bir akşamüstünün düşündürdükleri
başlık "zamansız kelebek" tarafından 02.01.2022 02:17 tarihinde açılmıştır.
1.
insanlara uzaktan bakmak çok güzel, uzaktan herkes iyi, mâsum, hayata kırgın, veya hâlâ çocuk.
günün son saatleri bunlar, herkeste bir koşuşturma, tatlı bir zaman.
neden zorluk çıkarıyor peki bu uzaktan çok güzel olan insan, neden kavga, neden öldürüyor bir hiç uğruna birbirini, öylesine öldürülen insanları düşünüyorum, seni öldüren bu insanlar mıydı, insan kaça ayrılır? insan ne zaman katil olurdu, birini öldürünce mi, yoksa öldürmeyi kafasına koyunca mı? insan ne zaman ölürdü?
günün son saatleri bunlar, herkeste bir koşuşturma, tatlı bir zaman.
neden zorluk çıkarıyor peki bu uzaktan çok güzel olan insan, neden kavga, neden öldürüyor bir hiç uğruna birbirini, öylesine öldürülen insanları düşünüyorum, seni öldüren bu insanlar mıydı, insan kaça ayrılır? insan ne zaman katil olurdu, birini öldürünce mi, yoksa öldürmeyi kafasına koyunca mı? insan ne zaman ölürdü?
devamını gör...
2.
her akşamüstü klasik düşünce; gitmek.
şu an başka şehirde olsam nasıl olurdu fikri. uzun yolculuk, tanıdığın olmadığı yeni hayat. ıyisiyle kötüsüyle tamamen senin kurduğun sana ait olan.
mümkün değil ama bulunduğum konumdan da mennun değilim. ufacık bir fırsatı bile değerlendirirdim.
şu an başka şehirde olsam nasıl olurdu fikri. uzun yolculuk, tanıdığın olmadığı yeni hayat. ıyisiyle kötüsüyle tamamen senin kurduğun sana ait olan.
mümkün değil ama bulunduğum konumdan da mennun değilim. ufacık bir fırsatı bile değerlendirirdim.
devamını gör...
3.
kapının önüne birakilmis bir çift ayakkabı hüznü ile değil de daha çok bir tatlı kutusunda ikram edilirken zikredilen bir müjde gibi sıcacık, acemi ve yaşam yorgunluğu başlamamış bir gecenin habercisi gibi olduğunu düşünürüm akşamüstülerinin. geceler her zaman zindan olmaz, biraz yakamoz ve uzak da olsa biraz ışıltılı da olur. hatta beklenmedik sürprizler ile heyecanlandırır insanı. öyle güzel geceleri düşünürüm bazen akşamüstüleri.
devamını gör...
4.
satır sonuna hapsolmuş noktaya imrenen bir virgül düşleyin. ayazı soluyan noktanın nasıl da titrediğini göremez oysa ki! hayret mi, aptallık mı tartışadurun, ben at gözlüğünde ısrar edeceğim. nesi hoş bu kadar noktanın? son lafı yapıştıranın gözdeki sanatsallığı mı aklı bulandırıcı olan, yoksa son anda çıka gelen bir kahraman gibi tanıtılması mıydı yanlış olan? virgüle hiç öğretmemişler mi asıl kahramanların başından beri yanımızda olan, bir gölge gibi ardımızdan ayrılmayan, yada anneler gibi sırt sıvazlayan biri olduğunu. ah! öğretmemişler... virgül satır sonlarına küserken, noktaları birer birer dizmişiz inci gibi. ve susmuşuz nokta nokta.
devamını gör...
5.
başımızın içinden çıkmak bilmeyen binlerce sorularımızın yanıtlarını yaşarken bulabildik mi ki öldüğümüzde bulmaktan medet umalım? yaşarken bulamadık ki, ölünce nasıl bulalım? ne yapılacaksa yaşarken yapılması, öğrenmesi, anlaması gerekmez mi?
cevapları bulmak için yaşamak yetmedi, ölmek yeter mi?
cevapları bulmak için yaşamak yetmedi, ölmek yeter mi?
devamını gör...
6.
insanlara bakıyorsun, kendine benzeyeni mi seveceksin yoksa benzemeyeni mi? insanların seni sadece aynadaki yansıman zannettiğini anladığın günü hatırlayarak geç git aralarından. bir insanın bedeniyle aklındaki kişi ne kadar farklı olabiliyor gördün mü? gördün say. binlerce beden, her bedende farklı sorgu var, * binlerce yürek. her yürekte korku var. herkesin bir düşündüğü var, olmasını istediği, olmasından korktuğu, beklediği, unuttuğu, yüzünü unutmaya korktuğu...
bir otobüsteyken her şeye teslim olursun ya, ne emniyet kemerin vardır olası bir kazada camdan fırlamanı önleyecek, ne de güvenlik. orada insanların olmasına güvenirsin ya, birbirinizi hiç tanımıyor olmanızın zerre önemi yok o anda. ölürseniz, beraber öleceksiniz o insanlarla. işte bu önemli olan. insan varsa umut var. umut varsa insan. son durağa kadar umut etmeye devam.
bir otobüsteyken her şeye teslim olursun ya, ne emniyet kemerin vardır olası bir kazada camdan fırlamanı önleyecek, ne de güvenlik. orada insanların olmasına güvenirsin ya, birbirinizi hiç tanımıyor olmanızın zerre önemi yok o anda. ölürseniz, beraber öleceksiniz o insanlarla. işte bu önemli olan. insan varsa umut var. umut varsa insan. son durağa kadar umut etmeye devam.

devamını gör...
7.
yanda ki komşu cilvesi hiç çekilmiyor çiftler gülüşüyor, şakalaşıyor, sevişiyorlar ben burada sap sap oturup onları dinliyorum.
tahammülümün sınırlarındayım. hayır suç onların değil bu binaların yapanın ben..
tahammülümün sınırlarındayım. hayır suç onların değil bu binaların yapanın ben..
devamını gör...
8.
sevdiğim bir yazarın köpeğiyle olan fotoğrafını gördüm geçenlerde, köpeğinin öldüğünü yazıyordu fotoğrafta, ikisi de toprağın üstündeydi, ikisi de toprağın altında şimdi. aynı toprağın altında, ve birbirinden habersiz... toprak herkesi aynı hızda birbirine çekiyordu ama farklı zamanlarda.

devamını gör...
9.
istanbul için konuşmak gerekirse , bir nisan ayı bu kadar soğuk olmamalı.gereksiz soğuk. yağmur filan olsa bir nebze de soğuk ne alaka.
devamını gör...
10.
hayatımın bir seçimle aniden değişmesi. hala anlamakta zorluk çekiyorum. bütün o beni mahveden sıkıntılardan kurtulmak ve o çok istediğim hayata kavuşmanın verdiği mutluluk inanılmaz. istediğim herşeyin elimin altında olması hissi harikaymış. artık özgürüm.
devamını gör...
11.
ulan keşke evde olsam da masaj yağı mumlar ve şarap eşliğinde bi kendime gelsem.
sonrasının finali belli zaten pasta çilek şarap kayısı vs eşliğinde sabaha kadar ..
sonrasının finali belli zaten pasta çilek şarap kayısı vs eşliğinde sabaha kadar ..
devamını gör...
12.
acaba yarın okula hangi kombinle gitsem?
devamını gör...
13.
özellikle baharsa. çeşitli düşüncelerdir.
kendini serbest ve rahat bırakan bünye düşünce akışı içinde bir geçmişe bir geleceğe bir de şimdinin arasında mekik dokur.
şu an için mi?
"niye yazamıyorum lan ben?" düşüncesidir.
kendini serbest ve rahat bırakan bünye düşünce akışı içinde bir geçmişe bir geleceğe bir de şimdinin arasında mekik dokur.
şu an için mi?
"niye yazamıyorum lan ben?" düşüncesidir.
devamını gör...
14.
devamını gör...
15.
belim ağrıdı, başım ağrıdı, artık ödev yapmak istemiyorum, kütüphaneye gelip gidiyoruz bari sevgili yapsak bir işe yarasa, üşüdüm mü, bu ödev yetişir mi, benim sorunum neydi de son güne bıraktım, sabah 9da çilem sona erecek, hayır ermeyecek bir hafta sonraya üç ödev daha var, bacaklarım ağrıdı, bacak bacak üstüne atarsan öyle olur terbiyesiz kız, bu terbiyesizlik mi ki, acaba neden, yemek yesem de keyfim yerine gelse, hayır iştahım da yok, ramazan beni iyice iştahsızlaştırdı vs vs vs.
devamını gör...
16.
kaçta duş alırsam günün kalanını az terle atlatabilirim. valla evin içindeyim ve bende düşürdükleri hisler bunlar.*
devamını gör...
17.
18.
ya vazgeçtiğimiz şeyler bir başkasının hayali ise?
devamını gör...
19.
yanında da kahve olsa tadından yenmez.
devamını gör...
20.
hiç.
devamını gör...