binlerce yunan filozofun bir yunanistan'a hayrı olmaması

benim sözüm değil tarihsel bir gerçektir.
aristo dan sokrat dan platon dan gelen onca öğretiye, öklid e, heredot a homeros a,strabon a , hipokrta a sahip olmasına rağmen yunan devletleri heykel, tapınak, anıt ve akropol yapmaktan öte gidememiştir.
bu kadar bilim ve öğretiye rağmen bizans saraylarıında yıllarca entrikalar, karışık zevk sefa öyküleri ve taht kavgaları yaşanmıştır.
ilkçağda binlerce bilim adamı ve düşünüre sahip olan grek medeniyeti ortaçağdan sonra düşüşe geçerken, buna karşın ortaçağa kadar pek fazla bilim adamı yada düşünüre sahip olmayan ve karanlık bir devir yaşayan avrupa , ortaçağdan sonra büyük bir çıkış yakalamıştır.

binlerce yunan filozofu, bugünkü modern yunanistan'ın değil, antik makedonya krallığı ve büyük roma imparatorluğu'nun yurttaşları olduklarından, gözden geçirilmesi gereken önermedir.

nitekim bu devletler de, eski dünyadaki filozofların ve olgunlaşmış felsefi bir altyapının etkisiyle, sadece o dönemin en büyük devletleri olmakla kalmamış, bugünkü modern devlet ve toplum yapılarını da biçimlendiren temel kavram ve değerlerin doğduğu adresler olmuştur.

super tespit. yuzyillarca düşün düşün gelinen nokta g.t kadar ülke.

ortaçağ islam filozoflarının bir islam dünyasına faydalarının olmaması kadar acı değildir.

filozofların toplum ve devlet üstündeki gücü, yaptırımı neydi?

ayrıca yunanistan antik yunanın devamı değil ki.
biz daha şunun şurasında 100 150 sene önceki yaşadıklarımızı 'genel hatlarıyla dahi' anlatmaktan aciz bir milletiz...
adamları üzerinde yaşamış oldukları topraklarda yaşamış olan uygarlıkların bilimsel, felsefi vb. birikimlerinden sorumlu tutmaya çalışıyoruz.
senin daha dün yaşadıklarından haberin yok.
çünkü cephedeki askerin, onu köyünde, yurdunda bekleyen ailesinin, evine acı düşenlerin savaş zamanı ve sonrasındaki gelişmeler hakkında anlatabildikleri şeyler ya sınırlıydı ya eksikti, yanlıştı.
işte vaziyet ortada...
bize yakın geçmişimizde ne yaşandığını, neden yaşandığını, nasıl nihayetlendiğini doğru düzgün anlatanlar yalnızca tarihçiler, yazarlar, rütbeli askerler, tahsilli insanlar vb. oldu.
filozofların yunanistan'a ve dünyays katkısını sorgulamak yerine kendimizle ilgilenelim.

bilim sanat falan derken uçkurlarının peşinden koşmalarından kaynaklıdır. tarihin her döneminde var böyle tipler. iki edebi cümle kurduktan sonra etrafına toplanan kalabalığın içinde ilgisini çekmiş herkesin peşinden koşmuş herifler. adamların mitolojisindeki en büyük tanrı zeus bile önüne geleni yatağa atmanın peşine düşmüş. nasıl ülke lan burası?