1.
yaş aldıkça içimden sormak gelen iki sorudan biridir. diğeri de ikindi okundu mu sorusudur.
akşam ezanı okunduğunda eve girmek zorunda olan bir neslin üyelerinden biri olduğum içindir ki akşam ezanı önemlidir benim için.
akşam ezanı günün bitişini temsil eder zihnimin minberinde. haddinden fazla yaşlı olduğum ve öyle de hissettiğim için akşam ezanı okunduğunda bir ağırlık çöker üstüme. ajansı izleyip erkenden yatıp uyumak gelir içimden.
bu belki doğal bir durum olabilir ama benim gibi namaz kılmak konusunda idmansız olan birinin durup dururken ikindi okundu mu ya da akşam okundu mu diye sorması çok manasız kaçmaktadır ortamlarda.
bu soruları takip eden diğer eylemlere de girişince işler içinden çıkılmaz bir hal aldı benim için. sıratta tökezlemiş hacı gibi bir tedirginlik hissediyorum her soruşumda.
zaten okunduysa ne yapacağımı da bilmiyorum. ama soruyu sormanın akabinde bacaklarımı sıvazlayarak bir sandalyeye çöküp la havleler eşliğinde etrafı izlemeye de başladım. durup durup süleyman demirel’den bahsetmek, genç insanlara yeğenim diye hitap etmek, gazetelerde beş kupon yerine geçen altın kupon aramak ve beyoğlu’nda kravatla dolaştığım anları anlatmak istiyorum insanlara.
maltepe sigaramı dudağımın kenarında unutup kıbrıs barış harekatı zamanlarında yaşadığım zorluklardan bahsetmeye başlayacağım günleri de iple çekiyorum.
sanırım bir ses geldi kulağıma. müziği kısın. akşam okundu mu?
akşam ezanı okunduğunda eve girmek zorunda olan bir neslin üyelerinden biri olduğum içindir ki akşam ezanı önemlidir benim için.
akşam ezanı günün bitişini temsil eder zihnimin minberinde. haddinden fazla yaşlı olduğum ve öyle de hissettiğim için akşam ezanı okunduğunda bir ağırlık çöker üstüme. ajansı izleyip erkenden yatıp uyumak gelir içimden.
bu belki doğal bir durum olabilir ama benim gibi namaz kılmak konusunda idmansız olan birinin durup dururken ikindi okundu mu ya da akşam okundu mu diye sorması çok manasız kaçmaktadır ortamlarda.
bu soruları takip eden diğer eylemlere de girişince işler içinden çıkılmaz bir hal aldı benim için. sıratta tökezlemiş hacı gibi bir tedirginlik hissediyorum her soruşumda.
zaten okunduysa ne yapacağımı da bilmiyorum. ama soruyu sormanın akabinde bacaklarımı sıvazlayarak bir sandalyeye çöküp la havleler eşliğinde etrafı izlemeye de başladım. durup durup süleyman demirel’den bahsetmek, genç insanlara yeğenim diye hitap etmek, gazetelerde beş kupon yerine geçen altın kupon aramak ve beyoğlu’nda kravatla dolaştığım anları anlatmak istiyorum insanlara.
maltepe sigaramı dudağımın kenarında unutup kıbrıs barış harekatı zamanlarında yaşadığım zorluklardan bahsetmeye başlayacağım günleri de iple çekiyorum.
sanırım bir ses geldi kulağıma. müziği kısın. akşam okundu mu?
devamını gör...
2.
dün akşam okundu, bu akşama allah kerim.
devamını gör...
"akşam okundu mu" ile benzer başlıklar
okundu
1