1.
ilk olarak 16 ekim 1846'da bir hastaya anestezi uygulandığı için, bugün dünya anestezi günü olarak kutlanmaktadır.
içinizden 'ya cidden bunu kutlayan var mı?' diyebilirsiniz. cevap vereyim evet var. biz* kendi içimizde de olsa anestezistler olarak bugünü kutluyoruz. hazır bu başlığı açmışken size biraz anestezi hakkında bilgi vermek isterim. öncelikle halk arasında ki bir kaç yanlışı ya da hoşumuza gitmeyen genel şeyleri düzelterek başlamak istiyorum.
-narkozcu, kelimesi hoşumuza gitmiyor. mesleğimizi her duyduğunuzda 'bana da az ilaç verip bayıltsana' demeniz hoşumuza gitmiyor. 'oo ne rahat iş iki ilaç yapıyorsunuz hasta uyuyor' demeniz hoşumuza gitmiyor.
-anestezi bayıltmak değildir, uyutmak denebilir. yaptığımız işlem uyutmaya daha yakın, ilacı 1 milim fazla yaparsak hasta ölmüyor. ( tabi ki ilaç dozları ve hesaplamaları var ama hassas terazi değiliz.) hastayı uyutup, uyandırmak dışında hastayı ameliyatı süresince takip ediyoruz. hastanın solunumu geldi mi?, hastaya ne kadar sıvı verdik idrar çıkışı var mı?, tansiyon, nabız stabil mi?, hasta ne kadar kanadı? kanadıysa ne kadarını tolere edebilir. edemezse ne kadar kan takmamız lazım?, hastanın ameliyata göre pozisyonunu değiştirme, gerekirse arada ek ilaçlarla hastanın metabolik bulgularını sabitlemek ve ameliyat bitince hastayı uyandırmak. yaptığımız işlerin bir kısmı.
şimdi gelelim anestezi neden önemli? size bir soru soracağım. eliniz kesilse, ya da düşüp dizinizi yaralasanız bile ne kadar canınız yanıyor değil mi? işte anestezi büyük, küçük fark etmeksizin her ameliyatta sizin ağrı duymamanızı sağlıyor. kısacası yaşayacağınız bir çok travmayı minimuma indiriyor.
hiç yan etkisi yok mu? tabi ki yan etkisi mevcut ama çok nadir görülen bir yan etki malign hipertermi (hastanın ateşinin yavaşça ama sürekli yükselmesi diyebiliriz) ve ilaç tedavisi mümkün. hasta anesteziyi kaldıramadı cümlesi doğru mu? evet. bazı durumlarda doğru. bizim ilaçlarımız solunumu deprese eden( baskılayan) ilaçlardır. bazı yaşlı hastalara ilacı vermeye başladığımız anda hastanın kalbi durabiliyor ama bu da yine çok nadir yaşanan bir olaydır. 1/1000 oranında diyebiliriz.
tabi ki bunun dışında başka şeyler de var ama uzatıp sizi sıkmak istemem. sorularınız olursa da seve seve yanıtlarım. bu arada dünya anestezi günümüz kutlu olsun.*
içinizden 'ya cidden bunu kutlayan var mı?' diyebilirsiniz. cevap vereyim evet var. biz* kendi içimizde de olsa anestezistler olarak bugünü kutluyoruz. hazır bu başlığı açmışken size biraz anestezi hakkında bilgi vermek isterim. öncelikle halk arasında ki bir kaç yanlışı ya da hoşumuza gitmeyen genel şeyleri düzelterek başlamak istiyorum.
-narkozcu, kelimesi hoşumuza gitmiyor. mesleğimizi her duyduğunuzda 'bana da az ilaç verip bayıltsana' demeniz hoşumuza gitmiyor. 'oo ne rahat iş iki ilaç yapıyorsunuz hasta uyuyor' demeniz hoşumuza gitmiyor.
-anestezi bayıltmak değildir, uyutmak denebilir. yaptığımız işlem uyutmaya daha yakın, ilacı 1 milim fazla yaparsak hasta ölmüyor. ( tabi ki ilaç dozları ve hesaplamaları var ama hassas terazi değiliz.) hastayı uyutup, uyandırmak dışında hastayı ameliyatı süresince takip ediyoruz. hastanın solunumu geldi mi?, hastaya ne kadar sıvı verdik idrar çıkışı var mı?, tansiyon, nabız stabil mi?, hasta ne kadar kanadı? kanadıysa ne kadarını tolere edebilir. edemezse ne kadar kan takmamız lazım?, hastanın ameliyata göre pozisyonunu değiştirme, gerekirse arada ek ilaçlarla hastanın metabolik bulgularını sabitlemek ve ameliyat bitince hastayı uyandırmak. yaptığımız işlerin bir kısmı.
şimdi gelelim anestezi neden önemli? size bir soru soracağım. eliniz kesilse, ya da düşüp dizinizi yaralasanız bile ne kadar canınız yanıyor değil mi? işte anestezi büyük, küçük fark etmeksizin her ameliyatta sizin ağrı duymamanızı sağlıyor. kısacası yaşayacağınız bir çok travmayı minimuma indiriyor.
hiç yan etkisi yok mu? tabi ki yan etkisi mevcut ama çok nadir görülen bir yan etki malign hipertermi (hastanın ateşinin yavaşça ama sürekli yükselmesi diyebiliriz) ve ilaç tedavisi mümkün. hasta anesteziyi kaldıramadı cümlesi doğru mu? evet. bazı durumlarda doğru. bizim ilaçlarımız solunumu deprese eden( baskılayan) ilaçlardır. bazı yaşlı hastalara ilacı vermeye başladığımız anda hastanın kalbi durabiliyor ama bu da yine çok nadir yaşanan bir olaydır. 1/1000 oranında diyebiliriz.
tabi ki bunun dışında başka şeyler de var ama uzatıp sizi sıkmak istemem. sorularınız olursa da seve seve yanıtlarım. bu arada dünya anestezi günümüz kutlu olsun.*
devamını gör...