1.
after life
stand-up gösterilerinde tek bir mimiğimin dahi oynamadığı, her bir dizi projesinde ağzımın açık kaldığı ve hayranlığımın dakikalar geçtikçe arttığı, metin yazarlığından zeka fışkıran, zekatını dağıtsa 10 sezonluk efsane dizi çıkacak olan ricky gervais isimli metin yazarı-komedyenin dizi projesi. birçok karakteriyle destan yazdığı, değil dizinin bitmemesini arzulamak her bir bölümünü döndüre döndüre tekrar seyrettiğim sanat eseri. bu diziye o kadar bağlıyım ve sevgi duyuyorum ki, bunun sebebi tony'den hayatıma dair nokta atışları görmek, benim aklımdan geçenleri onda bulmak olabilir.
bu çağın filozofu olan tony'nin yaşamına dair bir dizi.
bu çağın filozofu diyorum çünkü herkesin peşinde koştuğu maddiyat, anlık zevkler gibi şeylerde gözü olmayan, yaşamın varlığını sorgulayan bir insan. kaybettiği tek varlık olan eşinin arkasından sürekli ağlamaklı olan bir insan..
sürekli mutsuz. fakat mutsuz olurken ne kadar muhteşem bir insan olduğunu rastgele bir posta dağıtıcısına yaptıklarından, ağzıyla "orospusun" dediği(kadın da sürekli seks işçisi diye düzeltiyor) kadına ne kadar büyük bir sevgi beslemesinden anladığımız, saf iyilik ile dolu bir insan. o kadar iyilikle dolu ki, intihar bile edemiyor. psikoloğunun dediği gibi(bu arada gervais muhteşem bir psikolog karakteri yaratmış ve stand-uplarında değindiği konuları onun üzerinden işliyor- her seansta kahkaha attım) kendini kandırıyor çünkü hayattan bıkmış gibi davranırken hayata hiç bilmediği ve fark etmediği kadar bağlı.
diğer bir taraf ve çok komik olan konu ise , kaba saba konuşmaları sevmeyen tony'nin kendi yaptığı iğrenç ofansif şakaların farkında bile olmaması. örneğin "mala çakmak" şeklinde bir konuşmaya denk geldiğinde salon erkeğine dönüşüyor ama kendi yaptıkları çok daha enteresan.
hint asıllı yeni başlayan kızla(bilerek böyle diyorum) aralarındaki uyum, herkese ters davranırken ona karşı en başından çok sıcakkanlı olması, ne kadar büyük bir insan sarrafı olduğunun da göstergesi. çünkü ofiste(bu kelimeyi kullandım ya the office seyredeceğim şimdi açıp çünkü canım çekti) sevgiye değer tek kişi hint asıllı kadın. kayın biraderinin iyi bir insan gibi görünüp o kadar da iyi bir insan olmadığını söylemek isterim.
"insanlar lisa ile bir şeyler yapmayı özlediğimi sanıyorlar. aksine lisa ile hiçbir şey yapmamayı özlüyorum"
devam edecek...
final sonrası ara edit: aşağıdaki kısa edit spoiler o yüzden seyretmediyseniz okumasanız daha iyi olur.
son sahneden bir önceki sahnede dostunun fotoğraf çektikten sonra makineye bakıp yüzündeki ifadenin değişme sebebi, haber röportajlarının sonrası çektiği fotoğraflardan birisini çektiğini fark etmesi oluyor. tony'nin intiharı kesin bir gerçeklik.
son sahnede önce köpeğinin, sonra tony'nin ortadan yavaş yavaş kaybolma sebebi, tony'nin köpek ölmeden intihar etmediğini anlamamızın istenilmesi. köpeğin ölümüne kadar duran tony sonra belli ki intihar ediyor.
bu çağın filozofu olan tony'nin yaşamına dair bir dizi.
bu çağın filozofu diyorum çünkü herkesin peşinde koştuğu maddiyat, anlık zevkler gibi şeylerde gözü olmayan, yaşamın varlığını sorgulayan bir insan. kaybettiği tek varlık olan eşinin arkasından sürekli ağlamaklı olan bir insan..
sürekli mutsuz. fakat mutsuz olurken ne kadar muhteşem bir insan olduğunu rastgele bir posta dağıtıcısına yaptıklarından, ağzıyla "orospusun" dediği(kadın da sürekli seks işçisi diye düzeltiyor) kadına ne kadar büyük bir sevgi beslemesinden anladığımız, saf iyilik ile dolu bir insan. o kadar iyilikle dolu ki, intihar bile edemiyor. psikoloğunun dediği gibi(bu arada gervais muhteşem bir psikolog karakteri yaratmış ve stand-uplarında değindiği konuları onun üzerinden işliyor- her seansta kahkaha attım) kendini kandırıyor çünkü hayattan bıkmış gibi davranırken hayata hiç bilmediği ve fark etmediği kadar bağlı.
diğer bir taraf ve çok komik olan konu ise , kaba saba konuşmaları sevmeyen tony'nin kendi yaptığı iğrenç ofansif şakaların farkında bile olmaması. örneğin "mala çakmak" şeklinde bir konuşmaya denk geldiğinde salon erkeğine dönüşüyor ama kendi yaptıkları çok daha enteresan.
hint asıllı yeni başlayan kızla(bilerek böyle diyorum) aralarındaki uyum, herkese ters davranırken ona karşı en başından çok sıcakkanlı olması, ne kadar büyük bir insan sarrafı olduğunun da göstergesi. çünkü ofiste(bu kelimeyi kullandım ya the office seyredeceğim şimdi açıp çünkü canım çekti) sevgiye değer tek kişi hint asıllı kadın. kayın biraderinin iyi bir insan gibi görünüp o kadar da iyi bir insan olmadığını söylemek isterim.
"insanlar lisa ile bir şeyler yapmayı özlediğimi sanıyorlar. aksine lisa ile hiçbir şey yapmamayı özlüyorum"
devam edecek...
final sonrası ara edit: aşağıdaki kısa edit spoiler o yüzden seyretmediyseniz okumasanız daha iyi olur.
son sahneden bir önceki sahnede dostunun fotoğraf çektikten sonra makineye bakıp yüzündeki ifadenin değişme sebebi, haber röportajlarının sonrası çektiği fotoğraflardan birisini çektiğini fark etmesi oluyor. tony'nin intiharı kesin bir gerçeklik.
son sahnede önce köpeğinin, sonra tony'nin ortadan yavaş yavaş kaybolma sebebi, tony'nin köpek ölmeden intihar etmediğini anlamamızın istenilmesi. köpeğin ölümüne kadar duran tony sonra belli ki intihar ediyor.
devamını gör...