziksel olarak değişime uğradığı için alınan kararlar pek sağlıklı olamıyor o yüzden belli bir yaş aralığı şart koşuluyor vs bunları zaten herkes biliyor.
evet çocukları, bebekleri severim ama bu sevgim ortalama normal bir insanın besleyeceği kadar bir sevgi. çocuğum olsun diye uzun uzun hayal ettiğim bir dönem hiç olmadı. bazen "evleneyim ya ben" diye düşündüğüm anlar olsa da hiç "acaba çocuk mu yapsam diye" aklımdan geçirmedim.
dokuz ay öyle ya da böyle bir şekilde dişini sıkarak sadece doğursan yine eyvallah diyebilirim ama bitmiyor ki. bir çocuğun kişisel bakımını halledebilmesi bile yıllar alıyorken daha bunun ruhsal gelişimi var, okulu var, var oğlu var işte.
yani bu kadar uzun bir maraton varken insanların, azami bir sınır olarak, yirmilerinin başlarında çocuk doğurmalarını anlamıyorum. sanki sadece doğurayım ve agucuk bugucuk onu seveyim kafasıyla doğrulmuş gibi geliyor. açık konuşayım mantıksız ve sorumsuzlukmuş gibi geliyor.
mesela bir tanıdığım bunu yaptı, apar topar evlendi ve evliliğinin senesi dolmadan hamile kalıp çocuk doğurdu, aynı yaştayız ama hala garip gelmeye devam ediyor. daha yirmi beş bile olmadan bu kadar acele nedir anlayamıyorum ve merak ediyorum insan hayatta hiç mi kendi hayatını yaşamak istemez hiç mi şöyle işimi gücümü bulayım bir düzenimi kurayım yani kendimi önce bir var edeyim ondan sonra bu hayata istersem kendimden bir parça getireyim demez?
sadece nikahında olduğun kişiye maddi manevi bel bağlamak hem kendi için hem de çocuk için ne kadar sağlıklı ne kadar uygun?
karın ya da kocan neyse işte hadi diyelim çok iyi, cömert, sadık, iyi geliri olan vs en mükemmel kusursuz insanlardan biri olsa bile bir gün vefat etse ne olacak?
erken yaşta hayatla ilgili geri dönüşü olmayan şeyler yapan insanları bu yüzden anlamıyorum. demek ki sadece içlerinden öylesine geldiği için yaşıyorlar ve hareket ediyorlar.
devamını gör...

a-ferin sinüs

ne kafayı bulup sersemledim ne de uykum geldi. üstümdeki halsizlik ve kırgınlığı biraz aldı ve fena halde terletti. önce normal sonra soğuk soğuk terledim.
herkesin bünyesi aynı tepkileri vermiyor demek ki.
devamını gör...

göz makyajını silmeden uyumak

doktor değilim tıp bilgim yok sadece sağdan soldan orta yaşlı kadınların gençliğinde yaptığı ağır göz makyajlarını çıkarmadan uyudukları için göz kapaklarında kırışıklıklar ve koyu lekelerin olduğunu ve bunun yaş ile çok ilgisi olmadığını söylediklerini duyuyorum.
kısaca uykusuzluktan geberseniz de 15-20 yıl sonra madde bağımlısı gibi görünmek istemiyorsanız makyajınızı silin.

+ sadece dış görünüş olarak değil cildinize ve gözünüze de zarar verebilir sonuçta bunlar kimyasal maddeler.
devamını gör...

doğum gününde depresyona girmek

bu depresyon ne güzel ya portal kapısı gibi bi giriyorsun bi çıkıyorsun. gün, ay ve saati de var sanırım. ısmarlama bir sorun.
devamını gör...

yurtta yaşamak vs evde yaşamak

her şey bittikten sonra buraya uzun uzun ayrımlarını yazmak isterim ama şimdilik şunu ekliyim,
hastalıklı mı virüslü mü vebalı mı ne olduğu belli olmayan kişilerle aynı tuvaleti paylaşmak..
devamını gör...

yeni gelin terörü

daha gelin olmadı ama olmaya çok yaklaşan birini tanıyorum. artık ailesine damat adayını tanıştırdı aileler buluştu vs. tamam her şey güzel ama ailesinin veya çevresinin en ufak olumsuz sayılabilecek bir şey demelerine tahammülü yok.
elbette yakınların senin güvende olman ve huzurun için birkaç eleştiri yapacaklar tamamen engel olup hayır evlenemezsin deyip seni eve kapatmıyorlarsa bundan daha normal bir şey olabilir mi?
sevdiğini sahiplenmek, onu ve ilişkini korumak başka bir de yapışmak başka bir şey.

başka bir tanıdığım apar topar yirmilerinin başında evlendi ve daha senesi dolmadan yarınlar yokmuşçasına çocuk yaptı.

başka biri daha yeni evlendi ve profil fotoğraflarını 48 saatte bir yenilemeye karar verdi, sağolsun düğün albümündeki tüm kareleri gördük ve evlendiğine yürekten inandık
devamını gör...

yeni gelin terörü

ilk zamanlar, " yaa canım inan hiç beklemediğin anda oluyor *, ee var mı senin de görüştüğün" diyordu, evliliğinin 1.5- 2. senesine doğru " sakın evlenme " demeye başladı.

hem eşini seviyor hem de eşinin ona davranışlarından şikayetçi olup cümle aleme anlatıyor ama göremiyor ki hatanın yarısı da onda.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim