1.
sezaryen doğumun annenin tercihine bırakılması garipliği
tam olarak öyle gelişmeyen garipliktir.
gebelik bir hekim tarafından takip edilir ebeveyn ve hekim hatta bazen de doula ya da doğum ve emzirme konusunda uzmanlaşmış sağlık personeli de eşlik ediyor bu karar sürecine. bilgisi, deneyimi, iç güdüsü ile konuya dahil olur uzmanlar v ebeveynler, değerlendirirler ve bir sonuca varırlar. yukarıda anılanlardan akıl hastası olan yoksa da burada hepsinin önceliği bebek ve annenin sağlığı olur. çocuk sahibi olmak öyle nadir görülen bir olay da değil, hepinizin çevresinde gebe kalan, periyodik kontrellere giden, eşine dostuna fikir soran bir sürü ebevey olmuştu. kaç tane, aman bana ne bebek de sağlıksız olsun ben illa sezaryen yaotıracağım diyen kadın gördünüz?
burada sorun kadının doğum tercihinin tam böyle şekilleniyor gibi bir algı yaratılmaya çalışılması, maksatlı olarak gebe annelerin bebeğin sağlıksız olmasını amaçlayarak bencil davrandığı fikrinin yayılması. gerçekte böyle bir durum yok, varsa da istisna kapsamına giremeyecek kadar azdır o akıl hastaları. peki neden böyle bir sorunumuz varmış, bu kadınlar da ülkenin en büyük sorunumuymuş ve tek önceliğimiz bu kadınlardan kurtulmakmış gibi bir ortam yaratılıyor?
stadyum gibi aşırı erkek egemen bir ortamada bu konuyu gündeme alıp üstün görüşlerini pankartlardan duyurmak zahmetine neden giriyorlar?
çünkü böyle bir gündemimiz yok, olanın üstünü ses getirecek bir şeyle kapatma ihtiyacı var ama. bebeğin selahıyetini de en iyi erkekler düşünür gibi bir düşünceyi de paralel olarak empoze etmek de gerekiyor. çünkü kadın deden şey kapitalizme köle doğurmak zorunda, köleler azalıyor. acilen sahiplerin çıkıp kimin hükümdar olduğunu hatırlatması gerekiyor.
gebelik bir hekim tarafından takip edilir ebeveyn ve hekim hatta bazen de doula ya da doğum ve emzirme konusunda uzmanlaşmış sağlık personeli de eşlik ediyor bu karar sürecine. bilgisi, deneyimi, iç güdüsü ile konuya dahil olur uzmanlar v ebeveynler, değerlendirirler ve bir sonuca varırlar. yukarıda anılanlardan akıl hastası olan yoksa da burada hepsinin önceliği bebek ve annenin sağlığı olur. çocuk sahibi olmak öyle nadir görülen bir olay da değil, hepinizin çevresinde gebe kalan, periyodik kontrellere giden, eşine dostuna fikir soran bir sürü ebevey olmuştu. kaç tane, aman bana ne bebek de sağlıksız olsun ben illa sezaryen yaotıracağım diyen kadın gördünüz?
burada sorun kadının doğum tercihinin tam böyle şekilleniyor gibi bir algı yaratılmaya çalışılması, maksatlı olarak gebe annelerin bebeğin sağlıksız olmasını amaçlayarak bencil davrandığı fikrinin yayılması. gerçekte böyle bir durum yok, varsa da istisna kapsamına giremeyecek kadar azdır o akıl hastaları. peki neden böyle bir sorunumuz varmış, bu kadınlar da ülkenin en büyük sorunumuymuş ve tek önceliğimiz bu kadınlardan kurtulmakmış gibi bir ortam yaratılıyor?
stadyum gibi aşırı erkek egemen bir ortamada bu konuyu gündeme alıp üstün görüşlerini pankartlardan duyurmak zahmetine neden giriyorlar?
çünkü böyle bir gündemimiz yok, olanın üstünü ses getirecek bir şeyle kapatma ihtiyacı var ama. bebeğin selahıyetini de en iyi erkekler düşünür gibi bir düşünceyi de paralel olarak empoze etmek de gerekiyor. çünkü kadın deden şey kapitalizme köle doğurmak zorunda, köleler azalıyor. acilen sahiplerin çıkıp kimin hükümdar olduğunu hatırlatması gerekiyor.
devamını gör...