başörtülü psikolog meslek etiğine aykırıdır

sadece psikolog mu meslek etiğine uygun olmayan?

izledim. bu görüşe göre, psikolog kişinin giymiş olduğu kırmızı renk kazak bile sorun.

ulan başörtülü hakim var hakim... hani şu dünyanın en nötr olması gereken mesleği.

bi s... gidin diyesim geliyor artık.

böyle düşünen insanlarında bu sorunlar sürekli karşısına çıkmasını diliyorum. misal sürekli kapalı insanlarla muhatap olsunlar. tam tersi orantıda açık kadınlara laf söyleyen, böyle olmaz tiplemesiyle konuşanlar da aynı şekilde.

salın lan şu kadınları.

"milli eğitim izin verdiği için" ne hocam? olur mu olmaz mı? bana kalsa bütün kamuda türbanı yasaklarım.

klasik psikanalizde, analistin "boş bir sayfa ya da ekran" gibi olması mefhumuna dayanan görüştür. kendisi bizatihi bu açıklamayı yaparak da nötrlüğünü bozarak bir kimliğe bürünmüş oldu.
günümüz modern dünyasında hemen her terapistin sosyal medyası varken, terapi odasındaki eşya seçimleri, terapsitin giyinişi, ten rengi, konuştuğu dildeki ağız, şive vs hepsi terapistin kimliği konusunda hastaya bir fikir verecektir. hiçbir şey olmasa bile hastanın zihninde terapist ile ilgili bir "fantezi" vardır. önemli olan hasta ve terapistin bunları konuşması, aktarım ve karşı aktarımı ortaya koymasıdır. günümüz dünyasında uç kalıyor artık bu açıklamalar. tam tersi bazen baş örtülü bir terapistin söylediği şey bazı hastada daha faydalı bile olabilir. " kadın baş örtülü ama bak rahatlıkla cinsellikten konuşabiliyor, şunu söyleyebiliyor, şöyle düşünüyor. " der.

aktrollükle alakası yok. ben yurtdışında hiç böyle bir ayrım ile karşılaşmadım. bu eleman kendi kendine bir psikoloji evreni yaratmış herhalde. başörtülü olmak, şaman kıyafetli olmak, big titty goth girlfriend olmak vs. empati ile zerre ama zerrrrreeeee alakası yok. senin argümanına sıçayım. diyor ki, "başörtülü ise bu bir dünya görüşü olduğu anlamına gelir, bu yüzden empati yapamaz"... kıyafet ile dünya görüşü değişiyor mu? başörtüsünü çıkartınca liberteryen mi oluyorsun bir anda? veya psikologların hiçbirinin bir dünya görüşü olmuyor mu? böyle bir şey mümkün mü alüminyum? senin ben argümanına sıçayım, argümanına sı-ça-yım.

bu adama hak verenin de 2 haneli iq'su vardır. salaksınız arkadaşım. evet, evet, doğru okudun arkadaşım, sen bir salaksın.

bu ülkede ifade özgürlüğü vardı, artık yok galiba.

türban siyasi simgedir, özgürlük değildir demek hakkıdır isteyen söyler.

üstün dökmen akademisyendir, oturup düşüncesini derinlemesine analiz edin, yüzeysel olarak akp ilce başkanı gibi yorumlamayın.
aynı cümlenin devamında şort da giyemez diyor. kimse de açıp izlememiş. önünüze atılan yem kadarsınız

empati isimli kitabını okuduğum psikoloğun açıklaması. o kitabından sonra bir kaç kitabını daha okumuştum.

sonra okullar açtığını duydum, her okulu için iyi paralar istediğini duydum.sonra hiç bir kitabını okumadım. soğudum ondan.

şu an benim cumhurbaşkanı adayı olduğumu ilan etse bile ilgimi çekmez. sanırım ilgi çekme için böyle bir açıklama yapmış, ama olmamış.

ben doğan cüceloğlu videosu dinlemeye devam ediyorum. canı ne istiyorsa onu desin.

bir çok yeni psikolog var, onlar da iyi.

başı açık, başı kapalı geçiniz bunları efendim. bakın işte tam da burada işi ehline vermek sözü devreye giriyor. iş bilene verilmeli, kafirmiş, ateistmiş, açıkmış, kapalıymış bunların önemi yok. iş bilene verilmeli.

aklmda kaldığı kadarıyla peygamber efendimiz kabe'nin anahtarlarını bir müşriğe vermiştir. çünkü bu şahıs ve ailesi yıllardır kabe'nin temizliğini ve güvenliğini sağlayan bir kişiydi, işe vakıftı yani. yoksa peygamberimiz de tabii bilirdi anahtarları bir müslümana vermeyi ama iş ehline verilmeli, bu daha önemli.

o zaman jartiyerli psikolog hiçbir siyasi görüşe girmediği için mesleğine devam edebilir. artık oluşan hormonlara birşey diyemeyiz.

#2145013 kuranda açıkça baş örtmeyi emreden bir ayet yoktur aslanım.

olayı başörtüsü üzerinden okuyunca kulağa yanlış gibi geliyor ancak özgürlüğün sınırları olduğunu anlamadığınız zaman yayılmacı düşünceler(islam gibi) sosyal hayattan uzak tutmak istediğiniz halde her yeri sarmaya ve onlara tanıdığınız alanla yetinmemeye başlıyorlar. taviz verdikçe dahasını talep ediyorlar. akp gibi. siz olayı pek anlamadığınız için türkiye bir 20 yıl daha tartışır bunları.

avrupa denmiş. avrupa'da kamusal hiçbir alanda türban, haç, vb şeyler kullanılamaz. kamu çalışanlarının ekseriyetle tarafsız olması beklenir toplumun her kesimine karşı. psikolog da olsa otobüs şoförü de olsa aynı. verilen örnekten devam edelim. bir ateist olarak türbanlı bir psikiyatrist karşısında kendimi rahat hissedemem. en mahrem sırlarımı açacağım insan ne kadar meslek etiğine sahip olsa da içten içe beni yargılıyor, biliyorum. olmaz. bu açıdan bakın.

avrupa dediğiniz toplum dinleri sadece ibadethanelerle sınırlaması gerektiğini anladı. siz bunu anlamıyorsunuz. dinler gibi yayılmacı olguları sınırlamazsanız atıp tuttuğunuz özgürlüğü yiyip bitirmek için güçlenmelerini izlersiniz.

#2144995 başörtüsünü jartiyerle bir tutanlar var. jartiyeri siyasi görüşle eşleştirenler var! pes vallahi billahi pes.
türbanlılar jartiyer giyinmiyor mu?başı açık psikolog jartiyetle mi seans yapıyor? türbanlı bacılarımın kafalarındaki fantezi dünyası rögar gibi, mide bulandırıcı.
jartiyer giyinen psikolog seansına maruz kalan olduysa çıksın, anlatsın.
başörtülü bacının taksimde yediği dayak yalanından sonra bunlar harbi şizoya bağladılar.

aslında türbanlıların en büyük sıkıntısı, o başı kapatınca kapalı olmayan herkese dil uzatabilme hakkına sahip olduklarını düşünmeleri. öyle bir hakkınız yok. sizler özgür iradenizler kapandınız bu kadar.

adam meslek etiği diyor, uzun uzun anlatıyor, abla gelmiş nau nau diyor. sokak röportajlarında görüp güldüğümüz amca ve teyzelerin genç temsilcilerinin sözlükte yazıyor olması skandalını aşamıyorum.

önemli olan davranış ve yaklaşım olarak nötr olabilmektir. çünkü psikolojide ilgilendiğiniz alan ve terapi yöntemine göre yöntemler oldukça şekillenmiştir zaten. öyle olmasa arkadaşınızla beş çayı toplanmasında dertleşme olurdu bunun adı. o alan içerisinde kişi psikologdur ve karşısındaki kişi de onun hastası. dolayısıyla siz karşınızdaki insanı kişisel kimliğinizle değil psikolog kimliğinizle incelersiniz. sanıyorum kırmızı oda dizisinden ötürü olacak böyle hastalar anlatıyor psikolog/psikiyatr da ah vah edecek diye hayal ediliyor.

başörtülü bir insana önyargılı yaklaşmakta işte tam olarak nötr olmamak oluyor zaten. çünkü her koşulda e ama başörtüsünü taktıysa dini kurallara uymalıya dönüyor iş ama bir insanın başörtü tercihi de kendine ve bu dini bir sebep olmak zorunda da değil.

başörtüsü ile ilgili geçmişte yaşanan travmalar bu konuda bir şey söylendiğinde tekrardan gün yüzüne çıkıyor ve tehlike varmış gibi reaksiyon gösteriliyor, bu da konunun sağlıklı bir şekilde tartışılmasına engel oluyor. halbuki hakaret içermeyen düşüncelere tepki göstermek değil tartışmak gerekiyor.

terapistlerden nötr olması bekleniyor çünkü terapi mekanizması gereği danışanın yargılanma düşüncesi olmadan koşulsuz bir beklenti dahilinde terapistine her şeyi aktarabilmesi gerekiyor. yoksa neden terapiste gidesin arkadaşına anlat, annene anlat, komşuna anlat di mi? onlara bazı şeyleri bütün şeffaflığıyla anlatamıyorsun veya bütün duygularını açığa vuramıyorsun çünkü hem sen zihninde onları bir kalıba sokmuşsun hem de kendinin onların zihninde belirli kalıplara sokulduğunu biliyorsun. bunlar sana engel oluyor ama terapist öyle mi senin için boş bir kağıt gibi kendini istediğin gibi tekrar yaratabileceğin bir alan sunuyor. terapist başörtülü olduğundaysa o kağıda bazı sınırlar çizilmiş oluyor ve bu seni oldukça sınırlandırıyor bu gayet mantıklı bir sav.

öte yandan bence terapistler aslında hiçbir zaman tamamen nötr olamazlar, bir noktada illa ki kendi görüşlerini veya kabullerini yansıtırlar, buna dikkat etseler veya yansıttıklarını terapide ele alsalar bile daha derin düşünüldüğünde aslında fark edilemeyen ama yansıtılmak zorunda olan çok fazla unsur var, başörtü gibi unsurlar bunların yanında devede kulak kalıyor gibi. ayrıca günümüz dünyasında internete bir kişinin ismini yazdığınızda 15 senede neler yaptığını neler yazdığını kimlerle takıldığını her şeyi aşağı yukarı görebiliyorsunuz, o yüzden tamamen nötrlük fazlaca hayali kalıyor. aynı zamanda bence farklı görüşlere sahip kişilerin terapi ortamında yer alması iki taraf için de daha olumlu sonuçlar doğurabilir. terapist danışanına yönelik aktarımlarını ve dolayısıyla sağlıksız noktalarını fark edip düzeltebilir bu mesleki ve kişilik anlamında gelişim sağlar; danışan da karşı görüşten kişilerin de kendisini onaylayabildiğini görerek koşulsuz kabulü daha fazla hissedebilir, dünya görüşünü daha da zenginleştirebilir, olaylara farklı açılardan bakabilme esnekliği daha fazla artabilir. bu nokta günümüz ekollerinde yeteri kadar ele alınmıyor gibi.

dolayısıyla ilk bakışta ve süregelen biçimde bu savlar mantıklı gelebiliyor ama bence artık çağdaş yapıya uymuyorlar veya fazladan gereksiz sınırlar koymaktan öteye geçemiyorlar o yüzden bu psikoloji mekanizmalarının yapılandırılması gerektiğini düşünüyorum.

kaç yılın mevzusu, niye 14 ağustos 2022 pazar gününün konusu oldu, hiç anlayamadım?. bu konuşma yeni değil ki ama sözlüğümüz yeni, evet. konuşun. yaklaşık bi iki yüz senedir halledilemeyeni, siz halledin. ağızlarınıza sağlık. * hepinizin.

mesleki gerekliliklerini dini gerekliliklerinin önüne koyabiliyorlarsa sorun yok. bunun da çok zor olduğu ortada.

bir çok dinin, görüşün çeşitli simgeleri, sembolleri var. filmlerde görmüşsünüzdür. ingiliz hakimler peruk takar. güzel göründüğü için mi acaba? standart bir görünümde, tarafını belli etmeyecek, görüşüne ait simge veya sembolleri saklayacak şekilde giyinirler. bu, görüşleri olmadığı değil, mesleğini yaparken görüşlerinin ve inancının ön planda olmadığını göstermeye çalışmaktır. aynı şekilde bazı mesleklerin üniformaları vardır. avukatlar cübbe giyer, doktorlar önlük. tarafsız oldukları gösterilmek istenmektedir. bazı meslekleri yapanlar tarafsız davranmak zorundadır. eğitim, hukuk, sağlık, güvenlik gibi konularda çalışanların herkese eşit mesafede olması zorunludur.

ülkemiz için ele alırsak yabancı bir erkeğe dokunması mahrem olan bir kadının doktorluk yapması çelişkidir. aynı şekilde asker olup dağda silahlı çatışmaya giren kadın, yaralanan silah arkadaşını çatışma bölgesinden nasıl çıkaracak? konumuza dönersek. başörtüsü ile dini inanışını size gösteren birinin sosyal hayata ilişkin görüşleri dini referans alacak şekilde oluşmuyor mu? dinen haram kabul edilen eylemleri yapmış kişi hakkında nasıl tarafsız ve önyargısız bir tavsiye verebilecek? bakın bunun kafasındaki örtü ile bir ilişkisi yok. başı açık ama fikirleri kapalı bir kadın da olabilir. ilk başta söylediğim gibi mesleki şartları, inanış ve görüşlerinin önüne koyamayan herkes için geçerli bu.

işini yaparken inanış, görüş veya taraf olduğu düşünceyi değil de bilimi ve iş etiğini ön plana koyabiliyorsa sorun yok. ancak üzülerek söylüyorum erkeğin tahrik olmaması için başını kapatan bir kadının bu söylediğimi yapmasının ne kadar zor olduğunun takdirini de size bırakıyorum.

yani başörtüsü psikoloğun anonimliğine engel oluyorsa eğer daha birçok şey de buna engel olabilir. giyim tarzı, dövme, takı, saç, bıyık, kliniğinde bulunan mobilyalar, ses tonu, kilosu vs. bunların hepsinin bir standarta bağlanması gerekir o zaman. bana çok distopik geldi..