grapherbox yazar profili

adı üstünde "ergen". yani kendini kontrol edemeyen, çocukluktan gençliğe geçiş yapmaya çalışan, büyük olma evresindeki insan evladı.

her ergen bu dönemi aynı şekilde, aynı şiddette ve aynı sürede yaşayıp bitirmez elbet. aile, eğitim, genetik faktörler, yaşanılan çevre gibi pek çok değişkeni vardır bu sürecin. büyükler tarafından gösterilecek hoşgörü, ergenlerin ihtiyaç duyduğu en önemli erdemlerden biridir. eğer kişi bu süreci bir şekilde atlatamazsa maalesef bir ergen olarak kalır ve hiçbir şeyi beğenmeme durumu ömür boyu sürer.
edit: etrafınıza baktığınızda bedeni büyümüş ama kişiliği ergenlikte kalmış pek çok kişinin varlığını görürsünüz.

erkeklerin umursamadığı hatta gülüp geçtiği minik ayrıntıların bile kadınlar tarafından otomatik olarak kaydedilmesidir. sanırım genetik bi durum. allah böyle yaratmış sonuçta :))

benim için ölümün bir son olmamasıdır. geldiğim yere geri döneceğim ve bu berbat dünyadan kurtulacağım için korkmuyorum ölümden. ölüm sadece dünyadan gidiş yolu.

not: bunlar benim görüşlerim. geneli bağlamaz. kimse katılsın diye yazmadım. başlık çok açık ve netti. benim cevabım da bu şekilde.

gereksiz ve silinmesi gereken başlık. çünkü ayrımcılık içeriyor. kadın yazar istenmiyorduysa söyleseydiniz gelmezdik. ve böyle ayrımcı başlıklar açılmaya devam edecekse sözlükten gideceğim!

evlenme zaten. evlilik, insanı otobüse binmekten kurtarmaz ki. gönül işidir o. birini seviyosa onunla evlenir insan. kimseyi sevmiyosa parayla evlenir işte.

hayır.
1. numaralı entriye cevaben:
hayat hastanede başlamaz, her yerde başlayabilir ( yani her yerde doğmuş olabilirsiniz: evde, hastanede, tarlada, takside, otobüste, uçakta vs) ve hayat hastanede bitmez, her an her yerde ölebiliriz.

eğitim okulda başlamaz; doğduğun an, doğduğun yerde başlar ve ölene dek sürer. bir okuldan mezun olmak, eğitimin bittiğini göstermez.

biriyle kavga ettiğin yerde barışırsın önermesi de ilginç. oysa yüzlerce ihtimal olabilir. ben hiç böyle bir şey yaşamadım.

sonuç: her şey başladığı yerde bitemez, çünkü her şey durdurulamaz bir gelişim ve dönüşüm içindedir. başladığında başka bir şey, bittiğinde bambaşka bir şey haline dönüşmüştür çoktan.

çok üzücü ve kötü hissettiren karar. utandım insanlığımdan...

eğer çok gezen, gezerken öğrendikleriyle okuduklarını birleştirip hayata geçirebilirse çok bilen olabilir belki. bilmek bilgiyi yaşamaktır, cebinde taşımak değil. bir bilgiyi teorik olarak bilmek başka şey, yerinde ve zamanında kullanabilmek başka şeydir. biliyorum demek, o bilgiyi uygulayabileceğiniz anlamına gelmez. bilirsiniz ama hayata geçiremeyebilirsiniz.

ayrıca sadece kitaplardan öğrenmek, günü geldiğinde sizi hüzne boğar. çünkü satırlar kitaplardadır ve yaşanmamış satırlar, eksik hayatlardır.

sonuçta ne biri ne diğeri tek başına bilmeye sebep olamaz. bilgiyle gezip görgüyle bilebilmek, bildiğini yaşayabilmek, yaşadığını anlayabilmek gerek.

arabesk. çünkü makamı ve notası yok. herkes içinden geldiği gibi söylüyor. özellikle detone. duygu sömürüsü, zavallılık ve nefret dolu.

neş'e :))

- başkasına ait eşyalar karıştırılmaz.
- insanların zavallı, acınası, sefil halleri görmezden gelinir, bi de üstüne soru sorulmaz (çünkü herkesin başına gelebilir). yakın arkadaşsa zaten size anlatır.
- sırf meraktan, sizi ilgilendirmeyen gereksiz sorularla kimse rahatsız edilmez.
- çocuklar özellikle karne günlerinde ve bayramlarda mutlu edilir.
- bilmediğin, yaşamadığın, hiç fikrinin olmadığı bi konuda ahkam kesilmez.
- kimseye akıl vermek kimsenin haddi değildir. sorulsa bile sen bilirsin demek daha doğrudur. herkesin kendine göre aklı da vardır, fikri de. ve kişi her zaman bildiğini okur zaten.
- birini eleştirmek için ya buna hakkınız olmalıdır ( ebeveyn, öğretmen, koç gibi ) ya da kişi sizden özellikle eleştiri talep etmelidir. hiçkimsenin fütursuzca canının istediği her şeyi ve herkesi eleştirmek gibi bir hakkı yoktur.
- birinin yaptığı yemeği beğenmeyebilirsiniz ama hakaret edemezsiniz.
.....

trajikomik söylem. gülemiyorum bile.

katılmıyorum. insanların cinsel tercihleri nedeniyle ayrımcılığa maruz kalmasını şiddetle kınıyorum. cinsel tercihiyle değil de yaptıklarıyla anılsın insanlar lütfen.

maliyetler arttığı için tüm gıda ürünleri.
altın.
bazı marka giysiler.
şu anda türkiyede satılan evler.
2. el araçlar.

annemin yanıydı...

didim turizm
metro turizm
ets tur
mado
beyaz fırın
mavi jeans
garanti bankası

- kaç yaşındasın sen?
.....
- evli misin? çocuk var mı çocuk?
.....
- çalışıyor musun? nerde?
....
- annen baban nerdeler?
....
- ev kira mı?
....
- bi altın küpen yok mu şimdi yani?
...
- kedin mi var? evde kedi olur mu canım sen de...
...
gibi, meraklı insanların bitmek bilmez gereksiz soruları.
edit: bu sorulara cevap vermek o kişilerin merakını gidermez. tam tersine sinir katsayınızı artırır. çünkü cevaplarınız beğenilmez ve kötüye yorulur. bi de üstüne eleştirilirsiniz.

tanıdığın / sevdiğin biriyse onu kurtaramadığın / ölümüne engel olamadığın için kahredicidir.

okur yazar kitlesi

günler aylar yıllar.

çinli yazar yan lianke tarafından yazılmış, incecik, abartısız, ayrıntıcı, gerçekçi ve herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği muhteşem roman.

okudum bitti bile ama etkisi hala sürüyor.