kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

inandığımız yaşamın ölümlüsüyüz sadece..

kadriye durmuşoğlunun 2018 yılında yapmış olduğu
"from sacred to secular: a sociological analysis on the
changing perception of death"
adı ile oluşturduğu araştırma makalesinde;
"bir bireyin, bir toplumun hatta bir medeniyetin hayat ve ölüm karşısındaki duruşu,
hayatı ve ölümü duyuş, seziş, algılayış, düşünüş ve kavrayışı dünya görüşlerine göredir." şeklinde bizlere bildirir.

“ölümümüz her şeyin ölümü olacak” diyen montaigne’de temsil edildiği üzere ,
günümüz öncesi yüzyıllarda ölüm,
öte dünyaya geçişi değil hayatın sonunu tanımlar;
hayatın amacı değil, sonudur.

günümüz toplumunun ezgisel,şiirsel ve hatta felsefe düşünümlerinde,
kurtuluşun amaçsız hali olarak nitelendirilir.
bu aynı zamanda ruhsal bir hafiflik de sağlar hislerimize..ancak,
bildirilen araştırma niteliğinde
ölüm algısı insanın yaşam algısına doğrudan endeks içindedir.

en nihayetinde ise,
“insan görüşten ibarettir; ötesi ettir, deridir;
gözü neyi görürse odur,
o şeyden
ibarettir.”

zira görmek sadece görmek değil, inandıklarının ta kendisidir.
devamını gör...

//sızmak başka şeydi
dökülmek,
başka...

ve duymak,
her vakit kulaktan geçmezdi.//

d.b
devamını gör...

//iğde ağaçları..
onlar değilmiydi dalları dikenli olduğu için,
bahçenin sınır noktalarına dikilen.?

insanız..sık sık bir sınır buluruz bağışlanmalarımıza.
d.b

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

oslo'da bulunan norveçli sanatçı fredrik raddum yaratıcı figüratif heykeller üzerine çalışma sağlamaktadır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
tanınan enstalasyon sanatını sık sık siyasi temaları keşfetmek amacı ile kullanır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

eserlerinde trajediyi mizahla karıştırarak, izleyiciyi “ilk karşılaşmanın ötesini düşünmeye” teşvik eden gerçeküstü, distopik figürleri ile betimlemektedir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

görsel sanatçı 1973 doğumlu olup "bird" isimli eseri ile hafızalarda yer almaktadır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

denize yedirdim renkleri,
yavaş..yavaş..*
devamını gör...

şuraya iliştirdim..ikinci yeninin dokusuna hayranlar alabilir.

şiirin deniz kıyısındaki sesi//
denize atılmış şiirdir bence
yurtsayan,
yurdu bilinmeyen bir yıldız.

şiirin deniz kıyısındaki sesine bırakılmış ölümdür..
yanacak sarayların kestiği bir,
yarım ay.

ece ayhan_

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yalınlık ve zariflik ile gülümseyen gözler görmeyi özlüyorum.
nezaketi özlüyorum kıymetli insan gücünün çalıştırılarak hor kullanıldığı günümüzde.
parklarda çocuk seslerini duymayi özlüyorum,
tehlikeli davranışları olan yetişkinlerin tehditi olmadan yaşamlarında.
dili dini ırkı toprağı ne olursa olsun,
sevmeyi seven
insanı seven yüreklerin varlığına inanmayı özlüyorum.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

öylesi işte...
devamını gör...

dert ortağı//
"...siz edebiyatı-yazı yazmayı-hala soylu bir uğraş sanıyorsunuz.oysa...
sevginiz hüzün veriyor,
umutsuz bile olsa.
ve,
ağaçların haziran çabasını ansıtıyor.
durun!
yani durmayın,
yapın ne yapmak gerekiyorsa.

turgut'dan uyar'lı cümleler_

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

“ istediğin zaman ateşe atma cesaretini gösteremeyeceksen,
ruha neden ihtiyacın var ? ”

n.andreyev
devamını gör...

//
bilen, ıstıraptadır..
anlayan,
ölür.
____

fernando pessoa - huzursuzluğun kitabı’ndan
devamını gör...

"aklıma geldikçe her sefer
gözlerinin mavisini bitirdim
saçlarının siyahına başladım.."

atilla ilhan
15 haziran 1925 - 10 ekim 2005

mavi akımların dili gök olur şiirinde,
özlem ve saygıyla..

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

derin solumak tutarken ellerimi,
hangisine nefes alsam
o tarafıdır ciğerimin güneyi..
tuvallerce resmini yaptığım renkler,
nasılsa doğurgan,
ve nasılsa anaç fırçasına.
kendim olduğumun akşamüstüsünde buldum,
kırmızımın tonunu.
solumu rüzgara verdim..sağımı dünyanın rahmine bıraktım aralığın bi perşembesinde.

_artık,
gazdaki lambanın taşları yoruluyor kırımlarında_

yeri değişti sanki saçlarımın,
yüzüm gözüm.. yeni yerinin kemiğinde.
bağışla,
bağışla beni..devasal dağlarda,
ulu ağaçları arar gibi baktı bi kere gözlerim sana..bağışla..

d.b
devamını gör...

\\neyseki,
kurutulmuş suları duruyor..
çocukluğun...o beyazdan gün çalan çekik gözleri ile,
daha da bakıyorum..gülümsemesi dudaklarından ince,
dalgınken elleri parmaklarına küs..
ezgisi var mı bilemem,
ancak;
suyu çekilmiş çıplak ayaklı kıyıları...
ölçüyor nefesi ile,
adımları..《"ad'ı"msızlaşıyor》
esmerliğinde..\\

d.b
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

zamandan simli alıntıdır esmenin rengi,
durulur,
incelir,
kelime arar göğün mercan yüzüne..
dmt_
devamını gör...

"yıllardır kendini bulutlarda saklayan,
illegal bir yağmurum.."

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

ve doğa alâ yaratır..*
devamını gör...

bazen kayıtsız hissettiğin çekimler vardır,
şunu söyletir insana
"tabiki biliyorum onu,
his ediyorum.."
sevgili tomris umay için yürekten bu cümleyi söylüyorum.
okuduğumuz kitaplardan
sonbahar 'ın bizi her şekilde kendine ait hissettirmesınden ,
yağmurun kokusunu şarap ile tanıştırmaktan...

hiç tanımadan tanışmışlığım nasıl güzeldir seninle tomris..
iyi ki varsın..ve iyi ki harf harf,kelime kelime okuyoruz yüreklerimizi..
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim