1.
"seni seviyorum ama isterdim ki bu senin karnını doyursun, yaranı , üstünü , hiç olmadı bir cam pencere açsın, içine şu serpsin sırtını okşasın ve sen uyurken etrafa göz kulak olsun. oysa hiç bir şey yapmıyor. yani seviyorum ama bunun bu kadar oluşu beni kırıyor."
tam olarak böyle birşey...
tam olarak böyle birşey...
devamını gör...
2.
birini gerçekten iliklerime kadar sevdim. değiştirmeye çalışmadan, koşulsuz, karşılıksız hem de. tüm kusurlarına, tüm hatalarına rağmen. kel kafasından ayak parmaklarına kadar sevdim. ellerini ayaklarını öpmeli sevdim. görmeyen gözleri olmaya çalışarak sevdim. incecik parmakları, pamuk gibi ellerini sevdim.
yanımda aldığı nefesi, güldüğü her anı sevdim. o güldüğünde ondan daha mutlu olacak kadar sevdim. insan gerçekten sevince ayağına taş değmesin, hiç dertlenmesin bütün derdi sana geçsin istiyor. hani öl dese ölürüm derecesinde sevdim hem de. ah ulan sigara içiyor alsaydım şimdi yakardım bir tane. eğer bunu okuyan ve sigara içen biri varsa benim yerime yaksın bir tane be.
yanımda aldığı nefesi, güldüğü her anı sevdim. o güldüğünde ondan daha mutlu olacak kadar sevdim. insan gerçekten sevince ayağına taş değmesin, hiç dertlenmesin bütün derdi sana geçsin istiyor. hani öl dese ölürüm derecesinde sevdim hem de. ah ulan sigara içiyor alsaydım şimdi yakardım bir tane. eğer bunu okuyan ve sigara içen biri varsa benim yerime yaksın bir tane be.
devamını gör...
3.
doğrusu ben 'gerçekten sevmek' tanımını doğru bulmuyorum. sevgi ancak ki zaten gerçekse sevgidir ve vardır. yalan ve sahte sevgi zaten sevgi sayılmamalıdır. o halde gerçekten sevmek ne.. gayrısı kimi ilgilendirir ki. siz yalandan da sever görünebilen biri misiniz. bu övünülebilecek bir şey mi ki itiraf ediyorsunuz..
devamını gör...
4.
ben kendimin sevgilisiyim. kimseyi gerçekten sevmem.
devamını gör...