sir ünvanı almış ingiliz arkeolog.
1880 yılında bir din adamının oğlu olarak londra'da dünyaya gelen wooley, daha çocukluğundan itibaren eski medeniyetlere karşı olağanüstü bir ilgi duymaya başladı. antik dünya ve tarih öncesinin uygarlıkları ile ilgili bulabildiğini okudu, ilerleyen yıllarda oxford'ta eğitim hayatına devam eden wooley, 1905'te oxford'daki ashmolean müzesi'nin asistanı olarak görev almaya başladı.

ilk kazısı corbridge oldu, corbridge aslanı kendisinin gözetiminde çıktı.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

daha sonrasında ise 1907-1911 yılları arasında mısır uygarlığı merkezlerinden buhen'de kazılarına devam etmeye başladı.
ve istihbarat savaşları olarak nitelendirdiğimiz zaman geldiği vakit, 1912 yılında ingiliz istihbaratı tarafından kargamış'a yollandı. sevgili wooley'nin yapacağı birden çok şey vardı, arkeolojik kazılar yapmak, arkeolojik kazıları yeri geldiği vakit paravan olarak kullanarak yaklaşan büyük bir savaş için stratejik öneme sahip noktaları tespit etmek ve aynı zamanda bölgedeki alman varlığının orada ne kadar ilerleme kaydettiğini rapor etmek... bildiğimiz üzere, o bölgede sadece ingilizler değil, almanlar da kazı yapıyorlardı.

zaman ilerledi, birinci dünya savaşında osmanlı'ya esir düştü, kastamonu'da korkunç bir esaret dönemi geçirdi, esaretinin hemen ardından 1922 yılında ur kentinde kazılara başladı, bu kazılar modern arkeolojinin temellerini öyle güzel attı ve arkeolojinin çıtalarını öyle yükseltti ki kazılarda bu çıtayı hiçbir ülke düşürmeye cesaret dahi edemedi. sahi, neler yaptı ki bu adam ur'da?

öncelikle günlük raporlar tutulmasını sağladı, kaç işçinin çalıştığı, kaçla kaç arasında çalıştıkları, bulunan eserler, hepsini tek tek not ettirdi. yetti mi? yoo, insanların ilgi duyabilmesi ve arkeoloji'nin yabani bir şey olmadığını kanıtlamak adına çok eğlenceli bir ortam oluşmasını sağladı, orada çalışan yerlilerle danslar etti, çay içti, yemek yedi ve bunları harika biçimde fotoğrafladı.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

çıtayı daha da yükseltti, sümerler'in günlük yaşantıları hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlayacak ur kraliyet mezarlarını keşfetti ve bunun reklamını ingiltere'de öyle güzel yaptı ki, ingiltere'den yığınla insan ur kentini görmek için yollara düştü! yetti mi? yoo! vallahi yoo kardeşim, yoo! adam öyle bir sistem kurdu ki, ur kenti için otobüs ve tren hatları düzenletti, o hatlar için aydınlatmalar sağladı. biraderim, 1920'lerden bahsediyorum... bu arkadaş sayesinde birçok insan arkeoloji'ye ilgi duymaya başlamakla kalmadı, beş para etmez toplum, "mezar kazıcıları, toprak kazıcıları..." olarak yabani gördükleri bu insanlara inanılmaz saygı duymaya başladı.

1928 yılında sümerler hakkında yayımladığı kitabında kazılardaki eserleri tanıtmakla kalmadı ve gündelik yaşamlarında sümerlerin oynadıkları oyunlardan refah düzeylerine ve ölümlerinden tutun, kutsal kitaplarda geçen nuh tufanının sümer mitolojisinde de benzer bir hikaye ile anlatıldığını anlatarak biblical archaeology, yani incil arkeolojisi veyahut kitab-ı mukaddes arkeolojisi dediğimiz şeyin ilerlemesini sağladı.

büyük adam, çok büyük adam.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"charles leonard woolley" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim