1.
malumunuz burası bir kırlık arazi, ot putrak, bağ bahçe, çiçek böcek hepsinden önemlisi hayvanat haşerat yuvası. ev tek katlı, ön ve arka verandalara açılan kapılarda ben hariç iki dört bacaklı ev sahibi rahat girip çıkabilsin diye tel kapılara monte edilmiş çat çat küçük kapılar var. yaz boyu geceleri kapı baca açık. tabii ki sadece ev sahipleri değil bazen bahçede yaşayan diğer dört ya da daha çok bacaklılar da sorgusuz sualsiz girip çıkıyorlar buldukları minik aralıklardan içeri biz uyurken.
her sene bir fındık ziyarete gelir, evi tıkır tıkır dolaşır, gündüzleri en küçük deliklerde saklanır geceleri meydan ona kalır, yer içer, ensesine yapışıncaya kadar keyfine bakar bir iki gün.
bu sene de avdet etti biri. minnak bir şey olduğu bıraktığı minik siyah kakalardan belli. kendi sevimli, ufak, kakalar da öyle ama mide bu da; kaldırmıyor. bir gece önce yatak bazasında perküsyon performansı vardı, gece yarısı gürültüsünü kafam kaldırmadığı için(!) salona transfer olmak, ertesi gün de baza muhteviyatını kırklamak zorunda bıraktı beni. dün gece ise bir adres değişikliği yaptığını yanına bir de zurna peşrevi kattığı davulla bildirdi. sadece adres değiştirmedi tür de değiştirdi. taşındığı mevkii yeni değil yüz yıllık bir dolap; ahşapları iyice kurumuş raflarında anneannemden kalan dantelli örtülerin serili olduğu, kavanozlanmış pirinçler, şekerler, mercimekler, erişteler vs.nin bulunduğu bir erzak dolabı. atonal perküsyon performansından makamlı zurna/davul performansına geçişi de bundan diye düşündüm.
aslına bakarsanız mantık çerçevesinde düşünmek delirmenin önüne geçmiyor ama parmak kadar şeyin iki gündür beni uğraştırmasını tiye almak bal gibi de engelliyor. delirmedim, delirmiyciim...
her sene bir fındık ziyarete gelir, evi tıkır tıkır dolaşır, gündüzleri en küçük deliklerde saklanır geceleri meydan ona kalır, yer içer, ensesine yapışıncaya kadar keyfine bakar bir iki gün.
bu sene de avdet etti biri. minnak bir şey olduğu bıraktığı minik siyah kakalardan belli. kendi sevimli, ufak, kakalar da öyle ama mide bu da; kaldırmıyor. bir gece önce yatak bazasında perküsyon performansı vardı, gece yarısı gürültüsünü kafam kaldırmadığı için(!) salona transfer olmak, ertesi gün de baza muhteviyatını kırklamak zorunda bıraktı beni. dün gece ise bir adres değişikliği yaptığını yanına bir de zurna peşrevi kattığı davulla bildirdi. sadece adres değiştirmedi tür de değiştirdi. taşındığı mevkii yeni değil yüz yıllık bir dolap; ahşapları iyice kurumuş raflarında anneannemden kalan dantelli örtülerin serili olduğu, kavanozlanmış pirinçler, şekerler, mercimekler, erişteler vs.nin bulunduğu bir erzak dolabı. atonal perküsyon performansından makamlı zurna/davul performansına geçişi de bundan diye düşündüm.
aslına bakarsanız mantık çerçevesinde düşünmek delirmenin önüne geçmiyor ama parmak kadar şeyin iki gündür beni uğraştırmasını tiye almak bal gibi de engelliyor. delirmedim, delirmiyciim...
devamını gör...