bu düzen içinde erkeklerin nerdeyse tamamı çalışan kadın ile evlenmek istiyor. son derece hak veriyorum. mesela diyelim biri benimle evlendi. ya kirayı benim odememi isteyecek ya da faturalar ve mutfak masrafını yüklenmem beklenecek.
benden diğer beklentilerini tek tek yazıyorum.
- sabah kahvaltı hazırlamam beklenecek. o da ben de sabah saatlerinde işe gidiyor olacağız ama kahvaltıyı ben hazırlayacağım. allah korusun beyimiz işe gidip poğaça yemek zorunda kalırsa hem iş arkadaşları hem de ailesi benim kadınlığım konusunda çok katı yorumlar yaparlar.
- akşam eve gelince sıcak yemek bekliyor olacak. çünkü bu da ona göre benim görevim olacak. kendisi erken gelirse 2 gün yemek yapar, sonra kadınlığımı sorgulamaya başlar. hele kendini inandırırsa aldatmak konusunda sıfır vicdan azabı yaşar.
- eve gelince temiz bir ortam görmek ister. ütüsü falan çok düzgün yapılmalıdır. ev temiz olmazsa eline bir süpürge alıp kendisi asla bir şeyler yapmaz, benden bekler.
- tüm bu yoğunluk içinde kusursuz genlerini aktarmaya çalışmayı da asla bırakmaz. çocuk ister. zaten genetik sorunlu bir tipim, daha önce bunu düşündüm, çocuğum en az ikiz oluyor. üçüz bile olabilir. korkunç bir şey. ailemde her evde ikizler ve ölmüş olsalar bile üçüz var. bi de ikizlerim olur. onlara mükemmel anne olmaya çalışırım. her yere işerler.
- hem çalışıp, hem ev işlerini yapıp yemek yaptıktan sonra eşimin bize gelen ailesini çok iyi ağırlamak, el üstünde tutmak zorundayım. daha önemlisi eşimin aldatma bahanesi bulmaması için gece gönlünü hoş etmeliyim.
- 6 7 bin kazanmak için mesaiye kalırsam ve farklı şirketlere toplantılara gidersem, haliyle şirket telefonu susmazsa bi de o kim, bu kim, neredesin, neden geç kaldın sorularına cevap vermek ve bi de onu sakinleştirmek zorundayım.
oldu da ben yetişemiyorum mu dedim, 3 ay sonra ben bu kirayı faturaları tek ödemek zorunda değilim der. inat edip çalışmaya devam edersem benden her şeyi en iyi şekilde beklemeye devam eder.
ki konuştuğum çoğu erkeğin evlilik konusunda önceliği öğretmen. kız kardeşlerim öğretmen, onlar yine bu durumun farkında. yarım gün çalışan bir kadın erkeklere çok çekici geliyor. çünkü kafasındaki düşünce şu. eşim öğleden sonra eve gelir, yemeği yapar, çocuklar ile ilgilenir, zamanı bol olur. çünkü evlilik konusunda kafasında düşünce bu şekilde şekillenmiş durumda. erkeğin korkunç bir hizmet beklentisi var. ama hizmet eden eve aynı zamanda çok para getirsin diye ayrıca düşünüyor.
hadi diyelim temizlik ve çocuk bakımı konusunda bir yardımcı hanım ile anlaşıyorum. bir arkadaşım yapıyor bunu, maaşından yardımcı hanıma para verdikten sonra 1.500 tl falan kalıyor. kadın 1.500 lira için çalışıyor. çünkü çalışmazsa koca parası yiyen olarak etkilenecek ve eşi de saygı duymayacak. bir diğerinin en fazla 2000 kalıyor, onu da yine çocuklarına harcıyor. çocuklarına bir başkası baksın diye para saçıyor, elinde kalan son parayı çocuklarına harcıyor. hakkat korkunç bir mevzu.
bazi kadınları görüyorum, çalışmıyor, çocuğu ile ilgileniyor, resmen bizden özür diler halde çalışmadığı için. koca parası yiyen kadın etiketi yüklenmiş çünkü. bize karşı müthiş mahcup. bir başkasının iki küçük çocuğu var, ortamda çalışan kadınlar onun arkasından korkunç şeyler söylüyor mesele. ise yaramaz bir kadın haline getiriliyor o.
sonra tüm bu kadınlar evleniyor, çalışıyor, çocuklarına başka bir kadın baksın diye para veriyor, eve geliyor sürekli bir toparlama bir şeyler yapmak zorunda. o zaman diğer kadınlar gibi olmuyor. çünkü çalışıyor.
valla biz ne ettiysek kendimize ettik. onu görüyorum. kendi içimizde birini işe yaramaz, diğerini koca parası yiyen, bir diğerini çalışıp evine bakmayan kadın ilan ederken erkeklerin beklentisini yükseltik. şimdi hem en az 6 bin maaş, hem temiz çamaşır, hem 3 kap sıcak yemek, hem seks, hem aileye hizmet hem de dahi çocuklar bekliyorlar.
daha evlenmeden yoruluyorum. bitmiş tükenmiş haldeyim. bıhtım.
devamını gör...