kaynak yazılmadan girilen tanımdır. hadi esinlenmeyi anlarım ama kocca paragrafları olduğu gibi kopyalayıp, yanlışları ile birlikte olduğu gibi copy paste yapmak, cık cık cık...

bari sadece tanımın bir yerine alıntıdır yazın, kaynak belirterek yazmak zorunuza gidiyorsa.
devamını gör...
soru: o tür kafasözlük yazarlarıyla maymun arasındaki benzerlik nedir?
cevap: ikisi de kopyacıdır.
devamını gör...
alıntı, kaynak gösterdiğiniz taktirde sıkıntı olmayacak durumdur hatta faydası bile olduğu söyleniyor. bir şeyler öğrenirsiniz fena mı.
devamını gör...
duruma göre değişir. eğer başka bir mecradan kendi tanımınızı (ç)alıyorsanız, bu kopyalamaya/hırsızlığa girmez. sorun oluşturmaz. oldu ki başkasının kocca paragrafını kopyaladığınız o zaman yazar haklıdır, en azından bir "alıntı" kelimesi iliştirilmelidir entrynin köşesine. emek hırsızlığıdır ve kanunen başınız derde girebilir.

not: yine yargı dağıtıyorum. *
(bkz: son feci mars the yargı machine)
devamını gör...
ben daha çok (k)alıntı tanım giriyom. her girdiğim sözlüğe üşenmeden aynı şeyleri tekrar yazıyom.
devamını gör...
yazdığı tanımın hiçbir yerinde belirtmediyse nereden anlayacağız
"alıntı yaptığını belirttiğini"
diye sormak istiyorum bazı yazarlara, birde pişkin pişkin, "bazı yazarlar anlamamış" diye destan yazmış bir arkadaş, direk başladığınız ve sonuna nick inizi koyduğunuz yazının neresinden anlamalıyız alıntı yaptığınızı, içimizemi doğacak..

burada yazdığımın 10 katı filan okuyan ve okumayı daha çok seven bir yazar olarak söylüyorum, sözlükte birçok kişinin amacı vakit öldürmek, dikkat çekmek, egosunu tatmin etmek, üşenmeyip profillere girip neredeyse bütün tanımlarını okuyorum bazı yazarların, tanımının başı ayrı sonu ayrı, bir yazdığı bir yazdığıyla tutmuyor, alıntıları ballandıra ballandıra anlatanlar daha vahim, anlamadığım düşünmeyemi üşeniyorsunuz.. biraz düşünse kendisininde bir fikri vardır elbet..
yazarın düşüncesi yada deneyimi diye okuduğumuz birçok şey, (ç)alıntı...

artık tamamen sizin zekanıza kalmış birşey, profilden, tanımların tutarlılığından anlayacağız dürüst olup olmadığını...
devamını gör...
herhangi bir şeyi çalmaktan hiçbir farkı olmayan eylem.

az önce benzer bir başlıkta daha buna benzer bir yorum yazdım. benim tanımlarım genellikle çok uzundur çünkü bir konuyu insanlara en ufak detayına kadar anlatmayı çok severim. burada açtığım başlıklar, başka birkaç sözlükte daha açtığım ya da tanım girdiğim başlıklardır. sırayla buraya taşıyorum ama aynen alıp yapıştırarak değil. yani özetle kendi tanımlarımı çalıyorum ben başka sözlüklerden. * onları da %98 değiştirip yazıyorum. kalan %2'yi de "başka yerdeki yazımdan alıntıdır" diyerek paylaşıyorum.

hiç mi olmuyor bana ait olmayan bir şeyi alıntıladığım. oluyor. onu da zaten alıntı ibaresi içerisinde yazarak (xyz'den alıntıdır) diyerek ekliyorum. bir de tabi ki bazı istatistiksel bilgilere internetten bakmam gerekiyor. yani bir ulusal parkın kaç kilometrekarelik alan kapladığını da ezberleyecek değilim ama kalkıp sırf bunun için de "bu sayı şu siteden alıntı" yazmaz kimse doğal olarak.

***

yazılarıma kaynak eklememi söyleyen arkadaşlar oluyor özel mesajdan. arkadaşlar; ben bu yazıların içeriğinin çoğunu okuldaki derslerden, geri kalanları da bugüne dek okuduğum tüm kitap, makale ve dergilerle izlediğim videolardan derleyerek yazıyorum. diplomam bu işler üzerine, yani diplomalı bir bilim insanıyım. okuduğum her şeyi her yazının sonuna kaynak olarak koyamam. bunun da anlaşılacağını umuyorum.

***

bunu neden 2'dir üzerime alındığıma gelince... başta da yazdığım gibi, benim tanımlarım kolaylıkla (ç)alıntı sanılabilecek uzunlukta genelde. çok fazla da başlık açtığım için doğal olarak rahatsız oluyorum isim verilmese de bazı ithamlardan.

son olarak diğer başlığa yazdığımı buraya da yazayım. bir yazının copy + paste olduğunu anlamak istiyorsanız, içerisinden aşırı derecede basit olmayan bir cümleyi kopyalayın ve google'a yapıştırın. eğer yazı alıntıysa, bire bir aynı cümlenin geçtiği bir site gelir karşınıza. değilse, bambaşka şeyler çıkar.

bu değişen yıldızlar başlığımdan bir cümle ile yaptığım arama. gördüğünüz gibi yok öyle bir site, çünkü yadıklarım copy+paste değil:

tık

bu da rastgele olarak viki'nin yıldız sayfasından kopyaladığım bir cümle. gördüğünüz gibi en üstte, cümle hangi siteden kopyalanmışsa o site çıkıyor:

tık
devamını gör...
en sevmediğim şeydir. hep kaynak göstermeye çalışırım, arada unuttuğum da olabilir. görenler uyarsın. youtube videolarında kaynak göstermiyorum, zaten video üreticisi kaynağını görmüş oluyorsunuz ve videoya gittiğinizde kaynağa da ulaşmış oluyorsunuz. haberlerde mutlaka eklemeye çalışırım. emeğe saygı.
devamını gör...
şimdi "birinin tanımını" çalıp giriyorsak bence "yanlış" fakat "çalıntı olan tanımı" tekrar giriyorsak o zaman "doğru". herşeyi işimize geldiği gibi görür ve yorumlarız dediğim başlık.
devamını gör...
alıntı kullanıp kaynak gösteren çok az yazar var. bazen uzunca bir yazıya denk geliyorum bakıyorum ki bildiğim bir yazı bu. yazıyı apardığı kitabı biliyorum, altta kitap adı filan yok. elli kişi beğenmiş yirmi kişi favlamış filan.
devamını gör...
kesinlikle yapmadığım bir eylemdir. alıntı yapsam da kaynak vermekten geri durmam açıkcası.
devamını gör...
çalıntı her yerde her şekilde en iyi tanımı ile hırsızlık olan bir kelime, her ne olursa olsun savunulmaz, 3-5 fav için yapılamaz.

çalıntı tanım yazmanın yanında çalıntı olduğunu bile bile favlamak, "ay ne güzel yazmışsın" diye yalamalık yapmak da aynı rengin lacivertidir.
devamını gör...
google' çalmak eylemini, başkasının malını gizlice almak olarak tanımlamış. hırsız kelimesini, çalan kimse olarak tanımlamış.
toplumda var olan hırsızlık anlayışıda ne yazık ki böyledir.... birinin kıymetli bir eşyasını gizlice alınca suç işlemiş oluyorsunuz.
fikir hırsızlığı çocukluk yıllarımızda maruz kaldığımız suistimaldir. cezası yoktur, ilk bizim aklımıza gelen fikri, arkadaşlarımızla paylaşmışızdır ama illa bir kurnaz arkadaşımız çıkmış ve sahiplenmiştir o fikri.... yetişkinlik örnekleri için zeki demirkubuz - nuri bilge ceylan veya daha aşina olduğumuz tesla - edison mücadelesi*.
sığ bir toplumun, cahil çocukları olarak eğitim ille de eğitim havacıva zorlamasıyla neredeyse hepimiz üniversitelere gidiyoruz.
yavrum size okulunuzda hiç mi öğretmediler intihal büyük bir suçtur, bu net bir hırsızlıktır! e tabi bugün, boğaziçi üniversitesinin atanmış rektörü bile çalıntı tez sahibi, sizlerden çok büyük etik değer kaygıları beklememek lazım....
bize üniversitede, ilk dönem alıntı nasıl yapılır eğitimini sindirdiler.
her dersin başında atılan mailler ve ilk oryantasyon derslerinde hocalar şu cümle ile başlardı; intihal yaparsanız direkt n.a durumuna düşersiniz. bu öyle pislik bir durumdur ki, direkt sene tekrarı, kimse gözünüzün yaşına bakmaz.
bu ısrarlı tekrarlara rağmen çok fazla insan intihalden sene tekrarladı. bir arkadaşımız, turn-it-in uygulamasını türkiye'ye getirmiş olan hocanın dersinden intihal sebebiyle kaldı. bu arkadaşımız, bir sene boyunca her ortamın mezesi olmuştu. bu duruma gülmek eğlenceliydi fakat burada büyük bir yanlış vardı, insanlar hala daha cezaya rağmen uğraşıyorlar, kopyalıyorlar yani çalıyorlardı. zamanla bazı şeylerin eğitim ile çözülmeyeceğini anladım.

cahil bir toplumun, şekilci ve sığ gençleri ile yuvarlanıp gidiyoruz. daha çok beğeni, daha çok övgü, daha çok konuşulma arzusu bütün doğruların yok sayılmasına tercih ediliyor.
bilgi tanımları girmekten imtina etmemin en büyük sebebidir, yanlışa veya intihal durumuna düşme korkusu.
bir şairin dizelerini, bir sosyal bilimcinin cümlelerini, bilgiye hızla ulaşabildiğimiz çağda, kopyalayıp benimmiş gibi paylaşamazsınız arkadaşlar. belki sözlükte bir ceza almayacaksınız fakat ileride, iş hayatında mutlaka zorluklarını yaşarsınız.
mesela ben televizyonda en çok profesör doktor ersan şen ve cübbeli'yi dinlemeyi seviyorum.
ersan hoca, anlattığı her durumu, anayasa'nın maddeleri ile ve hatta fırkalarının numaralarını referans vererek konuşur.
cübbeli bey ise anlattığı her kıssadan bir ayeti direkt yapıştırır.
fikirlerine katılırım veya katılmam, konuşurken dahi referans veren adama saygı duyarım.
devamını gör...
toplumsal bir karakter düşüklüğünün sözlükteki yansıması olarak tanımlanabilecek eylem.

bir insanın hiçbir konuda bilgisi olmayabilir. yetişme şartları, çevresi, akademik eğitim almamış olması gibi bazı durumlar buna izin vermemiştir, olabilir. bu kınanacak, ayıplanacak bir şey değil. fakat hiçbir konuda fikri olmayan bir insan düşünmek mümkün değil.

mesela aşk hakkında kendinize ait, doğru ya da yanlış oluşu tartışılamayacak öznel bir fikriniz olur mutlaka. buna sahip olmak için aşk yaşamış olmanız gerekmez. etrafınızda yaşanan ya da bahsedilen aşklardan bile birtakım sonuçlara varabilirsiniz. bu yüzden herhangi bir yerde birkaç satır bir şey karalarken, kendi fikrinizi yazmanız yeter de artar. ille de sayfalar dolusu makale benzeri yazılar yazmanıza gerek yok. okumuyor çoğu kişi zaten, kendimden biliyorum *

yani demek istiyorum ki, çalıntı yapmak için geçerli bir neden yok. en azından bana göre yok. beğenilme isteğinin kişide hastalığa dönüştüğünü farz edeyim. zaten burada kendi fikirlerini derli toplu cümlelerle anlatabilen insanlar kırıyor beğenilme rekorlarını. yani yine başkasından alıp kendinize aitmiş gibi buraya yazmanıza gerek yok. kendinize ait olan şey zaten değerli.

kendinize ve fikirlerinize güvenin. sözlük okurlarının büyük kısmı, duygusuz bilgi içeriklerinden çok insanların kendi başından geçenleri anlattığı, yaşanmışlıklarla dolu yazıları okumaktan hoşlanıyor. eğer amacınız beğenilmekse iştegitmeniz gereken yol tam da bu olmalı. tamamen estetikli olup "ben güzelim" öz güveniyle etrafta dolanan kişiler genelde alay konusu olur. doğal, ama kendine güvenen insanlar ise her zaman bir adım öndedir. tanımlarımızı da bu bakış açısıyla yazarsak, başımıza dert almaktan da, laf işitip rencide olmaktan da kaçınmış oluruz.

son olarak;

başlarda sözlük için bir teşvik olarak yapılmış olan ve yazarları da iyi kötü ortama alıştıran puan tablosu olayı sanki yavaş yavaş miadını dolduruyor gibime geliyor. bazı insanların kendilerini bir yarış atı gibi bu olaya adayabileceği gerçeği var karşımızda. asla herhangi bir ismi hedef alıp söylemiyorum, yanlış olmasın. fakat gerçek hayat üzerinden düşünürsek, nasıl ki bir iş yerinde yükselme hırsıyla başkalarının omuzlarına, kafasına basmakta bir beis görmeyen insanlar var, aynı insanlar sözlüklerde de olabilir. bu durumda basılacak omuz ve kafa, diğer yazarların tanımları olur. bunun da uzun vadede sözlüğe faydası değil zararı olur.
devamını gör...
beyni tam kapasite kullanamayınca yapılan şeyler.
devamını gör...
puan tablosunda liderliğe oynayan arkadaşlar zaten bunu (ç)alıntılar ve cinsiyetlerine borçlu. çağımdan tiksiniyorum.
devamını gör...
aklıma ne gelirse yazıyorum bodoslama, başka türlü nasıl zevk alabilirim ki burdan? zaten tanımlarımın beğeni sayısından anlayabilirsiniz. en önemli sırrı da açıklıyorum hadi gene iyisiniz köftehorlar! burada düşünüp yazarken beynim başka abuk sabuk anksiyetik başıboş düşüncelerden uzak duruyor. daha ne olsun üstüne bir de para mı versinler alüminyum! (bkz: sısısısı)
devamını gör...
bünyesinde bir sürü e-kitap paylaşıldığı iddia edilen link ve web sayfası yönlendirmesi bulunan bir mecrada yapılması gayet normaldir. adam emek hırsızlığı yapıyor ya da buna ortak oluyor ses çıkmıyor tanım çalmış çok mu?

ayrıca selçukspordan maç izleyen, hdfilmcehenneminden film izleyen, torrente takla attıran, bilgisayarında yüklü uygulamaların hemen hepsi crackli olan, pdfarsivim ve türevi sitelerden telif hakkına konu kitapların pdfsini kovalayan insanların * "aaa bak bu tanımı şu web sayfasından çalmışlar" demesi de tuhaf.

şikayet et butonu ile ilgili linki de vererek moderasyona iletirsin iş biter. herkesin görebileceği şekilde insanları ifşa edip, "hırsızlık"la itham etmek bana pek sağlıklı gelmiyor.
devamını gör...
memlekette orhan pamuk gibi çalıntı kitap yazan, intihal yapan nobel ödüllü yazarımız, uydurmasyon tez yazan üniversite profesörlerimiz ve akademisyenlerimiz var.
devamını gör...
büyük hatadır , evet.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"çalıntı tanım girmek" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim