1.
Paylaştığım manzara, çiçek, böcek resimleri özçekimdir. Tanımlarımda geçen kişi, kurum ve olaylar tamamen distopya ürünü olup gerçek kişi, kurum ve olaylarla ilgisi yoktur; üzerine alınanın kendi gocunmasıdır. Yazdıklarımdan kendim de dahil kimse sorumlu değildir.
son tanımları | başucu eserleri
10.
gündelik ingilizce
günlük konuşma dilinde kullanılan ingilizce atasözleri ve deyimler ile kitaplarda ve filmlerde karşılaştığımız birebir sözlük çevirisi olmayan ingilizce ifadelerin "yerelleştirilmiş" karşılıklarını paylaşabileceğimiz bir başlık.
hamiş: sürekli yeni tanım gitmek yerine aşağıdaki listeyi güncelleyececeğim. amacım binlerce tanım girip skor kasmak değil, neticede bedavaya yazıyoruz. ilgililere duyurulur.
.
.
.
.
- love me, love my dog: gülü seven dikenine katlanır.
- it's raining like cats and dogs: bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- i pronounce you man and wife: sizi karı koca ilan ediyorum.
- come again: tekrar eder misin, bir daha söyle.
- what brings you here: hangi rüzgar seni buraya attı?
- know your place: haddini bil!
- more sweat at peace, less blood in war: barışta çok ter, savaşta az kan.
- no more mr.nice guy: efendilik de bir yere kadar.
- may ı have the bill please / the check please : hesabı alabilir miyim lütfen.
- every single day: her allah'ın günü.
- my wife wears the pants in our house: bizim evin reisi karımdır.
- don't shoot the messenger: elçiye zeval olmaz.
- think nothing of it: rica ederim, birşey değil.
- biginner's luck: acemi şansı.
- what's in it for me? benim (bu işten) çıkarım ne?
- ı'll pay you a visit while going home: eve giderken bir uğrayacağım.
- keep in mind: aklında bulunsun.
- keep out of this: bu işe karışma/bundan uzak dur.
- keep it up: aynen böyle devam et.
- eat my shorts: defol git, beni rahat bırak.
güncelleme: 15.09.2022
hamiş: sürekli yeni tanım gitmek yerine aşağıdaki listeyi güncelleyececeğim. amacım binlerce tanım girip skor kasmak değil, neticede bedavaya yazıyoruz. ilgililere duyurulur.
.
.
.
.
- love me, love my dog: gülü seven dikenine katlanır.
- it's raining like cats and dogs: bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- i pronounce you man and wife: sizi karı koca ilan ediyorum.
- come again: tekrar eder misin, bir daha söyle.
- what brings you here: hangi rüzgar seni buraya attı?
- know your place: haddini bil!
- more sweat at peace, less blood in war: barışta çok ter, savaşta az kan.
- no more mr.nice guy: efendilik de bir yere kadar.
- may ı have the bill please / the check please : hesabı alabilir miyim lütfen.
- every single day: her allah'ın günü.
- my wife wears the pants in our house: bizim evin reisi karımdır.
- don't shoot the messenger: elçiye zeval olmaz.
- think nothing of it: rica ederim, birşey değil.
- biginner's luck: acemi şansı.
- what's in it for me? benim (bu işten) çıkarım ne?
- ı'll pay you a visit while going home: eve giderken bir uğrayacağım.
- keep in mind: aklında bulunsun.
- keep out of this: bu işe karışma/bundan uzak dur.
- keep it up: aynen böyle devam et.
- eat my shorts: defol git, beni rahat bırak.
güncelleme: 15.09.2022
devamını gör...
11.
anın fotoğrafı
14.
bir takvim arkası fıkrası bırak
vallahi zürafayım
ülkelerin istihbarat teşkilatları karşılıklı koordinasyon, işbirliği ve bilgi paylaşımı kapsamında her yıl düzenlenen ortak eğitim ve tatbikata katılıyorlarmış.
bu eğitim bir yarışma ile sona eriyormuş. o yıl eğitim bir afrika ülkesinde düzenlenmiş. o yılki yarışmada katılımcı istihbarat örgütlerinden istenen ise; afrika kıtasında herhangi bir yere saklanmış olan bir zürafanın istihbari yöntemler kullanılarak yerinin tespit edilmesi ve en kısa sürede bulunup sağ salim getirilmesi imiş.
amerikalılar (xcia) 7 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, ruslar (xsvr) 6 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, israilliler (xmossad) 5 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, iranlılar (xsavak) 4 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, ingilizler (xmi-6) 3 saat içinde zürafayı bulup getirmiş, suriyeliler (xel-muhaberat) 2 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, almanlar (xbnd) 1 saat sonra zürafayı bulup getirmiş..
aradan saatler hatta günler geçmiş, türkler (xmit) ortalıkta yok.. bir hafta sonra ağzı burnu kırılmış bir fil ile birlikte türkler çıkagelmiş. eee bu "zürafa" değil ki "fil" demiş herkes hayretle.
fil hemen dayaktan morarmış hortumunu uzatıp cevap vermiş:
"abililer ben valla zürafayım".
#2049045
hamiş: mizansendir, fıkradır, distopyaya bağlamaya gerek yoktur. olay gibi, olayın kahramanları da hayal ürünüdür, açık kaynaklardan alıntılanmıştır.
ülkelerin istihbarat teşkilatları karşılıklı koordinasyon, işbirliği ve bilgi paylaşımı kapsamında her yıl düzenlenen ortak eğitim ve tatbikata katılıyorlarmış.
bu eğitim bir yarışma ile sona eriyormuş. o yıl eğitim bir afrika ülkesinde düzenlenmiş. o yılki yarışmada katılımcı istihbarat örgütlerinden istenen ise; afrika kıtasında herhangi bir yere saklanmış olan bir zürafanın istihbari yöntemler kullanılarak yerinin tespit edilmesi ve en kısa sürede bulunup sağ salim getirilmesi imiş.
amerikalılar (xcia) 7 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, ruslar (xsvr) 6 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, israilliler (xmossad) 5 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, iranlılar (xsavak) 4 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, ingilizler (xmi-6) 3 saat içinde zürafayı bulup getirmiş, suriyeliler (xel-muhaberat) 2 saat sonra zürafayı bulup getirmiş, almanlar (xbnd) 1 saat sonra zürafayı bulup getirmiş..
aradan saatler hatta günler geçmiş, türkler (xmit) ortalıkta yok.. bir hafta sonra ağzı burnu kırılmış bir fil ile birlikte türkler çıkagelmiş. eee bu "zürafa" değil ki "fil" demiş herkes hayretle.
fil hemen dayaktan morarmış hortumunu uzatıp cevap vermiş:
"abililer ben valla zürafayım".
#2049045
hamiş: mizansendir, fıkradır, distopyaya bağlamaya gerek yoktur. olay gibi, olayın kahramanları da hayal ürünüdür, açık kaynaklardan alıntılanmıştır.
devamını gör...
16.
ingilizce kelime veri tabanı
bu tanımı başucuma koydum. her yeni kelime veya ifade için ayrı tanım girmek yerine aşağıdaki listeyi güncelleyeceğim.
gündelik ingilizce #2071373
- graduate: mezun olmak,
- grad dress: mezuniyet kıyafeti,
- revive: canlandırmak,
- sweat: ter,
- shipping: kargo,
- cost to ship: nakliye (gönderim) bedeli,
güncelleme: 07.07.2022
gündelik ingilizce #2071373
- graduate: mezun olmak,
- grad dress: mezuniyet kıyafeti,
- revive: canlandırmak,
- sweat: ter,
- shipping: kargo,
- cost to ship: nakliye (gönderim) bedeli,
güncelleme: 07.07.2022
devamını gör...
17.
sevmiyorum
- allah ile korkutup, bakara'yı makara yapanları,
- ırmağının akışına ölüp, milletin a.sına koyanları, - gücünü cehaletten alanlara tapan cahilleri,
- sabah erken kalkmayı,
sevmiyorum.
- ırmağının akışına ölüp, milletin a.sına koyanları, - gücünü cehaletten alanlara tapan cahilleri,
- sabah erken kalkmayı,
sevmiyorum.
devamını gör...