zorlu pandemi günlerinde sergiye gidemiyor olsak da hiç olmazsa yazarlarımızın çektiği fotoğraflara bakarak kendimizi dijital bir sergide hayal edebiliriz. sizler de çektiğiniz fotoğrafı paylaşmak isterseniz fotoğrafı nerede, ne zaman ve hangi cihazla çektiğinizi yazarak bu etkinliğe katılabilirsiniz.

yer: istanbul, beşiktaş, zorlu center avm
tarih: 4 ocak 2020
kamera: honor 10
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

silik yazıları okuyamayanların olduğunu öğrendiğimiz başlık. literatürde bu hastalığa yalancı miyop denilir. (bkz: yalancı miyop)
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
selçuk belevi'de deve dikeni benzeri bir bitki ve bursa gemlik'te nilüfer bitkisi çektiğim en iyi fotoğraflar olmasa da bana huzur veriyorlar.
devamını gör...

birazdan felsefe taşını açarız. uykumuz gelene kadar tahminim ateş kadehini bitirmiş oluruz. yılbaşı deyince aklıma kar sahnelerinden olsa gerek harry potter filmleri geliyor.
devamını gör...

yazarların bazıları şaşırmış ama gerçekten bu kadar sevdiği olduğuna kendisini takip etmeye başladıktan sonra karar verdim. otuz yaş altı fenomenleri takip ediyor ve neler yapıyorlar, nasıl para kazanıyorlar algılamaya çalışıyorum. kendim de otuz yaşındayım ama influencer, fenomen gibi kavramlarla yeni tanıştım. bitirdiğim okulları ve aldığım maaşı düşündüğümde sosyal medya fenomenlerinin benden çok daha başarılı oldukları sonucuna vardım. kendim de sosyal medya fenomeni olabilir miyim diye düşünmeye başladım ancak aklıma gelen şeylerin neredeyse tamamında ya kendimi ya çocuğumu ya ailemi sosyal medyada ifşa etmem gerekiyor. ailem ve kendimi dahil etmeden sahip olduğum bilgiyi pazarlasam diyorum, sahip olduğum bilgi hukuk, kimsenin oturup hukukla ilgili bilgi almak isteyeceğini işin doğrusu düşünmüyorum. kendilerini sosyal medyanın kölesi yapmadıklarını iddia ederek güya oyun oynayarak para kazananlar veya ürün tanıtımı yapanlar ya da başka bir şekilde fenomen olmayı başaranların neredeyse tamamı aslında bir nevi özel hayatını satıyor. ben de sosyal medyaya uzak biriyken bu insanları seviyor olamazlar ya parayla içerik girdiriyorlardır diye düşünürdüm. ama bir süre bu tarz kişileri takip etmeye başlayınca ciddi ciddi bu insanlara hayran olan gençler ve çocuklar olduğuna inandım. nasıl ki ben zülfü livaneli hayranıysam bu insanlar da bahse konu bu sosyal medya fenomenlerine hayran olmuşlar çok da yadırganacak bir durum yok aslında. yadırgamaktan ziyade beni ve benim gibileri şaşırtan bir durum söz konusu sadece.

edit: imla.
devamını gör...

bu sistem hakkari üniversitesi'ni yükseltmez, hacettepe'yi düşürür. verimli olacağına inandığım sistemi buraya yazayım da ilerde bir gün yapılırsa biz söylemiştik deriz. öncelikle küçük bir üniversitede okuyan öğrencinin büyük üniversiteden ders alabilmesi demek büyük üniversitedeki öğrencilerin başarısını ve ders verimini aşağı çeker. sen küçük üniversitedekilere büyük üniversiteden ders alabilirsin dersen o üniversite küçük olarak kalmaya devam eder. en verimli çözüm akademisyenlere ünvan alabilmeleri için bir senelik zorunlu görev yüklemektir. dr, doçent olabilmek için doçent profesör olabilmek için, profesörde görev uzatabilmek için hayatlarında bir kere kurayla belirlenecek şekilde bir anadolu üniversitesi'ne gidip iki dönem eğitim vermelidir. hem akademisyen ülkenin gerçeklerinin farkına varır hem de küçük üniversitede okuyan öğrenci büyük bir üniversiteye de gitsem zaten bu hocalardan biri gelecekti dersime diyerek kendini avutur.
devamını gör...

bugün herkese çiçek vereceğiz, bugün hiç durmadan ağaç dikeceğiz, bugün herkese selam vereceğiz diye bir mizah anlayışı olmadığına göre bunun neresi mizah oluyor? ruh hali bozuk toplumlarda, eşitsizliğin olduğu yerlerde arınma gecelerine heves artar. yeni türkiye'nin eskisinden en önemli farkı sosyal medya sayesinde eşitsizliğin gözümüzün içine sokuluyor oluşu.
devamını gör...

yıl 2013, henüz euro'nun 3.5 lira civarında olduğu günlerde çıktığım avrupa seyahatinde, vatikan'da karşılaştığım müze için kuyrukta bekleyen renkli giysiler giyen bir grup insanı barındıran fotoğraftır.
devamını gör...

yağmur bombası seçeneğinin daha da geç olmadan ciddi ciddi düşünülmesi gerekmektedir. yağmur bombası nedir ne değildir hakkında bilgi almak için, buradan
devamını gör...

ezan sesinden neden rahatsız olunur ki diyenler de gelmiş hemen. iyi kardeşim günde beş kere son ses camdan beatles çalayım. illa dinle ilgili olsun dersen hoparlörlerden son ses günde beş defa çan sesi çalayım. bakalım rahatsız oluyor musun görelim. dine saygı başkalarının sınırlarını ihlal etmediğin ölçüde bekleyebileceğin bir olgudur. örneğin, başörtülü öğrenciler birilerinin hoşuna gitmeyebilir ancak bu onların özgürlük alanında olan bir durum değildir ve bunu engelleyememelidir.
devamını gör...

dershanelerde sabahlayarak, arkadaşlarınız eğlenirken ders çalışarak, beden eğitimi, müzik ve resim gibi herkesin zevk aldığı dersleri zul olarak görerek sanattan ve spordan kopuk, ders dışında sosyal hayatı olmayan bir çocukluk ve ergenliğe katlanmaktaki amaç yetişkin hayatınızın rahat koşullar altında geçmesine yönelik inancınızdır. böyle bir hayat yaşadıysanız büyük ihtimalle ana babanız orta direk ya da fakir olarak tabir edilecek cinstendir ve bırakın sizin geleceğinizi kendi hayatlarını düzene sokabilecek pozisyonda değillerdir. ana babası zengin olup bu hayatı seçtiyseniz de idealist bir ruh hastasınızdır. ilk kategorideyseniz iyi bir üniversiteden mezun olduktan sonra ana babanızın hayat standartlarına dahi erişemediğinizi gördüğünüzde başınızdan aşağı kaynar sular dökülür. bir ömrün en güzel zamanlarının boşa geçtiğini düşünmeye başlarsınız. ikinci kategorideyseniz okumanın bu ülkede saygınlık getirmediğiyle yüzleşmişsiniz ve keşke zamanımı bunlara harcamasaydım insanların bu ülkede değer verdiği tek şey para ve zaten o para bende vardı. gençliğim heba oldu deyip yine üzülürsünüz. o yüzden eğitim sizin için çok önemliyse ya bu ülkeden gidin ya da artık şu eğitime önem verme zırvalığını bırakın.
devamını gör...

tom marvolo riddle'ın okul günlerinin anlatıldığı bir seri mükemmel olur.
devamını gör...

sokrates'in de kabul ettiği üzere, cehaletin olduğu yerde demokrasi, otokrasiye dönüşmeye mecburdur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

tay ve anası.
devamını gör...

2.5 yaşındaki oğluma karga ile tilki masalını anlattım.

ben: karga ağzındaki peyniri düşürmüş, tilki de peyniri kapıp yemiş ve kargaya gülmüş.
oğlum: neyse karga da bir peynir daha alır kendine.
devamını gör...

tmk m. 23 ve 24 kapsamında kişi gerekirse kendine karşı dahi korunabileceğinden ne aktif ne pasif şeklinin türk hukuku'nda kabul edilmediği ölüm/öldürme yöntemidir.
devamını gör...

yarın alsam tepetaklak olacağına eminim. altın alırım, altın değersiz bir metal haline geldi diye haberler çıkar. dolar alırım, naci ağbal merkez bankası başkanı olur. borsaya girerim, naci ağbal görevden alınır iki gün üst üste taban olur. eminim ki borsadan çıkıp, bitcoin alsam coinlerle ilgili bir mahkeme kararı verilir ve alış satışının yasaklanacağı konuşulmaya başlanır.
devamını gör...

cep telefonu markaları gibi sonuna yeni sayılar eklenerek güncellenen virüsün güney afrika versiyonu için en tehlikelisi olabileceği belirtilmiş. gençler üzerinde etkileri daha fazla olan bu mutasyon daha hızlı bulaş oranlarıyla dikkat çekiyormuş. buradan
edit: imla.
devamını gör...

bir çocuğun gelişiminde, henüz okumayı bilmediği dönemde ona kitap okunması çok önemlidir. bu vesileyle ben de şu an 2.5 yaşına gelmiş olan çocuğum için bugüne kadar aldığım kitaplar hakkında kendi görüşlerimi ve onun kitaplara yaşına göre değişen tepkilerini aktaracağım. aldığım tüm kitapları listelemem mümkün değil. şu ana kadar yaklaşık yüz kitaba yakın bir kütüphanesi oluştu ancak bazı kitapları yaşı gereğince anlayamıyor bazıları da artık basit geliyor. çocuğu olan ve araştırmaya vakti olmayan ebeveynler için küçük bir liste sunacağım. öncelikle 1 yaşına gelene kadar aldığım kitaplar kesinlikle çocuğun ilgisini çekmiyordu. bu dönemde resimli kartlar üzerinden onunla konuşmaya çalışmak daha etkili bir yol diyebilirim.

1 yaş sonrasında tübitak yayınlarının ilk adımlar serisi güzel bir alternatif olacaktır.
tübitak yayınları;

ayıcık baskı yapıyor, şekilleri öğretmek üzerine kurulu basit bir kitap ancak yine de 1.5 yaşına kadar bu kitabın yüzüne bakmıyordu. 1.5 yaşından sonra kitabı çok sevdi, 2 yaşından sonra içeriğini anladığını gördüm ancak artık basit geliyor ve yine ilgilenmemeye başladı.

üç ayı, 1 yaşından itibaren okunabilecek bir kitap. büyük-küçük ayrımı üzerinde kurulu basit bir hikaye. 2 yaşına doğru içeriğini anladığını fark ettim. hala severek okuyoruz.

uyuyamıyorum, 1 yaşından itibaren okunabilecek bir kitap. uykusu gelmeyen bir çocuğun hayal dünyasını anlatıyor. 2 yaşına kadar severek okudu. şu anda sıkılıyor.

sen uyurken, saatleri öğretmek üzerine bir kitap ancak içerik olarak çok kaliteli ve beş, altı ülkenin ismini öğretiyor. açılır, kapanır sayfaları çocuğun ilgisini çekiyor. her ülkede o sırada saatin kaç olduğunu söylüyor ancak çocuğun şu an saatlerle ilgili herhangi bir şey anladığını düşünmüyorum, yine de okuyorum.

remzi kitabevi

miffy'nin tatil günü, aldığımız ilk kitaplardan biri ve 1 yaşından sonra çok severek okuduk. miffy adlı bir tavşanın tatil gününde neler yaptığını anlatıyor. saklanan hayvanları, nesneleri bulmak çok ilgisini çekiyordu. içindeki hikaye çok basit. 2 yaşından sonra okumamaya başladı ve şu an yüzüne bakmıyor.

kırmızı kedi

diş doktoru, dişi ağrıyan oyuncak bebeğin (aslında bebeğin sahibi çocuğun) diş doktoruna gitmesi ve diş fırçalamayı öğrenmesiyle ilgili bir kitap. 2 yaşına kadar bu kitabın yüzüne bakmıyordu. 2 yaşından sonra severek okumaya başladık.

1001 çiçek

panda huzurlu ve mutlu, 1.5 yaşından 2.5 yaşına kadar okunabilecek sakinleştirici bir kitap. okurken iç huzurunuz artıyor. hikayesi çok basit rahatlıkla anlaşılıyor.

iş kültür yayınları

bu yayınevinden çok fazla kitap aldık. fiyatları çok uygun olduğundan tercih sebebimiz oluyor.

hareketli kitaplar serisi

fiyatları diğer kitaplarına nazaran biraz pahalı, 2 yaşına kadar gözetimimiz dahilinde okuyabildik. yalnız bıraktığımız an kitaplar parçalandı. bu seriden 4 kitap almamıza rağmen sürekli parçaladığı için elimizde hiç kalmadı. serideki tüm kitaplar birbirine benzer bir amaç taşıyor, çocuğun parmaklarını kullandırmak ve hareket eden sayfalarla ilgisini çekmek. çocuğun ilgisine göre tercih edebilirsiniz.

dediğim gibi bu yayınevinden çok fazla kitap aldık sadece en sevdiklerimize burada yer vereceğim.

gizem ve merak uyandıran, 2 dedektiflik hikaye kitabı olarak tarçın'ın kaybolan havuçları ile dedektif zebra kayıp kurabiyelerin gizemi kitapları 2 yaşından sonra çok ilgisini çekti. hikayeler biraz karışık okudukça anlıyor ancak her seferinde okuma sonuna kadar zor dayanıyor. her ne kadar anlamadığını düşündüğüm yerler olsa da günlük hayatta durduk yere bu kitaplardan bir şeyler anlatmaya başladığında şaşırıyorum.

gofret ile babası, 2 yaşına kadar asla okumadığı bugünlerde severek okuduğu bir kitap. yiyecek bulmaya giden fare susam'ın oğluna sarılmadan evden çıkması oğlu gofret'in babasını kediden kurtarmasını anlatıyor.

kedi ile fare kitaptan çıkmak istiyor, bugünlerde çok severek okuduğu bir kitap, kitaba sıkışmış bir kedinin kitaptan çıkmak için sizin de yardımlarınızla uğraşlarını anlatıyor.

dediğim gibi çok fazla kitabı olduğu için her birini değerlendirebilecek bir zamanım maalesef yok. bazı kitapların içerikleri bana çok kaliteli gelse de çocuğumun ilgisini çekmiyor (örneğin, kırmızı kedi astronot kitabı çok güzel bilgiler içermesine rağmen çocuk için soyut kaldığından okumak istemiyor). bazı kitapların içerikleri bana çok basit gelse de çocuğumun okuma sevgisini geliştiriyor. o yüzden siz de çocukla birlikte kitap okudukça onun nelerden hoşlanabileceğini tahmin edip seçimlerinizi buna göre yapabileceksiniz. ancak bazı yayınevlerinin kitaplarını artık özellikle tercih etmiyorum. çocuk kitabından beklenmeyecek ifadeler, hikayeler ve resimlerin hangi akıl ve mantıkla bu kitaplara konulduğunu anlamak mümkün değil.
devamını gör...

genelde kıyma, ekmek ve soğanla yapılan fakirin et yemeğidir. türkiye'de hemen hemen köfte yemediğim yer kalmamıştır. benim için en güzel köfte biga'da, cambaz ya da akif'te yenir. bu köfteye yaklaşabilen, benzeyen bir köfte daha yoktur. bunların dışında kırklareli'nde gürdallar'ı önerebilirim. tekirdağ, tire gibi sert köfteleri zaten sevmediğimden bunlar damak tadıma hitap etmiyor.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim