1.
feryal öney'in sesinden bambaşka bir can bulan deyiş.
hızır yâr ve yoldaşınız ola..
"sabah namazında kalktım kozan’dan
gözüm korktu hızan oğlu hızandan
kör olmuş kahyası, düşmüş izandan
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
avşar çayırında çıkardım şalvar
çağırdım kamber'e hızır’a yalvar
ilerisi çetin, daha çok yol var
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
atlar dizim dizim kardan çıkmıyor
kamber cevab etmiş; daha gitmiyor
çağırdım pirime gelip yetmiyor
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
kıratın gözünü duman bürüdü
gözüm yaşı sel sel oldu yürüdü
takatim dermanım gitti çürüdü
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
gediğin başından haydar baktım geriye
ikisi kıra binmiş biri doruya
birini benzettim merdan ali’ye
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
dağların başı da yavuzdur yavuz
er odur ki daim gezer yalavuz
boz atlı hızır bize olsun kılavuz
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
kul ahmet’im çok ağladı çok güldü
boz atlı hızır bize kılavuz oldu
car diyen kulların carına geldi
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı"
spotify
hızır yâr ve yoldaşınız ola..
"sabah namazında kalktım kozan’dan
gözüm korktu hızan oğlu hızandan
kör olmuş kahyası, düşmüş izandan
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
avşar çayırında çıkardım şalvar
çağırdım kamber'e hızır’a yalvar
ilerisi çetin, daha çok yol var
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
atlar dizim dizim kardan çıkmıyor
kamber cevab etmiş; daha gitmiyor
çağırdım pirime gelip yetmiyor
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
kıratın gözünü duman bürüdü
gözüm yaşı sel sel oldu yürüdü
takatim dermanım gitti çürüdü
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
gediğin başından haydar baktım geriye
ikisi kıra binmiş biri doruya
birini benzettim merdan ali’ye
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
dağların başı da yavuzdur yavuz
er odur ki daim gezer yalavuz
boz atlı hızır bize olsun kılavuz
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı
kul ahmet’im çok ağladı çok güldü
boz atlı hızır bize kılavuz oldu
car diyen kulların carına geldi
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş pirim ali car sende kaldı"
spotify
devamını gör...
2.
alevi öğretisinde önemli yere sahiptir boz atlı hızır. yardıma ihtiyacı olanlara yetişen aynı zamanda bolluk ve bereket getiren anlamındadır. boz atlı hızır, her yardıma çağırana farklı kişiliklerde görünür.
konuyu daha iyi anlamak için bir türkünün sözleri ile devam edelim. zülfü livanelinin 1975 yılında yayımlanan “eşkıya dünyaya hükümdar olmaz” albümünde yer alan ve sözleri aşık daimi’ye ait olduğu bilinen bozatlı hızır türküsü. aşık daimi türkünün hikayesini dedesinden dinlemiş ve bugünlere aktarmıştır.
türkünün hikayesi şöyledir;
“kul ahmet ile kahyası kamber bir kar fırtınasının ortasında kalırlar. misafir kaldıkları evde, ev sahibi onlara iyi davranmaz ve kötü havada yola çıkartır onları. afşar çayırına geldiklerinde kar şiddetini artırır. göz gözü görmez olur.”
türkünün sözlerine bakalım;
atlar dizim dizim
kardan çıkmıyor.
kamber cevap etmiş
daha gitmiyor…
zor durumda kalan kul ahmet ve kahyası boz atlı hızır ve ali’den yardım isterler. sözlerine devam edelim türkünün;
çağırdım pirime
gelip yetmiyor.
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş merdan ali, car sende kaldı.
car kelimesi; bir imdat, yalavuz, yalnız demektir. bir süre kar ve tipiyle boğuştuktan sonra hızır, darda kalanlara yetişir. konuklarına kötü davrandığı için pişman olan ev sahibi, onları aramak için iki atlı gönderir. atlıları bir dağın başında gören kul ahmet ve kahyası onları boz atlı hızıra ve ali’ye benzetirler. böylece hızır yardıma gelmiş olur.
dağların başı da yavuzdur yavuz
er odur ki daim gezer yalavuz.
boz atlı hızır bize olsun kılavuz.
birçok sanatçı tarafından yorumlanmıştır bu güzel türkü. kimi yazılarda kelime ayrı ayrı yazılırken (bkz: boz atlı hızır) birleşik şekilde (bkz: bozatlı hızır) olarak da yazılır. ikisi de kabülümüzdür.
sözlerimizi şöyle bitirelim;
bugün bile devam eden güzel bir gelenektir. alevi bir çocuk dünyaya geldiğinde annesi ona “ hızır yardımcısı olsun” der. eminim annem benim için söylemiştir.
kaynak: yazımın son cümlesi.
konuyu daha iyi anlamak için bir türkünün sözleri ile devam edelim. zülfü livanelinin 1975 yılında yayımlanan “eşkıya dünyaya hükümdar olmaz” albümünde yer alan ve sözleri aşık daimi’ye ait olduğu bilinen bozatlı hızır türküsü. aşık daimi türkünün hikayesini dedesinden dinlemiş ve bugünlere aktarmıştır.
türkünün hikayesi şöyledir;
“kul ahmet ile kahyası kamber bir kar fırtınasının ortasında kalırlar. misafir kaldıkları evde, ev sahibi onlara iyi davranmaz ve kötü havada yola çıkartır onları. afşar çayırına geldiklerinde kar şiddetini artırır. göz gözü görmez olur.”
türkünün sözlerine bakalım;
atlar dizim dizim
kardan çıkmıyor.
kamber cevap etmiş
daha gitmiyor…
zor durumda kalan kul ahmet ve kahyası boz atlı hızır ve ali’den yardım isterler. sözlerine devam edelim türkünün;
çağırdım pirime
gelip yetmiyor.
yürü sultan hızır car günün geldi
yetiş merdan ali, car sende kaldı.
car kelimesi; bir imdat, yalavuz, yalnız demektir. bir süre kar ve tipiyle boğuştuktan sonra hızır, darda kalanlara yetişir. konuklarına kötü davrandığı için pişman olan ev sahibi, onları aramak için iki atlı gönderir. atlıları bir dağın başında gören kul ahmet ve kahyası onları boz atlı hızıra ve ali’ye benzetirler. böylece hızır yardıma gelmiş olur.
dağların başı da yavuzdur yavuz
er odur ki daim gezer yalavuz.
boz atlı hızır bize olsun kılavuz.
birçok sanatçı tarafından yorumlanmıştır bu güzel türkü. kimi yazılarda kelime ayrı ayrı yazılırken (bkz: boz atlı hızır) birleşik şekilde (bkz: bozatlı hızır) olarak da yazılır. ikisi de kabülümüzdür.
sözlerimizi şöyle bitirelim;
bugün bile devam eden güzel bir gelenektir. alevi bir çocuk dünyaya geldiğinde annesi ona “ hızır yardımcısı olsun” der. eminim annem benim için söylemiştir.
kaynak: yazımın son cümlesi.
devamını gör...
3.
esasen yine türk mitolojisine ait bir kavramın, dini inancın değişmesi ile birlikte yeni dini inanca adaptasyonudur. köken olarak kök tengri'nin ata ruhlarından birisidir. koruyucu ve kollayıcı iyelerdendir. bu mitin temelini özellikle tuva, yakut ve altay anlatılarında yakinen görebilirsiniz. hatta boz atın kanatlı bir at olduğuna dair anlatılar da mevcuttur. genelde kanatlı at olarak, ak tulpar ya da tulpar biliniyor olsa dahi bu özelliği haiz daha fazla sayıda at olduğundan bahsedebiliriz. yani gök sakallı kıdır'ın atı ile birlikte boz atlı hızır'a dönüştüğünü söylemek yanlış olmaz. siz darda kaldığınızda o gök yüzünden kanatlı atı ile zıpkın gibi fişek gibi yeryüzüne iner ve gerekeni yapar. aslında günümüz şartlarında değerlendirdiğinizde süper kahraman tabirinin öbür adıdır. * işin latifesi bir yana gökten ya da kayın ağacından inerek yardıma koştuğuna inanılan bu ulu kişi, şekil değiştirme özelliğine de sahiptir. karşınıza her türlü formda çıkabilir. onunla karşılaşmanız için darda kalmanız ve onu çağırmış olmanız kafidir. atıyla birlikte çok hızlı hareket ettiği için bir mekandan diğer mekana çok kısa bir süre içerisinde geçebilir. bu da onun her yere yetişmesinin altındaki temel argümandır. birde kimi zamanlar sizi sınava tabi tutar. siz ondan yardım isterken kuvvetle muhtemel öncesinde onunla karşılaşmışsınızdır. çünkü o ihtiyaç sahibi bir insan formundayken kapınızı çalmış ya da karşınıza çıkmıştır. işte hızır size yetişmiyorsa hatayı kendinizde aramanız lazım. kim bilir neler ettiniz adama? *
tabi burada şu noktanın altını çizmek lazım; bazılarının hoşuna gitmese de bugün anadolu coğrafyasında eski türk kültürü ve inançlarına dair değerler bizatihi alevi toplumu içerisinde yaşatılmaktadır. tabiri caizse aleviler tüm olumsuzluklara rağmen, türk kültürü ve geçmişine dair toplumsal hafıza görevi görmeye devam etmektedirler. bugün alevi toplumunu anadolu coğrafyasından çıkardığınızda geriye ne yazık ki çok az şey kalır.
tabi burada şu noktanın altını çizmek lazım; bazılarının hoşuna gitmese de bugün anadolu coğrafyasında eski türk kültürü ve inançlarına dair değerler bizatihi alevi toplumu içerisinde yaşatılmaktadır. tabiri caizse aleviler tüm olumsuzluklara rağmen, türk kültürü ve geçmişine dair toplumsal hafıza görevi görmeye devam etmektedirler. bugün alevi toplumunu anadolu coğrafyasından çıkardığınızda geriye ne yazık ki çok az şey kalır.
devamını gör...