yazar: gündüz vassaf
yayım tarihi: 1996
gündüz vassaf cehenneme övgü'den sonra, bu eserinde de cennete el atıyor ve hem bu dünyayı, hem de cenneti kendine has kalemiyle sorguluyor.
yayım tarihi: 1996
gündüz vassaf cehenneme övgü'den sonra, bu eserinde de cennete el atıyor ve hem bu dünyayı, hem de cenneti kendine has kalemiyle sorguluyor.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "insan olun biraz" tarafından 29.03.2022 11:51 tarihinde açılmıştır.
1.
bir gündüz vassaf kitabıdır.
bu kitabı nasıl tanımlamak gerekir bilemiyorum ama türkçede böyle bir kitabın yazılmış olması büyük bir iştir. durmadan övülmeli, kitabın ve yazarın adından sürekli bahsedilmeli ve okumayan herkese bu kitap mutlaka tavsiye edilmelidir. kitabı okuduktan sonra o kadar büyük bir heyecan duydum ki dönüp bir daha okumak istedim. peter pan’i dönüp dönüp okuyan insanlar gibi hissettim kendimi.
yazar, içinde yaşadığımız ve modern mi yoksa postmodern olduğuna bir türlü karar veremediğimiz ve nedense bu kararsızlık halinden kendine övgüler düzen bir keyif aldığımız zamanları hallaç pamuğu gibi atar bu kitapta. bilimkurgu, ütopya ve distopya arasında gidip gelen muhteşem bir kitaptır.
bu kitabı okumadan önce yazarın diğer kitabı olan cehenneme övgü kitabını okumakta fayda var. ancak iki kitabın hem yazım tekniği hem de üslup açısıdan birbirinden çok farklı olduğunu söylemem gerekir.
bu kitabı okuyan herkesin aklında kalan kısım eminim ki insanların dikey bir şekilde gömülme özgürlüğünün kısıtlanmasının anlatıldığı bölümdür. bu kitaptan sonra, eğer bir gün ölürsem dikey gömülmek konusunda ısrarcı olmaya karar vermiştim.
bu kitabı nasıl tanımlamak gerekir bilemiyorum ama türkçede böyle bir kitabın yazılmış olması büyük bir iştir. durmadan övülmeli, kitabın ve yazarın adından sürekli bahsedilmeli ve okumayan herkese bu kitap mutlaka tavsiye edilmelidir. kitabı okuduktan sonra o kadar büyük bir heyecan duydum ki dönüp bir daha okumak istedim. peter pan’i dönüp dönüp okuyan insanlar gibi hissettim kendimi.
yazar, içinde yaşadığımız ve modern mi yoksa postmodern olduğuna bir türlü karar veremediğimiz ve nedense bu kararsızlık halinden kendine övgüler düzen bir keyif aldığımız zamanları hallaç pamuğu gibi atar bu kitapta. bilimkurgu, ütopya ve distopya arasında gidip gelen muhteşem bir kitaptır.
bu kitabı okumadan önce yazarın diğer kitabı olan cehenneme övgü kitabını okumakta fayda var. ancak iki kitabın hem yazım tekniği hem de üslup açısıdan birbirinden çok farklı olduğunu söylemem gerekir.
bu kitabı okuyan herkesin aklında kalan kısım eminim ki insanların dikey bir şekilde gömülme özgürlüğünün kısıtlanmasının anlatıldığı bölümdür. bu kitaptan sonra, eğer bir gün ölürsem dikey gömülmek konusunda ısrarcı olmaya karar vermiştim.
devamını gör...