perubacilari - tüm tanımları (2. sayfa)

andrea bocelli dinleyenden tutun bayhan dinleyene kadar hemen hemen her kadının sevdiği hitap şekli. evet...

küçükken glokom (göz tansiyonu) teşhisi koyulmuş, daha sonra geçirdiği kaza sonucu tamamen görememeye başlamıştır.

italya'da doğduğu yerde çeşitli konserler vererek gelirlerini görme engelli çocukların ihtiyaçları için kullanıyor. hatta bunun için ülkemizden de çeşitli turlar düzenleniyor, böylelikle hem bocelli dinliyor ve destek vermiş oluyor hem de italya'yı görüyorsunuz.

"umut için müzik" adı altında mimarisine bayıldığım duomo katedrali'nde vermiş olduğu konserler var. linkini bırakıyorum.

herkes dedi merak içinde, ölümden sonra hayat var mı diye?
boşuna düşünürler,
sanki hayat varmış gibi ölümden önce.

cansu dere'nin yer yer yapmacık tavırlarını saymazsak gerek verdiği mesajlarla gerek hissettirdikleriyle çok çok başarılı olmuş.
uğur mumcu, madımak olayı, diyaloglarda geçen türkiye gerçekleri, aklıma şu an gelmeyenler. özellikle final. hepsi müthişti.

öyle ana kuzusu bir tip de değilim ama uğruna aklınıza gelebilecek her şeyi yapabileceğim yegane insan kendisi.
yalnızca bir insanı üzmekten bu kadar çok çekiniyorum. o da karşımda oturuyordu az önce. bir gün oturamazsa ne yaparım bilmiyorum.

bunu yapana değil de yapıp da inkar edene kızıyorum ben en çok. çünkü hem sizi aldatmış hem de salak yerine koymuş oluyor.
ilişkinin başlarında belki siz zor elde edilmiş ve kıymetlisiniz, biraz zaman geçip sevginizden emin olduğunda hep bir rahatlık geliyor niyeyse karşınızdakine. bu durumun en keyifli tarafı da aldatmaya teşebbüs ettiği kişiden tam verim alamayıp tekrar size zırlaması.

benim için buna ulaşmak öyle zor ki, evliliğe sıcak bakmayan biri olmama rağmen fikirde dahi bunu yapmadığını düşündüğüm, her türlü çocukluğuma aynı çocuklukla cevap veren ve benimle eğlenebilen birini bulduğumda evlenirim. yazıyorum buraya.

şarkı trabzon maçka yolu üzerinde bulunan trihas to gefyri köprüsü’nün hikayesini anlatıyor. yunan efsanelerinde hades’in kıl köprüsü diye geçiyormuş. sözlerin türkçesi yaraladı biraz beni.

pinhani’nin de yaptığı en güzel işlerden biriydi bence ama ben buna da bayıldım.

üyelerinden biriyim. sadece dert dinlerken yapıyorum genelde. asıl amaç burada moral bozmak değil karşındaki insanı kötüye hazırlamaktır. böylelikle başına geldiğinde o olumsuzluğu zaten duymuş olduğu için daha az üzülür. gelmezse de ne âla.

asperger sendromu olduğundan şüphelendiğim çocuğumsunun yeni açıklaması.

sevdiğini gösterememek ve çocuğa yalan söylemeyi öğretmektir.

çocuğun başına herhangi bir şey geldiğinde, (düşmek gibi) “tamam geçti, bir şey yok, ağlama” denir ve çocuk ağlayamadan öylece kalır. böylelikle çocuğa hem duyguları gizleme hem de yalan öğretilir. çünkü ortada bir şey vardır. çocuk düşmüştür.

toplum olarak sevgimizi pek gösteremeyiz. baba oğluna sarıldığında, seni seviyorum dediğinde garip karşılanır hatta belki söylenmez bile. duygular daima gizlenir.

kanserin dahi bir numaralı sebebi, içine atmaktır. doğru olan, duyguları gizlememek ve çocuğun da gizlemesine izin vermemektir.

iğdişlik korkusu (erkek çocuğun annesine ilgi duyduğu için babası tarafından cezalandırılacağını düşünmesi) oedipus kompleksine bağlı olarak ortaya çıkar. 3-6 yaş arasında görülür. freud'a göre her çocuğun ilgi duyduğu ilk şey karşı cinsteki ebeveyndir.
erkek bebek, babasının annesine yaklaşmasından, kız bebek ise annesinin babasına yaklaşmasından rahatsızlık duyar.

birilerine sarılmayı özledim. çıldıracağım.

charlie’nin aklıma geldiği geceler ağlıyorum...

yılın büyük bir bölümünde hiç abur cubur yemezken kalan aylarda dönem dönem tek bir abur cubura takığım ve sonra ondan da nefret edip yenisini buluyorum. bu döngü hiç bitmiyor. damak inciyle bir hafta önce aşkımızın temellerini attık.
kahve cezvemle her gün konuşuyorum. biz muhteşem bir ikiliyiz.
üzüleceğimi bilsem bile o an beni ne rahatlatacaksa o şekilde davranıyorum.
kafam yerinde değilse yok saymak için saatlerce başka bir şeyle uğraşıyorum. 11 saat ders çalışmak gibi.

aklıma geldikçe "iyi ki o sıralar yaşanmış ve bitmiş" diyorum. bayıldım iyi hatırlayışlarınıza.

"inci" isimli çikolatası ateistlerin iman etmesine sebep oluyor. bizzat gözlemledim.

yalnızca 12 bölüm olduğunu unutup yeni bölümü izleyeyim diye girdiğim ve hüsrana uğradığım dizidir.

erasmus'la gelen yamyam bölümünün müthiş pop şarkısı için:

bu kadını antipatik buluyorum ama toplum olarak bizi ilgilendirmeyen şeyler hakkında "bana ne" demeyi neden bilmiyoruz ya? cinsellikten bahsediyor konuşmanın devamında.

istek, arzu.

boş olduğu her vakit candy crush oynadığı için canım bitti bana can yolla demesi.