mirid yazar profili

mirid kapak fotoğrafı
mirid profil fotoğrafı
rozet
karma: 726 tanım: 146 başlık: 14 takipçi: 3

son tanımları


sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

bıktım artık!
kendilerini gösterme arzusu ile mi yoksa insanların iyiliğini düşündüklerinden midir bilinmez söylenen sayısız depremler olacak, kıyamet ortamına dönecek vari sözlerden bıktım!
yıllardır anlatılan hikayelerin imgeleri gözlerimize doldurulduktan sonra her türlü sarsıntıda o deprem bu deprem mi diye bekliyor olmak rahatsız edici. adeta bak öleceksin ve böyle olacak ama bil bakalım hangisi gibi bir oyuna döndü.
madem bir bilim kurulu olarak göreviniz var o halde bunu yüreklerimize korku zihinlerimizde felaket şemaları oluşturmadan yapmalıydınız. nacisi de celal'i de diğerleri de yerin dibine batsın arkadaş.

mesele deprem olması değil! yıkım olduktan sonra "bu şehir temizlemekle olmaz molozları denize sürüklemekle temizlenir ancak", "kimse yardıma gelemeyecek aylarca", "açlıktan, hastalıktan ölecek insanlar" gibi sözler duymaktan 6-7 yıldır bunalmışken artık tahammülüm kalmadı bu felaket senaryolarını gözlerimize sokanlara. bilinçlendirmek korku imgeleri yaratmak değildir.
devamını gör...

cem karaca'nın gözyaşları

senaryo doluluğu ve duygu aktarımı konularında çok başarılı bir yapım olduğunu söyleyemem ama bu kadar topluma mal olmuş bir karakterin hayatındaki önemli anları görmek açısından kıymetli bir film olmuş.
gençlik çağındaki hevesi, babası ile yaşadığı fikir çatışmaları, gerçekçi olmayan ancak kendisine edindirdiğini sandığı ideali ve bunun bir ceza ile anlam kazanması (halkın sesi olma), toplumla bütünleşmek isterken dönemin şartları gereğince siyasi çatışmalarda taraf gibi algılanması, gurbet hayatı, ... ele alınmış.
"nefes alıyorum, kalbim atıyor diye uğruna yaşayacak ne kaldı ki ?"
tüm dünyanın sahip olduğu kültürel değerlerin bu denli değersizleştiği ve kültürel değerlerin sosyal medya aracılığı ile tekleşip evrenselleşmeye başladığı son yılların aksine bize her kültürün yaşaması ve yaşatılması gerektiğini hissettiren bir karakter olmuştur muhtar cem karaca.
vatanından uzaklaştırılanlar dillerde, gönüllerde muhafaza edilir iken uzaklaştıranları sadece mezar taşları hatırlar. "ben sadece insanların insanca yaşadığı bir memleket istedim."
devamını gör...

before sunrise

romantizm temalı filmdir. birbirini hiç tanımayan iki kişinin bir tren yolculuğunda anlaşmazlık yaşayan bir çifte dair görüşleri üzerine başlayan sohbetin neticesinde uzun soluklu bir vakit geçirme sürecini konu alıyor. planlarını değiştirmeyi, özgürce fikirlerini söyleyebilmeyi, asıl kendiliklerini ortaya cesurca koyabilme imkanı sağlamalarını içeren bir hikaye içeriğine sahiptir.
"... tabii ki kendimden bıkmış durumdayım. fakat seninle beraber olmak, kendimi farklı hissetmemi sağladı."


filmin sonunda her ne kadar kavuşma olmasa da sözleşmeleri ve birbirlerine karşı duydukları arzu aslında kendiliklerini bir başkasının boşluğunda var edebilmelerinin de bir karşılığı gibi duruyor. sevgi tanımlandıkça değerini kaybeden bir şey gibi dursa da bu filmde o saf duyguları size aktarmayı başarmışlar. onlar söylemese biz söyleyecektik "gitme, tekrar görüşelim" sözlerini :)
devamını gör...

bağımlılık

yaşanılan zorluklarla mücadele etmenin, arzu edilene ulaşamanın yarattığı yıkımın bir telafisi olarak maddi yahut soyut bir şeyi hayatında olmazsa olmazın haline getirme durumudur. belki de en zararlı yöntemlerden birisidir.
devamını gör...

hoşgör sen

ajda pekkan'ın seslendirdiği keyifli mi keyifli bir şarkıdır.
buyrunuz
önemli olan sevgidir, sahiplenmek ve sadık olmaktır :)
"bilsen neler dönüyor şu garip dünyada
arkadaşlık düşmanlıkla yan yana
bazen sebep bir aşksa, çoğu zaman da para
değiştirir insanları hep bir anda
hiç bunları kendine dert etmeye değer mi?
şu kısacık ömürler yeter mi?
hoş gör sen, affet gitsin, aldırma
büyüklük sende kalsın sonunda
sen sarıl o sana sarılmazsa
sen unut unutmazsa
la-la-lay, la-lay-lay-lay-lay-lay-la
la-la-la, la-la-lay-lay-lay-lay-la
la-la-lay, la-lay-lay-lay-lay-lay-la
la-la-lay, la-lay-la-la
hangimiz uğramadık sanki haksızlıklara?
dinle beni, sakın uyma şeytana
pişman oluyor herkes sonra yaptıklarına
esir olma boş yere gururuna
hiç bunları kendine dert etmeye değer mi?
şu kısacık ömürler yeter mi?
hoş gör sen, affet gitsin, aldırma
büyüklük sende kalsın sonunda
sen sarıl o sana sarılmazsa
sen unut unutmazsa
la-la-lay, la-lay-lay-lay-lay-lay-la
la-la-la, la-la-lay-lay-lay-lay-la
la-la-lay, la-lay-lay-lay-lay-lay-la
la-la-lay, la-lay-la-la
la-la-lay, la-lay-lay-lay-lay-lay-la
la-la-la, la-la-lay-lay-lay-lay-la
la-la-lay, la-lay-lay-lay-lay-lay-la
la-la-lay"
devamını gör...

adam elliot

(bkz: marry and max) ve (bkz: memoir of a snail) filmlerinin yönetmenidir. avustralyalı bir animatör ve film yapımcısı olan bu abimiz kil animasyonu ile karakterlerinin kişilik gelişimlerini güzel ve basit bir şekilde bizlere aktarmaktadır. bu kadar basit anlatımla bu kadar keyif verebilmek büyük bir başarıdır.
dram ağırlıklı olan yapımlarının içerisinde yaşamın boğucu, bunaltıcı, insanı kendi duvarlarına hapsedici etkisini hissettirerek yaşamın korunaklı alanına atıflar yaparken bir yandan da ümit, sevgi, umut gibi kavramlarına yer vermektedir. bu sayede hayatın yalnızca güzellikler ya da üzüntülerden ibaret olmadığını ve daima zıtlıkların yaşamın dinamiği olduğu gerçeğini aktarmaya çalışır.
devamını gör...

form değişmezliği

bir nesnenin herhangi bir uzaklık, boyut, yön ve detay farklılıklarına rağmen tanınabilirliğini ifade eden kavramdır. örneğin, çok uzakta tekerlekler ve tekerleklerin üzerinde katı bir bütün parçanın olduğunu gördüğünüzde bunun bir araba olduğunu tahmin etmenizdir. algısal yaşamın bir parçası olan bu kavram yaşamsal tehdit içerebilecek düşünceler uyandırdığı durumlarda sağlıklı yorumlanmayacaktır. (bir ipi yılana benzetmek gibi.)
devamını gör...

rum havası

ne zaman bir hareketlilik arasam dinleyeceğim 5 şarkıdan birisidir.
tam olarak ilkbahar coşkusu veren bir havası var. funda ablaya teşekkürü borç biliriz.
devamını gör...

psikiyatriste gitmek

ya gittiğimi bildiğim psikiyatrist diye bir şey yoksa ?
devamını gör...

para biriktirme yöntemleri

kitapları temiz sahafçılardan almak. hem uygun hem de sıfır gibi duran kitaplar satarlar genelde.
devamını gör...

light shop

güney kore yapımı gerilim-dram ağırlıklı bir dizidir. şimdilik bir (1) sezon ve sekiz (8) bölümden oluşmaktadır.
dizinin ana teması ölüm ile yaşam arasında kalan hayatlar ve bu hayatlara bağlı olarak etkilenen sevdiklerinin yaşadıklarıdır. dizinin geçtiği iki ana sahne vardır. bunlardan ilki yolun ilerisinde çevreye inanılmaz aydınlık yayan bir avizecinin bulunduğu karanlık ve dar bir sokak iken diğeri ise hastanenin yoğun bakım ünitesidir. bu dar sokak ve yoğun bakım ünitesi dizide ön plana çıkan iki söz ile bütünleşik olarak izlenmektedir; "hayatta kalmak, hastanın yaşama arzusuna bağlı." ile "belki de sadece yaşama arzusu hastaya bağlı değildir."
karamsar bir hava yapısının hakim olduğu dizinin devam sezonları gelir mi bilinmez ama 45'er dakikalık bölümler ile izlenilesi keyifli bir mini dizi durumundadır şuanda.


dizi içerisinde bazı insanlar paranormal değişimler gösterebilmekte ve bunun nedeni ise serinin orta bölümlerine kadar anlaşılamamaktadır. zaman içerisinde ise paranormal değişim geçiren kişiler ve bu kişileri gören insanların aslında gerçek hayatta değil de hastanenin yoğun bakım ünitesinde iken farklı bir yaşam boyutunda birbirleri ile etkileşim halinde oldukları açığa çıkar. insanlar sevdikleri ile yaşadığı sevinci, onlara verilen zararı nedeniyle hissettiği öfkeyi, alınmayan önlemler gereğince içerisinde kabaran pişmanlığı ile var olur ölüm ile yaşam arasında. görünenler yalnızca aynı durumda olanlardır.


yaşam ve sağlık nötr anlam taşıyan bir avantajdır hayatlarımızda. dinamiği gereği çoğunlukla kendiliğinden düzenli olarak var olduğu için bir anlam taşımaz zihinlerimizde ancak bir etkilenim olduktan sonra ortaya çıkan değişimler ile avantajını hissetmediğimiz şey doğrudan öncelikli bir dezavantaj haline bürünür zihinlerimizde.
devamını gör...

özgürlüğün feshi

iki tarafından bulunduğu bir durumda birinin özgürlük kavramı içerisinde diğerinin özgürlüğüne müdahale etmesini ifade eden kavramdır. örnek olarak aynı evde yaşayan iki kişiden birisinin özgür tercihi neticesinde evdeki tüm iletişim araçlarını alıp, kapıları, pencereleri kilitleyip diğerinin dışarı çıkmasına engel olması verilebilir. burada özgürlük, yücelikle değil alçaklıkla bağlı bir kavramdır.
devamını gör...

adolescence

suç olayında adı geçen bir çocuğun gözaltına alınması ile başlayan dört bölümlük bir dizidir. polisiye kategorisinde adlandırılsa da türündeki örneklerinden oldukça ayrı bir taraftadır. bunun sebebi ise olayın anlatıldığı gibi gerçekleşip gerçekleşmediğine ya da kim tarafından gerçekleştiğine öncelik vermemesidir. burada dedektif memurunun "üzüldüğüm şey; böyle olaylarda failin adı anılır. kız öldü ve unutulacak." minvalindeki sözü de akıllara geliyor. herhalde bizler yaşanmış olanların üzüntüsündense canımız daha çok yanmasın korkusuna öncelik veriyoruz.

akran zorbalığının her dönemde var olduğunu bilsek de günümüzde kendisine has kültürel bir yapı haline gelmeye başladığını görmekteyiz. zira fiziksel ve sözlü olarak gerçekleşen psikolojik zorbalıklar tespit edilebilirken emojiler yahut anlam verilerek oluşturulmuş farklı bir dil kültürleri oluşmaya başlamış. bununla mücadele etmek çok zor iken durumu öğrenmek, en azından anlamaya çalışarak farkındalığı arttırmanın önemi de gözler önüne serilmiş.


dizide suça karışan çocuğun akran zorbalığı, aile yaşantısındaki bağlanma süreci ve sağlıklı rol model alınacak ebeveyn ile olan ilişkisinin hayatındaki sorunları çözme sürecine ne denli etki ettiğini gösteriyor. özellikle baba ve erkek çocuk arasındaki detayları göz önüne sunmaya çalışan dizide baba ve oğul arasındaki utanç kavramı, hem çocuk hem de baba figürleri üzerinden aktarılmış. dizide babaların akranlarının tavırları üzerinden çocuklarını çocukların da akranlarının tavırları üzerinden babalarını birer güç alım yahut yitim kaynağı olduğuna dair atıf oldukça bulunuyor. utanç kavramı da bu atıf üzerinden kendisini yegane duygu olarak gösteriyor.

bir diğer önemli konu ise ebeveynler çocukların yaşantılarına zenginlik kattıkça değil, anlam kattıkça var olur ve değer yüklemiş olurlar. dizi içerisinde resim yeteneği bulunan bir çocuğu spora yönlendirmek de bu utancı tetikleyici bir faktör olarak sunmuştur.


çocuk karakterin rolünü muazzam oynadığını ifade etmek lazım. genel hatlarıyla keyifli mini bir diziydi. çok büyük beklentiler ile değil ama didik didik ederek geçirebileceğiniz hoş bir 4 saatlik yapım.
devamını gör...

metalleri birbirine karıştırmak

metallica ve rammstein asla birbine karışmaz
devamını gör...

renklerin psikolojik etkileri

arkadaşlar genelleme yapmak pek makul değil. sanmıyorum ki mavi bir sopa ile 10 sene dayak yiyen birisi mavi renkten huzur bulsun.
devamını gör...

her şeyi içine atan insan

yanlış öğreti ile hayata bakmaktadır. cesareti yoktur düşüncelerini karşı tarafa iletmeye çünkü o kalp kırmamak üzerine programlanmıştır yetişkinler tarafından. hep içine atıp yalnızlaşmış, konuşmaktan uzak kalmış, mutsuz olmaktansa, sorun çıkmasındansa hiçbir şeye karışmamayı ve hissettiklerini paylaşmamayı öğrenmiştir. sonra da nasıl ifade edeceğini bilemeyip yerli yersiz patlamalarla anlatmaya çalışır kendini ama daha çok zarar verir kendisine ve çevresine. elinden tutup da hadi söyle demek istediklerini diyeni olmamıştır. hepimizin hayatında vardır böyle insanlar. zorlamak lazım bazen yaşadıklarını anlatması için ama unutmamak lazım ki her anahtar her kapıyı açmaz.
devamını gör...

yaşlı yazarlara hürmet gösterilmemesi

bayramda onlar da bize beğeni atmıyor.
devamını gör...

recep tayyip erdoğan

narsist karakteristik yapılanmanın günümüzdeki en net örneklerindendir kendisi. arkasında onu destekleyen çok sayıda insan olduktan sonra hitler de büyük bir liderdi ta ki yenilgiye uğrayan kadar. mesele savaş kazanmak değil, halkına kendi düşüncelerini empoze edip kendini bir lider konumuna getirmek de değil. mesele halkın refahını yukarı çıkarmak ve kendi düşüncelerinden bağımsız olarak halkını yaşatabilmektir. kendi diliyle alıntılarını yaptığı çoğu islami düşünürün kitaplarında bunlar satırlar boyunca söylenirken sadece işine yarayacak kadarını halkının gözlerine bir perde indirme amacıyla kullanmaktan da hiçbir zaman geri durmadı. çok icraatı olabilir ama sınavlarda gidiş yoluna değil sonuca puan verilir.
iyi ya da kötü çok şey söylenebilir kendisine ama halkını yaşatmadığı müddetçe kendisi de kara bir leke olarak kalacak tarihte. kendi sözünün ötesine kulak kesilmeyen, dün söylediklerini bugün unutan ve başkalarına zarar vermesine rağmen kendi arzularından kopmaya cesareti olmadığı için iki yüzlü tutum sergileyen bir siyasetçidir.
devamını gör...

korku

en tehlikeli duygudur. insanın davranışlarının değişmesine en hızlı neden olan duygudur.
kişiyi kendi benliğinden uzaklaştırır, inançlarını dile getirememeye, yapmak istediklerini eyleme geçirememeye, gelecek ümidinin çöp olup, kendi yaşamının sorumluluğuna karşı mahcup olmaya neden olur. ne olursa olsun susmamak, davranmak ve korkmamak insanın kendi benliğine saygısındandır.
devamını gör...

19 mart 2025 istanbul cumhuriyet başsavcılığının açıklaması

süleyman soylu'ya terör örgütü ve suç örgütü üyesi olmaktan, binali yıldırım'ın oğlunun uyuşturucu madde sağlama/ticareti yapmaktan bağ kuramayan hukuk, öncelikle hukuku geçmişe yürüterek önce diplomayı iptal ettirdi, şimdi de bunlar. elbet bedenleriniz çürüyecek gömüldüğünüz yerden çiçek bile açmayacak.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim