1.
türkçe çevirisi tıkanırcasına yeme bozukluğu olan psikolojik rahatsızlık.
tıkınırcasına yemenin iki temel unsuru vardır:
1. yenen miktar aşırı algılanır. bazı teknik terimler bu aşırılığı tanımlar ve zaman ve mekan sınırlaması getirir. ancak araştırmalar göstermektedir ki bir yemeğin tıkınırcasına yeme sayılması için kişinin yediği miktarı aşırı algılıyor olması yeterlidir.
2. kontrol kaybı hissi yaşanır. kişi aşırı miktarda olarak algıladığı yemeği/yemekleri yerken, kontrolü kaybettiğini hisseder. bu kontrol kaybı birkaç anlama gelmektedir. yemeye ne zaman başlandığı ve ne yendiğini fark etmemek, adeta trans halinde yemek, bir kere başlayınca duramamak, bu davranışı hiç bir zaman durduramayacak gibi hissetmek, kontrol kaybının çeşitli şekilleridir.
tıkınırcasına yeme ataklarına şunlardan en az üçü eşlik eder:
normalden çok daha hızlı yeme
fiziksel olarak rahatsız hissedinceye kadar yeme
fiziksel olarak aç hissedilmemesine rağmen fazla miktarda yeme
yenen miktardan duyulan utanç sebebiyle yalnız yeme
yemenin ardından kendinden iğrenme, depresif ve suçlu hissetme.
buradan daha fazla bilgiye ulaşılabilir.
tıkınırcasına yemenin iki temel unsuru vardır:
1. yenen miktar aşırı algılanır. bazı teknik terimler bu aşırılığı tanımlar ve zaman ve mekan sınırlaması getirir. ancak araştırmalar göstermektedir ki bir yemeğin tıkınırcasına yeme sayılması için kişinin yediği miktarı aşırı algılıyor olması yeterlidir.
2. kontrol kaybı hissi yaşanır. kişi aşırı miktarda olarak algıladığı yemeği/yemekleri yerken, kontrolü kaybettiğini hisseder. bu kontrol kaybı birkaç anlama gelmektedir. yemeye ne zaman başlandığı ve ne yendiğini fark etmemek, adeta trans halinde yemek, bir kere başlayınca duramamak, bu davranışı hiç bir zaman durduramayacak gibi hissetmek, kontrol kaybının çeşitli şekilleridir.
tıkınırcasına yeme ataklarına şunlardan en az üçü eşlik eder:
normalden çok daha hızlı yeme
fiziksel olarak rahatsız hissedinceye kadar yeme
fiziksel olarak aç hissedilmemesine rağmen fazla miktarda yeme
yenen miktardan duyulan utanç sebebiyle yalnız yeme
yemenin ardından kendinden iğrenme, depresif ve suçlu hissetme.
buradan daha fazla bilgiye ulaşılabilir.
devamını gör...
2.
tıkınırcasına yeme hastalığının psikolojide ing. olarak adlandırılmış halidir. kişinin duygusal açlığını obezite,blumia ve anoreksia gibi hallerine ilişkilendirmesi sonucu oluşmuş bir hastalıktır. sanıyorum ki sinir bozucu olsa gerek , şuursuzca ve doymakla alakası olmadan sürekli yiyerek kendini tatmin etme halleridir çünkü . bazıları yer ve hemen ardından kusar, bazıları fırsat buldukça sürekli yer hatta yalnız kaldığında rahat ve utanmadan tüm dolabı yiyebilir. gerçi kadınların regl dönemlerinde de kısa vadeli olarak bu duruma giriştiğini görebilmekteyiz.
son zamanlarda hayli popüler bir kullanım olarak da revaçta.
son zamanlarda hayli popüler bir kullanım olarak da revaçta.
devamını gör...
3.
çoğu kişinin bilmediği, bilenlerin de yanlış bildiği hatta yanlış anlattığı beslenme bozukluğu. anoreksiya ya da obeziteyle doğrudan bir ilişkisi yok. türkçe karşılığı tıkınırcasına yemek. kişiden kişiye farklılık gösteriyor ama genel olarak tanımlarsam bir öğünde kişinin normalde yemesi gereken miktarın en az iki üç katı kadar yemek yemesi ve bunu sürekli olarak tekrarlaması. psikolojik tabanlı bir hastalık.
*kendi yaşadıklarımdan bahsetmek istiyorum.
14 yaşıma gelene kadar herhangi bir yeme bozukluğu yaşamamıştım. çok fazla ya da çok az yemek yiyen biri değildim çocukken. yani kendimi hiç kısıtlamamıştım ya da hiç aşırıya kaçmamıştım.
lise çoğu insan için bir dönüm noktası oluyor. bende de öyle olmuştu. tüm düzenim değişmişti. uyku düzenim, günlük rutinlerim, bulduğum ortam.. yani kısacası yeni bir döneme giriyordum. genel olarak stresliydim. ruh halim değişsede değişmeyen tek şey stresli olmamdı. evden okula geldiğim zaman çok acıkıyordum ve doymama rağmen yemek yemeye devam ediyordum. yemek yedikten 1 2 saat sonra midemi daha iyi hissedince bu sefer de atıştırmalık yemeye başlıyordum. genellikle çikolata,bisküvi,kek,kola ya da meyve yiyordum. tabi o zamanlar ne kadar fazla yediğimin farkında bile değildim. ilk kez çok yediğimi fark ettiğim zaman 10.sınıftı. kilo aldığımı anladığım zamandı yani.
işlerin çığrından çıktığı zamanlar ise on birinci sınıftı. sonunda bölüm seçimi yapmıştım. benim için çok zor bir dönemdi. hem dersler açısından,hem ailemle ve arkadaşlarımla olan iletişimim yüzünden gerçekten stresliydim. ve yemek yerken bunu tamamen unutuyordum. sadece o süre içersinde unutuyordum. -doyana kadar değil kendimden nefret edene kadar yemek yiyordum.- dediğim gibi bunun tam olarak farkında değildim. sadece çok yemek yediğimi ve bunun artık beni rahatsız ettiğini biliyordum. arkadaşlarımla ya da ailemle birlikte yemek yerken normal porsiyonlarda yemek yiyordum. ama yalnız kaldığım zamanlarda tıkınırcasına yiyordum. her gün saat gece 10dan sonra ve haftasonları yapıyordum bunu. bazen bir saat boyunca bir şeyler yediğim oluyordu. bu süre içerisinde kendinizde olmuyorsunuz zaten. ne yediğinizin de bir önemi olmuyor. şöyle bir ruh hali içinde değilsiniz : "ya canım çok sıkkın film izlerken nutella yiyeceğim." böyle bir durum bende yoktu. ve bu durumu yaşayan kimsede yok sanırım. bir anlık gelen bir dürtüyle ne bulduysanız yemeye başlıyorsunuz. belki en sevdiğiniz atıştırmalıklar belki akşamdan kalan yemekler.. yerken kendinizi o kadar sakin ve huzurlu hissediyorsunuz ki yemeye devam ediyorsunuz. kendinizi pişman hissedene kadar devam ediyorsunuz. sonrasında suçlu hissetmeye başlıyorsunuz. bazıları yedikten sonra kusuyor ya da kusmaya çalışıyor. benim yaptığım şey ise egzersiz yapmaktı. suçluluktan gecenin üçünde egzersiz yaptığım zamanlar olmuştu.
daha sonrasında her yemek yedikten sonra artık bu şekilde yemeyeceğim yarından itibaren normal besleneceğim diyordum. ama yapamıyordum tabii :')
her sabah kalktığımda aynaya baktığımda kendimden nefret ediyordum. giydiğim hiçbir şeyi kendime yakıştırmıyordum.
kırılma noktam ise bazı günler kendimi 10 12 saat aç bırakıp ardından çok çok daha fazla yemek yememdi.
bunların üstünden yıllar geçti. şimde nasılım ? tam olarak atlatabilmiş değilim. ama en azından sorunumun farkındayım. kendimi kontrol etmede biraz daha iyiyim. bazı dönemler oldu 3 4 ay tamamen sağlıklı kaldım. bazı dönemler oldu aynı şeyleri tekrarladım. daha iyiye gitmeye çalışıyorum.
binge eating disorder bir çeşit kişinin kendini savunma mekanizmayı diyebiliriz. kişinin kendini rahatsız eden durumlara karşı verdiği bir çeşit tepki. ama tehlikeli ve sağlıksız. yaşadığınız sıkıntıları dışa bu şekilde vuruyorsunuz ve kendinize zarar veriyorsunuz. sadece psikolojik bir rahatsızlık değil. bu kadar çok ve sağlıksız beslendikten sonra başka hastalıklara da ortam hazırlamış oluyorsunuz. insülin direnci, reflü ve daha birçok iç hastalık. aynı zamanda kilo alıyorsunuz. ve genel olarak kendinize olan inancınızı ya da özgüveniniz kaybediyorsunuz.
lütfen kendinizi sevin ve kendinize özen gösterin.
*kendi yaşadıklarımdan bahsetmek istiyorum.
14 yaşıma gelene kadar herhangi bir yeme bozukluğu yaşamamıştım. çok fazla ya da çok az yemek yiyen biri değildim çocukken. yani kendimi hiç kısıtlamamıştım ya da hiç aşırıya kaçmamıştım.
lise çoğu insan için bir dönüm noktası oluyor. bende de öyle olmuştu. tüm düzenim değişmişti. uyku düzenim, günlük rutinlerim, bulduğum ortam.. yani kısacası yeni bir döneme giriyordum. genel olarak stresliydim. ruh halim değişsede değişmeyen tek şey stresli olmamdı. evden okula geldiğim zaman çok acıkıyordum ve doymama rağmen yemek yemeye devam ediyordum. yemek yedikten 1 2 saat sonra midemi daha iyi hissedince bu sefer de atıştırmalık yemeye başlıyordum. genellikle çikolata,bisküvi,kek,kola ya da meyve yiyordum. tabi o zamanlar ne kadar fazla yediğimin farkında bile değildim. ilk kez çok yediğimi fark ettiğim zaman 10.sınıftı. kilo aldığımı anladığım zamandı yani.
işlerin çığrından çıktığı zamanlar ise on birinci sınıftı. sonunda bölüm seçimi yapmıştım. benim için çok zor bir dönemdi. hem dersler açısından,hem ailemle ve arkadaşlarımla olan iletişimim yüzünden gerçekten stresliydim. ve yemek yerken bunu tamamen unutuyordum. sadece o süre içersinde unutuyordum. -doyana kadar değil kendimden nefret edene kadar yemek yiyordum.- dediğim gibi bunun tam olarak farkında değildim. sadece çok yemek yediğimi ve bunun artık beni rahatsız ettiğini biliyordum. arkadaşlarımla ya da ailemle birlikte yemek yerken normal porsiyonlarda yemek yiyordum. ama yalnız kaldığım zamanlarda tıkınırcasına yiyordum. her gün saat gece 10dan sonra ve haftasonları yapıyordum bunu. bazen bir saat boyunca bir şeyler yediğim oluyordu. bu süre içerisinde kendinizde olmuyorsunuz zaten. ne yediğinizin de bir önemi olmuyor. şöyle bir ruh hali içinde değilsiniz : "ya canım çok sıkkın film izlerken nutella yiyeceğim." böyle bir durum bende yoktu. ve bu durumu yaşayan kimsede yok sanırım. bir anlık gelen bir dürtüyle ne bulduysanız yemeye başlıyorsunuz. belki en sevdiğiniz atıştırmalıklar belki akşamdan kalan yemekler.. yerken kendinizi o kadar sakin ve huzurlu hissediyorsunuz ki yemeye devam ediyorsunuz. kendinizi pişman hissedene kadar devam ediyorsunuz. sonrasında suçlu hissetmeye başlıyorsunuz. bazıları yedikten sonra kusuyor ya da kusmaya çalışıyor. benim yaptığım şey ise egzersiz yapmaktı. suçluluktan gecenin üçünde egzersiz yaptığım zamanlar olmuştu.
daha sonrasında her yemek yedikten sonra artık bu şekilde yemeyeceğim yarından itibaren normal besleneceğim diyordum. ama yapamıyordum tabii :')
her sabah kalktığımda aynaya baktığımda kendimden nefret ediyordum. giydiğim hiçbir şeyi kendime yakıştırmıyordum.
kırılma noktam ise bazı günler kendimi 10 12 saat aç bırakıp ardından çok çok daha fazla yemek yememdi.
bunların üstünden yıllar geçti. şimde nasılım ? tam olarak atlatabilmiş değilim. ama en azından sorunumun farkındayım. kendimi kontrol etmede biraz daha iyiyim. bazı dönemler oldu 3 4 ay tamamen sağlıklı kaldım. bazı dönemler oldu aynı şeyleri tekrarladım. daha iyiye gitmeye çalışıyorum.
binge eating disorder bir çeşit kişinin kendini savunma mekanizmayı diyebiliriz. kişinin kendini rahatsız eden durumlara karşı verdiği bir çeşit tepki. ama tehlikeli ve sağlıksız. yaşadığınız sıkıntıları dışa bu şekilde vuruyorsunuz ve kendinize zarar veriyorsunuz. sadece psikolojik bir rahatsızlık değil. bu kadar çok ve sağlıksız beslendikten sonra başka hastalıklara da ortam hazırlamış oluyorsunuz. insülin direnci, reflü ve daha birçok iç hastalık. aynı zamanda kilo alıyorsunuz. ve genel olarak kendinize olan inancınızı ya da özgüveniniz kaybediyorsunuz.
lütfen kendinizi sevin ve kendinize özen gösterin.
devamını gör...