çevirmenlerin gregor samsa anlaşmazlığı
başlık "insan olun biraz" tarafından 19.10.2022 16:18 tarihinde açılmıştır.
1.
yalnız ve güzel ülkemin en tartışmalı çeviri cümlelerinden biri üzerindeki anlaşmazlıktır.
franz kafka benim koruyucu ve yol gösterici azizimdir. benim tanımlarımı okuyan yazar arkadaşlarım bunu iyi bilirler. hakkında onlarca tanım yazdım. dönüşüm ise benim hayatımı değiştiren kitaptır. ve türkiyede farklı çevrimenler tarafından defalarca çevrilmiş bir kitaptır. ama bu çevirmenler o ilk cümle üzerinde bir türlü uzlaşamazlar.
gregor samsa nasıl düşlerden yahut rüyalardan, nasıl bir böceğe veya haşereye dönüşerek uyandı anlamak mümküm değildir.
bende büyük bir takıntı olarak dönüşüm kitabının her baskısını alma alışkanlığı var. elimdeki kitapları inceleyip internetten de yardım alarak on üç farklı çevirmenin ilk cümlelerini derledim ve korkutucu bir manzara çıktı ortaya.
üniversite yıllarımda kafka ile tanışmama vesile olan kamuran şipal sanki bu ilk cümleyi biraz aceleye getirmiş gibi. zira bu çeviriler arasında en kısa versiyonkamuran şipal'in:
bir sabah tedirgin düşlerden uyanan gregor samsa, devcileyin bir böceğe dönüşmüş buldu kendini.
aslı candaş schaeferdiek ise soy isminin verdiği güvenle olsa gerek bambaşka bir cümle ile çıkıyor okurların karşısına. onun cümlesinde düşler yok ve var olanlar da tedirgin değil:
gregor samsa bir sabah huzursuz rüyalarından uyandığında, kendini yatağında kocaman bir böceğe dönüşmüş halde buldu.
çiğdem özmen ise niteliksel bir indirime gidip rüya sayısını bire indiriyor ve böceğe ise daha öznel bir şekilde yaklaşıyor:
gregor samsa bir sabah kötü bir rüyadan uyandığında, kendini yatağında korkunç bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
benim çok sevdiğim yazar ve çevirmen tanıl bora ise böcek demekten uzak durup düşlere de bir iyelik eklemeyi uygun görüyor:
gregor samsa huzursuz düşlerinden uyandığında kendini yatağında korkunç bir haşereye dönüşmüş buldu.
nafer ermiş'in çeviri cümlesinde ise tekrar böceğe dönüyoruz ama bu sefer böcekle ilgili öznel bir yargı yok:
gregor samsa bir sabah tedirgin düşlerden uyandığında, kendini yatağında devasa bir böceğe dönüşmüş buldu.
iki gözümün çiçeği ahmet cemal ise düşleri farklı yorumluyor ama böcek yine boyutu ile işlenmiş:
gregor samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uayndığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
elif zengin ise günü çok belirsiz bir zaman dilimi olarak alıyor ve böceği ise bambaşka niteliyor:
gregor samsa günün birinde huzursuz rüyalardan uyandığında kendisini yatağında dehşet verici bir böcek olarak buldu.
gülperi sert daha basit bir anlatım seçerek böceği yine boyutu üzerinden değerlendirmiş:
gregor samsa bir sabah huzursuz düşlerden uyandığında kendini yatağında kocaman bir böceğe dönüşmüş buldu.
vedat çorlu da aynı sadelikte karar kılmış olan bir başka çevirmen:
gregor samsa bir sabah huzursuz düşlerden uyandığında kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
ilknur igan da vedat çorlu'dan çok farklı bir yol seçmemiş bir çevirmen:
gregor samsa bir sabah yatağında huzursuz düşlerden uyandığında kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
tolga eraslan ise daha devrik bir tarzda ifade etmek istemiş olacak ki kendini, gregor samsa ismini cümle başında kullanmamış:
bir sabah tedirgin düşlerden uyanan gregor samsa, yatağında devasa bir böceğe dönüşmüş buldu kendini.
şeyma özenli ise cümleyi çevirirken düşlerin niteliğini değiştiriyor biraz:
gregor samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uayndığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
ve son olarak da levent alarslan yine böceğe kendi bakışı ile yaklaşıyor:
gregor samsa bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında, kendisini yatağında korkunç bir böceğe dönüşmüş buldu.
kendisini denemek isteyenler için cümlenin orijinal halini de alıntılamak istedim:
als gregor samsa eines morgens aus unruhigen träumen erwachte, fand er sich in seinem bett zu einem ungeheueren ungeziefer verwandelt.
sizce gregor samsa nasıl düşlerden veya rüyalardan uyandı ve kendini nasıl bir böceğe dönüşmüş olarak buldu?
franz kafka benim koruyucu ve yol gösterici azizimdir. benim tanımlarımı okuyan yazar arkadaşlarım bunu iyi bilirler. hakkında onlarca tanım yazdım. dönüşüm ise benim hayatımı değiştiren kitaptır. ve türkiyede farklı çevrimenler tarafından defalarca çevrilmiş bir kitaptır. ama bu çevirmenler o ilk cümle üzerinde bir türlü uzlaşamazlar.
gregor samsa nasıl düşlerden yahut rüyalardan, nasıl bir böceğe veya haşereye dönüşerek uyandı anlamak mümküm değildir.
bende büyük bir takıntı olarak dönüşüm kitabının her baskısını alma alışkanlığı var. elimdeki kitapları inceleyip internetten de yardım alarak on üç farklı çevirmenin ilk cümlelerini derledim ve korkutucu bir manzara çıktı ortaya.
üniversite yıllarımda kafka ile tanışmama vesile olan kamuran şipal sanki bu ilk cümleyi biraz aceleye getirmiş gibi. zira bu çeviriler arasında en kısa versiyonkamuran şipal'in:
bir sabah tedirgin düşlerden uyanan gregor samsa, devcileyin bir böceğe dönüşmüş buldu kendini.
aslı candaş schaeferdiek ise soy isminin verdiği güvenle olsa gerek bambaşka bir cümle ile çıkıyor okurların karşısına. onun cümlesinde düşler yok ve var olanlar da tedirgin değil:
gregor samsa bir sabah huzursuz rüyalarından uyandığında, kendini yatağında kocaman bir böceğe dönüşmüş halde buldu.
çiğdem özmen ise niteliksel bir indirime gidip rüya sayısını bire indiriyor ve böceğe ise daha öznel bir şekilde yaklaşıyor:
gregor samsa bir sabah kötü bir rüyadan uyandığında, kendini yatağında korkunç bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
benim çok sevdiğim yazar ve çevirmen tanıl bora ise böcek demekten uzak durup düşlere de bir iyelik eklemeyi uygun görüyor:
gregor samsa huzursuz düşlerinden uyandığında kendini yatağında korkunç bir haşereye dönüşmüş buldu.
nafer ermiş'in çeviri cümlesinde ise tekrar böceğe dönüyoruz ama bu sefer böcekle ilgili öznel bir yargı yok:
gregor samsa bir sabah tedirgin düşlerden uyandığında, kendini yatağında devasa bir böceğe dönüşmüş buldu.
iki gözümün çiçeği ahmet cemal ise düşleri farklı yorumluyor ama böcek yine boyutu ile işlenmiş:
gregor samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uayndığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
elif zengin ise günü çok belirsiz bir zaman dilimi olarak alıyor ve böceği ise bambaşka niteliyor:
gregor samsa günün birinde huzursuz rüyalardan uyandığında kendisini yatağında dehşet verici bir böcek olarak buldu.
gülperi sert daha basit bir anlatım seçerek böceği yine boyutu üzerinden değerlendirmiş:
gregor samsa bir sabah huzursuz düşlerden uyandığında kendini yatağında kocaman bir böceğe dönüşmüş buldu.
vedat çorlu da aynı sadelikte karar kılmış olan bir başka çevirmen:
gregor samsa bir sabah huzursuz düşlerden uyandığında kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
ilknur igan da vedat çorlu'dan çok farklı bir yol seçmemiş bir çevirmen:
gregor samsa bir sabah yatağında huzursuz düşlerden uyandığında kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
tolga eraslan ise daha devrik bir tarzda ifade etmek istemiş olacak ki kendini, gregor samsa ismini cümle başında kullanmamış:
bir sabah tedirgin düşlerden uyanan gregor samsa, yatağında devasa bir böceğe dönüşmüş buldu kendini.
şeyma özenli ise cümleyi çevirirken düşlerin niteliğini değiştiriyor biraz:
gregor samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uayndığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.
ve son olarak da levent alarslan yine böceğe kendi bakışı ile yaklaşıyor:
gregor samsa bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında, kendisini yatağında korkunç bir böceğe dönüşmüş buldu.
kendisini denemek isteyenler için cümlenin orijinal halini de alıntılamak istedim:
als gregor samsa eines morgens aus unruhigen träumen erwachte, fand er sich in seinem bett zu einem ungeheueren ungeziefer verwandelt.
sizce gregor samsa nasıl düşlerden veya rüyalardan uyandı ve kendini nasıl bir böceğe dönüşmüş olarak buldu?
devamını gör...
2.
kitabın adı için de benzer bir anlaşmazlık söz konusudur. die verwandlung olan özgün eser adı türkçe'ye değişim, dönüşüm ve metamorfoz (ingilizce adında olduğu gibi) olarak çevrilmiştir farklı farklı yayınevleri tarafından süreç içerisinde.
kelimeyi etimolojik olarak değerlendiremeyeceğim için bu konuyla (dil içi çeviri esaslarını da göz önünde bulundurarak) ilgili şöyle bir yorumum var naçizane; türkçe dili için dönüşüm, aralarında bağ olan durumları ifade etmek için kullanılır. aşk sevgiye dönüşür mesela. ingilizce'den birebir dile geçirilmiş metamorfoz, aralarında biyolojik bağ olan canlıların dönüşümü için kullanılır, tırtıldan kelebeğe metamorfoz gibi. değişim ise devcileyin bir böcek olarak uyanan gregor samsa'nın durumunu ifade etmek için çok keskindir. sonuçta bildiğimiz üzere böcek aslında hala samsa'dır ve aradaki bağ kopmamıştır.
biri de çıkıp başkalaşım dememiş, yanarım da yanarım buna yanarım.
kelimeyi etimolojik olarak değerlendiremeyeceğim için bu konuyla (dil içi çeviri esaslarını da göz önünde bulundurarak) ilgili şöyle bir yorumum var naçizane; türkçe dili için dönüşüm, aralarında bağ olan durumları ifade etmek için kullanılır. aşk sevgiye dönüşür mesela. ingilizce'den birebir dile geçirilmiş metamorfoz, aralarında biyolojik bağ olan canlıların dönüşümü için kullanılır, tırtıldan kelebeğe metamorfoz gibi. değişim ise devcileyin bir böcek olarak uyanan gregor samsa'nın durumunu ifade etmek için çok keskindir. sonuçta bildiğimiz üzere böcek aslında hala samsa'dır ve aradaki bağ kopmamıştır.
biri de çıkıp başkalaşım dememiş, yanarım da yanarım buna yanarım.
devamını gör...
3.
bazı cevirmenlerin google translate kullandığını öğrendiğimiz başlık.
almanca bilgim ich li pipi machen ve ich li schalfen cümlelerini öğrendiğim yurttaki oda arkadaşımla kaldığı için bu konuda yorumda bulunamıyorum. maksat sözlük tanımsız kalmasın. kitabın ruhuna uygun olarak "huzursuz rüyalar" ve "kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu." ifadeleri daha güzel duruyor gibi. tebrikler (bkz: ahmet cemal)
almanca bilgim ich li pipi machen ve ich li schalfen cümlelerini öğrendiğim yurttaki oda arkadaşımla kaldığı için bu konuda yorumda bulunamıyorum. maksat sözlük tanımsız kalmasın. kitabın ruhuna uygun olarak "huzursuz rüyalar" ve "kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu." ifadeleri daha güzel duruyor gibi. tebrikler (bkz: ahmet cemal)
devamını gör...