acelesi olmadığı halde acele etmek
başlık "insan olun biraz" tarafından 20.03.2025 19:54 tarihinde açılmıştır.
1.
sürekli yaptığım eylemdir.
sürekli acelem var. sanki sürekli tabakhane yolunda zamanla yarışmak zorundayım. sanki ben acele etmesem deriler hak ettikleri kaliteye ulaşamayacak. sanki zamanla yarışmak gibi bir görevim varmış da ne yapsam geç kalıyormuşum duygusu içindeyim.
çoğu zaman acele bir şekilde yapmam gereken bir işim yok. hafta boyunca yetişmek zorunda olduğum bir etkinlik ya da iş yok. boş zamandan bol hiçbir şeyim yok. ama acelem var. her işim o kadar acele ki artık şeytan bile karışma gereği duymuyor. nasılsa acele ettikçe ben kendi başıma bela açıyorum.
bu durumu genelde karadenizli olmakla açıkladım. hayatımın çoğunluğu artvin'de, rize'de ve ordu'da geçti. gururla söylerim her zaman ki ven vonalıyım. karadenizli olmaktan çok mutluyum. ama benim üzerimdeki etkileri her zaman olumlu değil.
insan karadenizde yaşarken bunu farkına varmıyor. zira karadenizde zaman her yerde olduğundan daha hızlı akıyor. herkesin acelesi var. herkes her şeyi en hızlı şekilde yapma derdinde.
ardeşen lisesine atandığım zaman pazartesi sabahı istiklal marşı 30 saniyede okununca biraz ayar gibi oldum ama yine de insan içinde olduğu zaman bu zaman girdabının farkına pek varamıyor.
çanakkale'de yaşamaya başladığımdan beri aslında hiç acelem olmadığı halde acele etmeye çalıştığımı fark ettim. çünkü burda yaşayan insanların hiç acelesi yok. ama hiç. sanki zaman mefhumu onlar için hiçbir anlam ifade etmiyor.
ben de ayak uydurmaya çalışıyorum ama çok başarılı olduğum söylenemez. evden çıkmam gerekiyorsa son anda acele edip evde bir şeyler unutuyorum. bir yere gitmem gerekirse herkesten önce gidip bekliyorum. evin içinde bile bir şeyleri acele ile yapma hevesi yüzünden sağa sola çarpıyorum.
çanakkale ve bir şehri sevmeye neden olan insan bu konuda bana yardımcı olacak bence. inanıyorum. düzeleceğiz inşallah.
sürekli acelem var. sanki sürekli tabakhane yolunda zamanla yarışmak zorundayım. sanki ben acele etmesem deriler hak ettikleri kaliteye ulaşamayacak. sanki zamanla yarışmak gibi bir görevim varmış da ne yapsam geç kalıyormuşum duygusu içindeyim.
çoğu zaman acele bir şekilde yapmam gereken bir işim yok. hafta boyunca yetişmek zorunda olduğum bir etkinlik ya da iş yok. boş zamandan bol hiçbir şeyim yok. ama acelem var. her işim o kadar acele ki artık şeytan bile karışma gereği duymuyor. nasılsa acele ettikçe ben kendi başıma bela açıyorum.
bu durumu genelde karadenizli olmakla açıkladım. hayatımın çoğunluğu artvin'de, rize'de ve ordu'da geçti. gururla söylerim her zaman ki ven vonalıyım. karadenizli olmaktan çok mutluyum. ama benim üzerimdeki etkileri her zaman olumlu değil.
insan karadenizde yaşarken bunu farkına varmıyor. zira karadenizde zaman her yerde olduğundan daha hızlı akıyor. herkesin acelesi var. herkes her şeyi en hızlı şekilde yapma derdinde.
ardeşen lisesine atandığım zaman pazartesi sabahı istiklal marşı 30 saniyede okununca biraz ayar gibi oldum ama yine de insan içinde olduğu zaman bu zaman girdabının farkına pek varamıyor.
çanakkale'de yaşamaya başladığımdan beri aslında hiç acelem olmadığı halde acele etmeye çalıştığımı fark ettim. çünkü burda yaşayan insanların hiç acelesi yok. ama hiç. sanki zaman mefhumu onlar için hiçbir anlam ifade etmiyor.
ben de ayak uydurmaya çalışıyorum ama çok başarılı olduğum söylenemez. evden çıkmam gerekiyorsa son anda acele edip evde bir şeyler unutuyorum. bir yere gitmem gerekirse herkesten önce gidip bekliyorum. evin içinde bile bir şeyleri acele ile yapma hevesi yüzünden sağa sola çarpıyorum.
çanakkale ve bir şehri sevmeye neden olan insan bu konuda bana yardımcı olacak bence. inanıyorum. düzeleceğiz inşallah.
devamını gör...
2.
dün babam ve kendime tost yapıyorum...babam; yavaşşş, sakinnnn, yavaşşşşş, elini yakacaksın, oğlum yavaşşşş, elini keseceksin....ya bir yawaş yap şunu yaaaa, acelen neee....
devamını gör...
3.
bir acelesi olduğu halde acele etmemek değildir.
devamını gör...
4.
tez canlı insan hareketidir. her şeyin hemen bir an önce olmasını isterler, böyle insanların içinde öyle bir telaş enerjisi vardır ki ister istemez yanındaki insanlara da sirayet eder.* hep de ağır kanlı insanlarla imtihan olurlar.
annem, tez canlı iken, babam ise ağır kanlı biridir. eskiden aralarındaki bu uyuşmazlık, beni aşırı rahatsız ederdi ama artık onları oldukları gibi kabul etmeyi öğrendiğimden beri evdeki hallerini tiyatro izler gibi izliyorum.* mesela, bir yere gidecekleri zaman, babam elli saatte hazırlanamazken, annem iki dakikada hazırlanıp arabada onu bekliyor falan, çok komikler.*
annem, tez canlı iken, babam ise ağır kanlı biridir. eskiden aralarındaki bu uyuşmazlık, beni aşırı rahatsız ederdi ama artık onları oldukları gibi kabul etmeyi öğrendiğimden beri evdeki hallerini tiyatro izler gibi izliyorum.* mesela, bir yere gidecekleri zaman, babam elli saatte hazırlanamazken, annem iki dakikada hazırlanıp arabada onu bekliyor falan, çok komikler.*
devamını gör...
5.
sabahları işe geç kaldığımda yaptığım harekettir.
devamını gör...
6.
biraz anksiyete ve şehir yaşamının karması olan eylemdir benim için. her yere koşuyorum , evde bile acele acele yapıyorum işleri.
devamını gör...
7.

birkaç gün önce haberlere de sirayet eden ve teessüf ile karşılanan yazı. hanımefendi karşılık olarak bir gün tatil hakkımız değil mi, diye isyan etmiş ki çok haklı. naçizane tavsiyem ise ruh haline göre değil de az bir saat falan belirlese siesta, pennica gibi bir zaman dilimi falan koysa kendine de müşteri de en azından ne zaman geleceğini bilse. yoksa bunun dışında olumsuz eleştirilere katılmıyorum.
konuya gelecek olursak el insaf olasıca yazarımıza katılıyorum. çanakkale gevşekliği diye bir şey var ama sandığı kadar yaygın değil. "hadi, hadi, hadi..." diyen bir annenin evladı olarak şahsen tam altı yılda gelebildim belirli bir mertebeye. yavaş yemek, yavaş yürümek, okey masaya vurulacaksa ağırca yandakinin ıstakasını devirmek... bunlar hep zamanla öğrenilen şeyler. çünkü anın tadını çıkarmak gerek. acele ederken hep bir sonraki ana odaklanıyor insan. ve bir bakıyorsun ki bitmiş gitmiş hayat. şu hayatta hâlâ yaşarken kıymet bilmek lazım. haaa bu arada sayın hocam bir çanakkaleli olarak inandım ben size, başarabilirsiniz. kısmet belki de bir gün kordonda yavaş adımlar ile yürürken karşılaşırız.
devamını gör...