ateistlerin inananları çekemediği saatler

tam da şu saatler. 23:00-24:00 arası. üç kuruş para kazanmak için götüm evet götüm benim götüm çatlıyor sabahtan akşama kadar pek çoğumuz gibi. sistem ağzımıza sıçıyor, ekonomi bir yandan, pandemi bir yandan, mevcut hükümet bir yandan sıkıştırdıkça sıkıştırıyor.
gelmiş birileri öğüt möğüt diyor.
gelsin benim durumuma uygun bir öğüt de feyz alayım.
hatta olmadı tüm kitabın mealini başlık başlık açın*

çekemiyosan anten tak keke.

ey iman edenler! sizden önce kendilerine kitap verilenlerden dininizi alaya alıp oyuncak edinenleri ve kâfirleri dost edinmeyin. eğer müminler iseniz allah'a karşı gelmekten sakının. (bkz: maide suresi)

şüphesiz allah, adaleti, ihsanı, yakınlara bağışta bulunup bakmayı emreder; çirkin hayâsızlıktan, kötülük ve fenalıklardan, azgınlık ve zorbalıklardan sakındırır. umulur ki öğüt alıp düşünürsünüz diye size öğüt vermektedir. (bkz: nahl suresi)

çekememek değil de, inandıkları birinin olması, ya da birinin varlığına inanmaları, ruhen boşlukta olmamaları mental olarak iyi bir şey. kafaları rahat. çünkü inanç varsa ruh da dertsiz tasasız oluyor. ama sorguluyorsa, hâlâ bir yol seçmediyse, seçmek istemiyorsa, insanların tabiriyle ateistse, hep bir boşlukta, mutsuzluk, bir yaratıcı arama, inanacak bir varlık arayışı, sırf tanrı yok diye girilen ağlama nöbetleri... bunlar yok inananlarda. kıskanıyorum. daha kendini bulamadan kendine bir tanrı bulanları... yüzde yüz emin olanları... bak valla....

(bkz: 24 saat)

insan şu dünya ve ülke şartlarında, iletişimin ve medyanın bu denli geliştiği şu çağda kendi kendine öğüt alamıyorsa yapacak bir şey yok.

ayrıca hükumete o konuda ben de çok kırgınım. bu aralar benim de çok üstüme geliyor :(

ateistler icin iftar vakti.

sıkıntı yok, hangi saatlerde onlara verimli olacaksak o saat geliriz biz, dert değil yani.