maddeninhicimi - öne çıkan tanımları (1. sayfa)

çok sevdiğim sert filmlerden biri.
bir ayrılık hikayesinin erkekte yol açtığı yarayı fevkalade anlatıyor.
normal koşullarda filmin yok alt metni, yok şu mesaj, yok efendim şuna gönderme var gibi belki filmin yönetmeninin bile haberi olmadığı çıkarımlar yapılmasını fazla zorlama buluyorum.
fakat yönetmen öyle bir pencere açıyor ki filmin anlatmak istediği birçok şey seyirciye geçiyor. bu öyle sistemli ki... düşündüklerin için yönetmen zaten bunu anlatıyor diyorsun.
yönetmeni de modacı parfümcü bey. tom ford. bu kadar winner tipli bir herif başarısızlık ve kaybetme üzerine nasıl bu kadar katmanlı bir film yapabiliyor?

filmi tavsiye ettiğim kişilerden dayanamayıp filmi bitiremeyenler oldu. tabi herkes bu kadar ponçik olmayabilir.
iyi seyirler olsun.

inanılmaz sevdiğim film. aşırı fazla izlediğim bir film
halychtidae çok güzel bir sürü şey anlatmış.
benim tavsiyem üzerime izlemişti kendisi. hiçbir şey eklmeyeceğim.
ama 'the sicilian scene''e bir göz atın.

filmin sonuna doğru ne kadar uzatmışlar filmi diye düşündüğüm film. burada bir sorun var. film 91 dakika zaten. akıcılık çok sekteye uğruyor. aslında konu itibarıyla bir nefeste bitirmeye çok müsait bir film. gerginlik için yapılan duraksamalar, durağanlık olayları falan... yok, olmamış.

ama yoklukta gideri var tabii. bu tür filmleri seven birisiyim. eğlendiğim sahneler oldu: )

bugün youtube'ta yayınlanan 3. sezon 16. bölümü bana çok iyi gelen talk show.
çok çok fazla ihtiyacım varmış. stresten çatlycaz ya!
tabii konuk olarak gelen mahsun karaca'nın da bunda etkisi büyük: )

biraz önce gulam hüseyin saedi isimli yazarın da aynı isimde bir eserinin olduğunu öğrendiğim kitap.
bu bir işaret olmalı. çünkü bu kitap okunacak kitaplar listemde ve kütüphanemde mevcut. mutlu son için tek engel: ertelemek.

çok fazla seviyorum yahu ben bu programı/diziyi.
uykuda arkada dönsün diye açtığım programdı gecekondu. sonra dedim boşa gidiyor ben bunu normal normal izliyim.
keşke şu dijital platformların birinde tekrar başlasa. inanılmaz olur.

sinemada izlediğim, bana durmadan sinemaya gittiğim dönemi anımsatan bir film. bakırköyde bir arkadaşımla izlemiştim.
film normal gibi. bir şeyler denediğini hatırlıyorum filmin. ama çok içime sinmemişti sanki.
7,3 fazla.

sigara içtiğim zamalarda okuduğum ve okurken paketlerce sigara içtiğim kitaptır.
hakan günday kitaplarını bir süredir okumuyorum. bir tanesini tekrar okuyacak olsam o kitap piç olur

hayatımın çok döneminde aklıma geldi bu cümleler:
'piçler, aşık oldukları kadınların kendilerini kurtaracaklarını düşünür. oysa hiçbir kadın dünyaya bir piçi kurtarmak için gelmemiştir.'

enfes film!
bu filmi izlerken bol bol gülüyorsanız etgar keret kitaplarını edinmeniz gerekli!
zaten bu film de onun bir kitabından uyarlamadır. (kneller's happy campers)
israilli yazarın 'tanrı olmak isteyen otobüs şoförü' adlı kitabı sizi güzelce uçurur!! alın!!
kitabın içinde bulunan 'domuzu kırmak' adlı öyküsü de bir ailenin zehrini ve bir çocuğun sevgiye olan bağını inanılmaz iyi açıklar. o kadar çok sevilmiştir ki bu öykü kitap haline getirilmiştir falan filan.

fena olmayan, gideri olan dizidir.
fringe ismini gördüğüm anda yüzümdeki gülümseme de tamamen izlediğim dönemle alakalı.
henüz tamamen boka batmamış hayatlar yaşıyorduk.
neyse yaa..
konusuna bakın ve ona göre şans verin bu diziye.

hayatta bir şeyler ters gittiğinde, beklediğim haberler gelmediğinde, zaman gerekecek şeyler için beklemeyi değil pes etmeyi seçtiğimde, yani her yenilişimde bu adamların bir sezon daha (kesin olan bu, umarım birkaç sezon) karşıma çıkacağı aklıma geliyor ve rahatlıyorum. sadece çok çok fazla mesaj kaygısı gütmesinler, dizinin akışkanlığını bozmasınlar. normal gibi takılsınlar kafi.

(ha bi de ömer sinir beyfendi tekrar gelse mesela:))

her iki-üç senede bir, tekrar bütün sezonlarını izlemeyi adet haline getirdiğim nadir dizilerden... bu adamlar bunu nasıl başardı bilmiyorum. sanki 'izle geç' dizisi olacakken efsane olmuş gibi havası var disinin. özellikle olay çözüldükten sonra, bölüm sonlarında dexter morgan'ın iç sesinden, dizinin o veya önceki birkaç bölümü için değerlendirme yaptığını, ders çıkardığını duyarsınız. bu bende salak bir gülümseme yaratırdı hep. : )