aldatmanın kötü bir şey olarak görülmesi

temelsiz bir sanıdır. niye kötü diye sorarsın, çünkü öyle derler bunlar. yıkılması gereken, toplumca ilerlememizi engelleyen, yeni sosyal ilişkilerin yolunu kapatan antiliberal, çağın gerçeklerine uymayan bir düşüncedir. osmanlı bu yüzden yıkıldı, ayak uyduramadığı için çağa.

diyelim ki bi kadını aldattım erkek olarak ee? niye üzülüyor ki bu kadın, onun da aldatma özgürlüğü var. yasaklanmıyor ki otomatikman. psikolojisi bozuluyor diyolla, bireysel zarara uğrayan kişi toplum için de zararlıdır diyolla. bi şey yapmıyor ki aldatılan kadın, yalnızca ağlıyor. niye ağlıyor üzülüyor? o da bilmiyor, sadece eski, köhnemiş, pörsümüş ahlak yasaları ona demiş ki "biri seni aldatırsa üzül, heder ol" garibim de sorgulamamış hiç. bizzat kadınların mücadele etmesi gereken ve farkına varması gereken bi hadise bu. uyanın derin uykunuzdan lütfen

yeni normlar inşa ediliyor. artık çağı yakalamamız gerekir.

bu kısa ama derin yazım umarım toplumumuz için minik bi kıvılcım olur, gerisi sizde

aldatmak fiilinin negatif oluşundan kaynaklanmaz ama bu yüzden mantık tarafından temellendirilir. aldatan kişi dahi negatif huylu bir hareket arzettiğinin bilincindedir.

tartışılan şey serbest ilişki ya da çok eşlilik olsaydı, bu kadar rahatlıkla kestirip atamazdık.

madem kadın da erkek de diğer insanlar ile ilişki yaşayabilir gerektiğinde ve eşitlik, özgürlük vardır. o zaman ilişkin başlarken söyle bunları, ikili sözleşmeni yaparken, bilsin, yaşamını seninle paylaşan kişi, sen nasıl birisin ve neler yapabilirsin, yapacaksın..
eksik, fazla, yalan, yanlış konuşmak, anlaşmak..
aldatmak niye? *