4 kutsal kitap

beginner'dan advance'e doğru okuması ve anlaşılması zorlaşan edit by rab serisi.

tevrat, zebur, incil ve kuran'dır.

milyonların inandığı bir şeye tahrif edilmiş demek sakıncalı mı? oğlum bu nasıl bir zihniyet? kaçıncı yüzyılda yaşıyorsun lan sen? zerdüştlükten, hinduizmden hiç mi haberi olmaz bir insanın? insan bu kadar mı dinlerden bihâber olur yahu?

hangi incil-tevrat uyumundan bahsediyorsunuz? hz. nuh'un şarap içip çıplak bir şekilde sızdığını iddia eden bir kitabın değiştirilmediğinden falan mı bahsediyorsunuz? velev ki öyle olsun, doğrudur, belki dinden(islam) çıkarız, fakat vallahi bu sebepten hristiyan olmayız. bu ancak bizi dinsiz yapar.

edit: üstte hristiyan bir kardeşimin bana cevap vermesi üzerine tanımı tekrardan editlemekteyim:

birincisi, hristiyanların en çok söyledikleri yanlış: biz müslümanlar, incil değiştirildi diyoruz. markos, matta, yuhanna, luka değiştirildi demiyoruz. çünkü dinimiz bize bu adamların kim olduğundan bahsetmiyor. dolayısıyla bu adamların gerçekten hak yolunda olup olmadıklarını bilmiyoruz. dolayısıyla bunların incili değiştirildi gibi bir iddiamız yok. bunların incili bir nevi biyografi kitabı gibi. biz isa peygambere vahyolunduğunu, ve ona vahyolunanın değiştirildiğini, isa'nın tanrısallaştırıldığını söylüyoruz. ona ait olan incil markosunki veya diğerlerinki mi onu zaten bilmiyoruz.

diğer bir hristiyan yanlışı: elimizdeki inciler kesin lukaya falan ait inancı. bugün elimizde olan inciller anonim olarak kabul edilirler. 2. yüzyıldan sonra bu 4 incile bir ad konmuştur. yuhanna incili falan gibi. örneğin luka incilinin, lukaya ait olup olmadığı tartışması bugün hala sürüyor. herkes de bu konuda kendi görüşlerini dile getirmekte özgür. yok şu yüzyıldan incil kalmış falan bunlar beni bağlamaz.

hz. isa peygamberin tanrısallaştırılması örneğini hz. ibrahim peygamberde de görüyoruz. hz. ibrahim peygamber de brahmancılar tarafından tanrısallaştırılmıştır. sevgili kardeş, sen nasıl ibrahimin tanrı oldugunu kabul etmiyorsan ben de doğal olarak isanın tanrı olduguna inanmıyorum. hristiyanlıkta nasıl isa tanrılaştırıldıysa, brahmancılar da çok daha önce hz. ibrahimi, karısını falan tanrılaştırdı. bunun tarihsel örneği budda, konfüçyüs, ur-namma da falan da görülüyor. akkadlar da kendi imparatorlarını tanrısallaştırırlardı. ben nasıl ki bunların tanrı olduguna inanmıyorsam, isa peygamberin de tanrı oldugunu kabul etmiyorum. gayet normal. tarihte binlerce insan tanrılaştırıldı ve isa da bunlardan biri. tabi benim inancım bu. seni bilemeyeceğim.

diğer bir hristiyan yanlışı: kuran, incilin değiştirildiğini söylemez.

bir bakalım,

ey iman edenler! allah’a, peygamberine, peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve âhiret gününü inkâr eden kimse iyice sapıtmıştır.

bu zaten incilin değiştirilmediğini göstermez. biz müslümanlar zaten allahın kitaplarına inanıyoruz. biz müslümanların inancında allah onlarca kitap gönderilmiştir, sadece 4 kitap değil. rivayetlerden onlarca kutsal metnin olduğunu anlıyoruz. ki incile de iman ediyoruz. fakat onun değiştirildiğine de inanıyoruz. biz incilin aslına iman ediyoruz.

firavun hânedanının ve onlardan öncekilerin durumu gibi; onlar bizim âyetlerimizi yalanladılar, allah da günahları yüzünden onları yakalayıverdi. allah’ın cezası çok şiddetlidir.

bunun neresi incil ile alakalı. firavun hanedanından bahsediyor, hz. musa dönemi. daha tevrat değiştirilmemiş ve incil de inmemiş.

şayet sana indirdiklerimizden şüphen varsa, senden önce kitabı okuyanlara sor. rabbinden sana gelen, gerçeğin ta kendisidir, sakın şüphelenenlerden olma! asla allah’ın âyetlerini yalan sayanlardan da olma, yoksa hüsrana düşenlerden olursun!

zaten burda 94-cü ayetten hz. muhammede indirilenlerden, yani kurandan bahsedildiğini anlıyoruz.

maide 43:

içinde allah’ın hükmü bulunan tevrat yanlarında olduğu halde seni nasıl hakem tayin ediyorlar; bunun ardından da yüz çevirip gidiyorlar. onlar asla inanmış değildirler.

tevratın tüm hükümleri tahrif edilmemiştir. bunu recmden anlıyoruz. mesela yahudilikte de recm var, recm islam dininde de var. görüyoruz ki recm haktır. yahudiler, dava hakkında hüküm vermek adına hz. muhammede gelmişlerdi. yani yahudiler, hz. muhammede iman etmemiş olmalarına rağmen, başları sıkışınca hz. muhammede geliyorlar. olacak iş mi bu? üstelik bildiğim kadarıyla bahsedilen dava zina, recm ile alakalıdır. dolayısıyla ayet, tevratın değiştirilmediğini göstermemektedir, ayrıca incil ile de alakasızdır.

incil’e tâbi olanlar da allah’ın onda indirdikleriyle hükmetsinler. kim allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar fâsıkların kendi­leridir.

bu ayet incilin değiştirilmediğini göstermez. çünkü ayetin devamı şöyle gelir,

resulüm! sana da kendisinden önceki kitapları tasdik edici ve onları denetleyici olarak bu kitabı hak ile indirdik. artık aralarında allah’ın indirdiği ile hükmet. sana gelen bu gerçeği bırakıp da onların isteklerine uyma. her birinize bir şeriat ve bir yol yöntem verdik. allah dileseydi sizi tek bir ümmet yapardı. fakat size verdikleriyle sizi denemek istedi. öyleyse hayırlı işlerde birbirinizle yarışın. hepinizin dönüşü allah’adır. allah size hakkında ayrılığa düştüğünüz şeyleri haber verecektir.)

görüldüğü gibi, aralarında allahın indirmiş olduğuyla hükmetmesi hz. muhammede söyleniyor, ona gelen gerçeği yani kuranı bırakıp da onların isteğine uymamaları söyleniyor. zaten incil değiştirilmemiş olsa, kuran, isanın tanrılığını inkar etmezdi. allah incil değiştirilmedi, incile göre isa tanrıdır, o zaman demek ki haşa isa tanrı diye buyururdu. ama öyle bir şey yok. zaten bu durum incilin değiştirildiğine en büyük delildir.

enbiya 7:

senden önce de ancak kendilerine vahyettiğimiz kimseleri peygamber olarak gönderdik; eğer bilmiyorsanız kitaplar hakkında bilgi sahibi olanlara sorun.

burda da kitapların değiştirilmediğine dair delil yok. vahyolunanların peygamber olarak gönderildiği, bu konuda bilgisiz olanların tevrat veya incili okuyup bilgi sahibi olan yahudi veya hristiyanlara sorması söyleniyor. çünkü bilindiği gibi hem yahudilikte de, hem hristiyanlıkta da peygamberlik müessesesi vardır ve islamın kabul ettiği bir kısım peygamberleri onlar da peygamber olarak kabul ediyorlar. dolayısıyla bu konu hakkında şahit ehli kitab gösteriliyor. yani onlar da bu durumdan haberdar deniyor.

tevrat indirilmeden önce, isrâil’in kendisine haram kıldıkları dışında, yiyeceklerin her türlüsü isrâiloğulları’na helâl idi. de ki: “doğru söylüyorsanız tevrat’ı getirip okuyun!”

bu da tevratın değiştirilmediğini göstermiyor. bir hükümden bahsediliyor, yahudiler herhalde bunun aksini söylemiş olacak ki, bu hüküm tevratta da duruyor gidin okuyun deniyor. yani tevrat şahit olarak gösteriliyor.

zaten bu ayet neyin ne olduğunu gösteriyor:

onlardan bir grup, kitapta olmayanı ondan sanasınız diye kitabı okurken dillerini eğip bükerler ve allah katından olmadığı halde, “bu allah katındandır” derler. onlar bile bile allah hakkında yalan uydurmaktadırlar. (al-i imrân/78)

nuh meselesine gelelim. düşünerek okuyalım diyorsunuz. sevgili kardeş, ben allahın gönderdiği, dolayısıyla bizden katbekat üstün olan bir peygamberin, çıplak bir şekilde içip sızacağına ihtimal vermiyorum. çünkü peygamberler, benim inancımda en üstün ahlaka sahip insanlardır. en üstün ahlaka sahip peygamberlerden biri, atalarımızdan olan hz. nuh'un böyle bir ihmalkarlık yapacağını düşünmüyorum. peygamberler bazen günah işlerler diye bunu hafife almanız çok saçma. evet benim dinime göre de peygamberlerin hata yaptığı olmuştur. ama bu denli bir şey yaptıklarını hiçbir rivayetten daha önce okumadım.

(bkz: tanrılar okulu)
(bkz: büyük saat)
(bkz: böyle buyurdu zerdüşt)
(bkz: tehlikeli oyunlar)

tanrı kelamı değil insanlığın ortak eseri ve mirası olan kitaplardır.
tevrat kendinden önceki kutsal öğretilerden beslenmiş en hacimli kitaptır. kuran ise büyük oranda tevrat'a benzer.
ayrıca kuran'da, biz isa'ya incil'i verdik sonra onu bozdular diye geçer.
oysa isa'ya 'inenlerin' isa tarafından ezberletilme, kayıt altına aldırma veya kitaplaştırılma hikayesi yoktur. sonradan kitaplaştırılanlar, isa'nın öğretileri ve hayatına dair gözlemlerdir. isa'nın yapıp ettikleridir.
incil doğası gereği tanrı sözü değildir zaten.
öğretilerinin yanlış aktarılması dense tamam diyeceğim. ama biz ona incil'i verdik. sonra incil'i tahrif ettiler dersen, burada bir yanlış var demek zorunda kalmaktan başka şansımız olmaz. evet.

yazar aynıysa biri bile yeterdi..

anlayana tek kitap da yeterdi. *

bir de şu zebur denen kitabın bir diğerinin bölümü olduğunu öğrenseler.

semavi dinlerin kutsal olarak bilinen tevrat, zebur, incil ve kur'an-ı kerim kitaplardır. aslında dört değil üç kutsal kitap vardır çünkü tarihi gerçeklere göre zebur, ayrı bir kitap değildir; tevrat'ın "mezmurlar" adındaki bir bölümüdür. davud'un dini de musevilik'ti yani ibrani davut, yeni bir din ve kitap getirmemiştir, yazdığı zebur şiirini tevrat'ın içine eklemiştir. yine aynı şekilde davud ve süleyman, peygamber değil birer kraldır, asıl peygamber hz. natandır. bu da islamun tarihi bir olayı yanlış alıntılamasıdır.
tevrat; hristiyanlıkta eski ahit olarak bilinir, tanah'ın ilk beş kitabıdır ve 39 bölümden oluşur. günümüzdeki tevrat, babil sürgünü'nden sonra yazılmıştır. yahudiliğe göre tevrat, talmud hadisleri olmadan anlaşılamaz dolayısıyla tevrat ile talmud birdir ve tevrat tahrif edilmemiştir.
hristiyanlıkta yeni ahit olarak bilinen incil ise pavlus'un mektuplarıyla birlikte 27 bölümden oluşan ayrı bir kitaptır. isa yaşarken incil diye bir kitap yazmıştır ve getirmemiştir zaten isa'nın kendisi de 1. yüzyıl'da yaşamış bir musevi idi. incil, isa'nın ölümünden yıllar sonra yazılmıştır dolayısıyla ortada tahrif edilmiş bir kitap da yoktur.
kur'an ise diğer iki kitaba nazaran çalakalem bir üslupla yazılmıştır, içinde bolca tarihi ve diğer konularda hatalar vardır. tevrat ve incil'in anlatımı, kuran'a göre daha düzenlidir.
özetle; bu sözde kutsal kitapların hepsi bir insan ürünüdür ve deli saçmasıdır.
islamda "dört kutsal kitap" olarak bilinen tevrat, zebur, incil ve kur'an